ABD’de tüm şiddetiyle süren ekonomik kriz yıllarında, rüzgardaki bir yaprak gibi eyaletten eyalete sürüklenen Frank, güzel Cora ve kendinden yaşça büyük kocası Nick’in işlettiği küçük bir lokantaya gelir. Nick’in acıyıp yer gösterdiği genç adam Cora’yla tutkulu bir ilişki yaşamaya başlar. Aşktan gözleri kör olan sevgililer Nick’i öldürüp hem özgürlüklerine hem de sigortadan gelecek yüklü paraya sahip olmaya karar verirler. Ancak hayat sürprizlerle doludur...
1980’lerin en çok ses getiren filmlerinden biri olan yapım, ülkenin en iyi senaristlerinden David Mamet’in usta işi dramatik kurgusunun yanısıra Jack Nicholson ve Jessica Lange’in tutku dolu oyunculuklarıyla da taçlanıyor. Aslında bir tekrar çevrim olan Postacı Kapıyı İki Kere Çalar, hem 1946 yapımı ilk versiyonuyla, hem de filmin uyarlandığı James M.Cain imzalı romanla (1934) ayrı ayrı skandal olmuş bir kült. Kriz yıllarının ahlaki çöküşü nasıl hızlandırdığının da en kayda değer sunumlarından biri...
Çok harika bir film, senaryo gereğinden fazla olsa bile yüksek performanslı oyunculuklar arayı kapatıyor. Ortaya zevkle beğeniyle izlenen harika bir film çıkıyor. Mutlaka izlenmeli..
rudeonerudeone
Takipçi
1.698 değerlendirmeler
Takip Et!
4,0
3 Temmuz 2008 tarihinde eklendi
1946 versiyonunu izledim,oldukça kaliteliydi.iç içe geçen olaylar ve ilişkiler filmden kopmamanızı sağlıyor.özet olarak sonlara doğru geçen herşey olacağına varır sözünü sunabiliriz sanırım.bu önemli klasiği izleme şansı bulursanız kaçırmayın derim.
mrs-durden
Takipçi
350 değerlendirmeler
Takip Et!
3,5
6 Temmuz 2008 tarihinde eklendi
eski olmasına rağmen ününü ve izlendiği zamanki etkisini hala koruyan bir film jack nicholson harika filmin adı ise filme bu kadar uyabilir:D
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.