Kuzey Yıldızı (ilk aşk): Sezon 1

Yıldız’ın yıllar önce kendisini terk eden Kuzey’e öfkesi dinmezken, ikilinin atışmaları eğlenceli anlara sahne oluyor. Kızlarıyla birlikte köyüne geri dönen Kuzey’e neler olacağı ise merakla bekleniyor.

Kuzey’in tam yirmi yıl sonra gelen itirafı, Yıldız’ı allak bullak etmiştir. Yirmi yıldır beslediği öfke daha da büyümüş, kini daha da alevlenmiştir. Yıldız, artık saatli bir bomba gibidir. Karadeniz’i Kuzey’e dar etmeye yemin eder. Kuzey, bir yandan fitilini kendi ateşlediği bombaya karşı mücadele ederken bir yandan da kızlarıyla uğraşır. Kızların başına buyruk hareketleri, zaten kendine yer bulamayan Kuzey’i daha da sıkıştırmıştır. Üzerine bir de kız kardeşi Kamer’in yasak aşkı ortaya çıkınca Mollaoğulları ve Kadıoğulları’nın asla küllenmeyen düşmanlığı, yeniden alevlenir.

Dost kalmayı beceremeyen Kuzey ve Yıldız için ipler gerilir. İkili artık ezeli düşmandır. Bir araya gelmeleri imkansızdır. Yıldız’ın tüm inkarlarına rağmen onu suçlamaya devam eder. Yıldız artık düşmanıdır. Yıldız, ne Kuzey’i ne de diğerlerini ikna edebilmiştir. Herkes Kuzey’in evini onun yaktığını sanmaktadır. Dost kalmayı beceremeyen Kuzey ve Yıldız için bu olay bardağı taşıran son damladır. İkili artık ezeli düşmandır. Bir araya gelmeleri imkansızdır.

Yıldız’ın Kuzey’i kaçırdığı dedikodusu, köye yayıldığında Yıldız; sabrının sonuna gelmiştir. Yıllardır uğraştıkları yetmiyormuş gibi bu kez de adı başkasıyla anılmaktadır. Köydeki herkes Yıldız yerine konuşmakta, Yıldız yerine düşünmektedir. Artık Yıldız’ın canına tak eder. Genç kadının tek bir çaresi vardır. Yıldız, aşkını kalbine gömüp bulduğu tek çıkış yoluyla her şeyi ve herkesi arkada bırakacaktır.

Kuzey’in Yıldız için duyduğu vicdan azabı uzun sürmez çünkü uğraşması gereken büyük bir bela vardır. Alacaklısı Sadullah, Kuzey’den borcunu tahsil etmek için bu sefer başka bir yola başvurmuştur. Kuzey, iyice sıkışır.

Kuzey, Yıldız’ın aşkı karşısında zaman zaman kayıtsız kalamadığını fark etse de bunu ne kendine ne de başkasına itiraf etmeye niyeti yoktur. Yıldız da Kuzey’in kafasının karıştığının farkındadır. Yıllardır beklediği ilan-ı aşkın gelmek üzere olduğunu zannettiği anda Yıldız, sert bir şekilde acı gerçeklerle yüzleşir. Hiçbir hikayenin ikinci kadını olmayacak, gerekeni yapacaktır. Kuzey’in ne yapacağını ise kimse bilmemektedir.

Kuzey'le Yıldız, bir araya gelemese de ne ayrı yapabilirler ne de birbirlerinin dertlerine sırt çevirebilirler. Kuzey, yine başını belaya soktuğunda ilk yetişen Yıldız olur. Kuzey’in başı ne beladan kurtulur, ne de yaşadığı hayal kırıklığının ardı arkası kesilir. Kızları yine Kuzey’i delirtmek için elinden geleni yapmıştır.

Yıldız’ın aklı, artık başına gelmiş, artık Kuzeyle olan ilişkisindeki dengeleri değiştirmiştir. Bunda tabi ki en yakınlarının payı büyüktür. Kadıoğulları, nerdeyse ailecek bu uğurda seferber olmuşlardır. Kuzey, hayatında hiç yaşamadığı bir durumun içindedir. Yıldız, bunun tadını çıkarır. Kuzey, bir yandan yabancısı olduğu bu denklemde kendine yer bulmaya çalışırken bir yandan belalısı kızlarıyla ve ablasıyla uğraşır. Bir tarafta aşk acısı çeken kızları, bir tarafta aşkından ne yapacağını şaşıran ablası, Kuzey’i delirme noktasına getirir.

Kuzey, yine yapacağını yapmış, Yıldız’ın hayalleriyle oynamayı başarmış, onu yine derinden yaralamıştır. Ama bu kez Kuzey’in gerçekten suçu yoktur. Neler olduğunu, ne yaptığını hatırlamıyordur bile. Ancak Yıldız’ın artık kendini onaracak ne gücü vardır ne de böyle bir isteği. Kuzey defterini sonsuza dek kapatacaktır, kararlıdır. Fakat Kuzey de artık son derece kararlıdır. Ne yapıp edip Yıldız’a aşkını inandıracak, kaybolan yıllarını geri alacaktır. Yıldız’ın yıllardır beklediği an, gelip çatmıştır. Bundan sonra Kuzey, aşkı için divane olacak, biraz da o aşk acısı çekecektir.

Yıldız’ın yirmi yıldır hayalini kurduğu an gelip çatmış, Yıldız dünyanın en mutlu kadını olmuştur. Ama Şule’nin gelişiyle birlikte dünyası başına yıkılmıştır. Çünkü Şule, sadece Kuzey’i terk edip giden, sorun teşkil etmeyecek olan bir eski eş değildir. Kuzey için ne kadar önemsiz olursa olsun Kuzeyle Şule kağıt üzerinde hala boşanmamıştır. Kuzey’in bile nerdeyse unuttuğu bu bilgi, Yıldız’ı dumura uğratır.

Kuzey, amacına ulaşmış, sonunda Yıldız’ı kaçırmıştır. İki aşık, nihayet gözlerden uzak ve başbaşadır. Kuzey, bu sefer kesin kararlıdır. Yıldız’ı hiç tanımadığı bir Kuzey’le tanıştıracak ve onun kalbini fethedecektir. Hiç kimsenin olmadığı bir yerde, herkesten uzak ve bir başınadırlar. Tüm şartlar Kuzey’in lehinedir, o da bunu fırsata çevirmeyi bilecektir. Fakat onların kavga etmek için, aralarında eriyen buzlar yerine yeni duvarlar örmek için başkalarına ihtiyacı yoktur.

Nahide ve Sefer’in destek gücü, yeterli olacak mıdır; şans, kimden yana olacaktır? Kuzey’in Yıldız’ın güvenini kazanmak için attığı tüm adımlar, bir bir boşa çıksa da pes etmeye niyeti yoktur. Yıldız, yıllardır hayalini kurduğu aşkına hem bir nefes kadar yakın, hem de bir o kadar uzaktır. Sonunda kimsenin aklına gelmeyecek bir şey olur.

Yıldız’ın Kuzey’e güvenmesi için tek şart, boşanma değildir. Kuzey uzun ve zorlu geçecek bir güven testine maruz kalacaktır. Bu test sürecinde de hakem olarak yanında Sefer olacaktır. Ne yazık ki Sefer’in rolü hakemlikten çok daha fazlası olur. Sefer, Kuzey- Yıldız aşkı uğruna fedakarlığa ve acı çekmeye devam eder.

Yıldız’ın son isteği, bardağı taşıran son damla olmuştur. Kuzey, artık Yıldız’ın sevgisine inanmamaktadır. Yıldız, Kuzey’i güven testine tabi tutayım derken bu sınavdan geçemeyen kendisi olmuştur. Kuzey’in Yıldız’a olan güveni ve inancı yerle bir olmuştur. Yıldız, ileri gittiğini geç de olsa fark eder ve Kuzey’in güvenini tekrar kazanmaya çalışır. Bunun için, Kuzey’in ayak izlerini takip etmeye başlar. Kuzey’in bıraktığı izler; Yıldız’ı, zamanında kendi yaşadığı hayal kırıklıklarına ve aşk acısına götürmektedir.

Yayla ve şehir sakinlerinin nerdeyse tamamı Kuzey- Yıldız savaşında taraf olur, taraf olmayanlar, bertaraf olur. Kuzey, Yıldız’ı en zayıf noktasından vurup onu delirtir. Bu hamleyle deliren Yıldız, Kuzey’i buna bin pişman eder. İkili arasındaki savaş, çığırından çıkma noktasına gelir. Kuzey’in kızları, Sefer, Nahide herkes bu çatışmanın ortasında kalmıştır

Kuzey, bir yandan kızlarının başına buyrukluğuyla uğraşırken Yıldız da bir yandan başka planlar peşindedir. Kuzey’i özgürlüğüne kavuşturmayı kafasına koymuştur. Bu yüzden hem kendini hem de Kuzey’i fazlasıyla zora sokacak bir yola başvurur. Kuzey’in bunu öğrenmesi, Yıldız’a olan güveninin bir kez daha yerle bir olması anlamına gelecektir.

Kuzey, Yıldız’ı Çetinle birlikte gördüğünde deliye dönmüştür, bir açıklaması da yoktur. Kuzey, iyice delirir ama Yıldız’ın da asıl amacını anlatmaya niyeti yoktur. Onun için önemli olan tek şey Kuzey’in Şule’den kurtulmasıdır. Bunun için elinden gelen herşeyi yapmıştır artık yapılacak tek şey, beklemektir. Fakat bu bekleme süreci, Yıldız’ı fazlasıyla husursuz eder. Bir türlü Çetin’den beklediği hamle gemlemektedir.

Kuzey, Yıldız’ın ailesini ikna edemeyeceğini anladığında bekleyecek ve sabredecek gücü kalmamıştır. Bir an önce Yıldız’a kavuşmak istemektedir. Bunun için gerekli olan planı yapar, gözünü karartmıştır. Ama hesap edemediği bir şey vardır. Gözünü karartan sadece Kuzey değildir.

Hiçbir aşık, kalbinin sesini dinlemekten vazgeçmeyecek; ama bu, engelleri de ortadan kaldırmayacaktır. Kuzey, önüne konan engelleri tek tek kaldırmak yerine toptan kaldırmaya karar verir. Aklına öyle bir şey gelir ki; bu ezeli düşmanlık, sonunda tarih olacaktır.

İki aşığımız sonunda hayalini kurdukları tatile çıkmışlardır. Hayallerinde birkaç değişiklik olsa da önemi yoktur. Sonunda herkesten uzaktadırlar. Fakat hiçbir zaman, talihsiz aşıklarımızın hayallerinin ömrü, bir kelebeğinki kadar bile olmamıştır. Yine öyle olur. Kuzey, Yıldız ve onların daimi destekçileri tahmin bile edemedikleri bir belanın ortasında kalmışlardır.

Kapadokya kaçaklarını, memlekete döndüklerinde tabi ki hoş bir karşılama beklememektedir. Bulaştıkları belalardan kurtulduklarına sevinemeden başka dertlerle boğuşurken bulurlar kendilerini. Yıldız’ın işi bu sefer gerçekten çok zordur.

Kuzey ve kızlar, planlarının kusursuz işlemesi için tüm hazırlıkları yaparlar. Fakat hiçbir entrika kusursuz değildir. Kuzey’in belgeleri almak için son derece masumane başlayan planı, gecenin sonunda içinde herkesin debelendiği bir arap saçına döner.

Kuzey, Yıldız’ın başına gelenlerden dolayı suçluluk hissetmektedir. O yüzden ne olursa olsun onu özgürlüğüne kavuşturacaktır, bunun için yapmayacağı şey yoktur. Ne olursa olsun Yıldız’ın masumiyetini ispatlayacaktır.

Kuzey’e bir daha güvenemeyecektir. Kuzey, kendini affettirmek için her yolu dener. Yıldız’ı köşeye sıkıştırmak, pes ettirmek için elinden geleni yapar. Kah Mecnun olur, kah romantik olur, kah gözü kara bir adam olur. Fakat Yıldız’ın kaybettiği güveni, tamir olacak gibi değildir. Yıldız da karşı atağa geçer. Yıldız, Kuzey’i delirttikçe Kuzey bir adım daha atar.

Kuzey, verdiği büyük sınavın sonunda ödülle karşılaşacağını zannederken öncekinden daha büyük setlerle burun buruna gelir. Yıldız, hiç olmadığı kadar kesindir. Talihsiz aşığımız Kuzey, elini neye atsa sonunda hüsrana uğramaktadır. Varlığıyla çözemediğini, yokluğuyla çözmeye karar verir.

Yıldız, yaptıklarından dolayı vicdan azabı çekmektedir. Ama bu, kendisini onun kollarına atacağı anlamına gelmemektedir. Belki de bu sorunun çözümü ikisinin de elinde değildir. Kuzey, aşkını kurtarmak için her yola başvurduğunu Yıldız’a ispatlamak ister. Yıldız, her şeyden sıyrılıp sakin kalmak istedikçe başka bir sorunla uğraşmaktadır.

Kuzeyle Yıldız, asıl engelin kendileri olduğuna karar verdiğinde bu problemi ayrı ayrı çözmek yerine çift terapisine gitmeye karar verirler. Terapistin sürpriz önerisinden sonra, ikilinin önünde bu zamana kadar hiç yaşamadıkları bir deneyim onları beklemektedir. İki inatçı keçi, iki uslanmaz aşık, iki ayrı kutup nasıl bir araya gelecektir?

Aslında her şey, mükemmel denecek kadar güzeldir. Aileler, yaylaya dönmüştür, herkes hayatından memnun görünmektedir. Ama bu, sadece görünendir. Sefer, Nahide’yi mutlu etmek için perişan olmuş; bacanaklar, kızlarla görüşebilmek için türlü belaların tam ortasında kalmış, Poyraz, Cihan’ın altında kalmış, Kuzey de Yıldız’ından istediği karşılığı alamamıştır.