Hesabım
    Ölümcül Oyunlar
    Ortalama puan
    3,7
    227 Puanlama
    Ölümcül Oyunlar hakkında görüşlerin ?

    43 Kullanıcı yorumları

    5
    7 Eleştiri
    4
    17 Eleştiri
    3
    4 Eleştiri
    2
    9 Eleştiri
    1
    3 Eleştiri
    0
    3 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    sari_23
    sari_23

    Takipçi 174 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    28 Eylül 2007 tarihinde eklendi
    Rahatsız edici,iğrenç,tiksindirici,utanç verici...Haneke yine sorunsuz giden hayatLara çomak sokuyor.her şeyi yerLe bir ediyor.biz de ekran başından ona boLca küfür ediyoruz...
    Ilknur K
    Ilknur K

    Takipçi 1.236 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    26 Aralık 2009 tarihinde eklendi
    Film sizi kendine çok rahat bağlıyor ve bırakmıyor. 1997 yılında klişeleri yıkıp geçen tek film olduğu için ayakta alkışlıyorum. filmi izlerken tarantinonun da bir parça parmağı olduğunu düşündüğüm bir film. kesinlikle izleyin.
    Ugur Tazegül
    Ugur Tazegül

    Takipçi 672 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    5 Ocak 2017 tarihinde eklendi
    Haneke’nin en derin şiddeti: Funny Games 10 /10

    İnsanın kötücülüğünün kronik olduğu ön kabulüyle film yapan bir yönetmen Michael Haneke.. İnsanın sinirlerini bozabilen bir film, bu nedenle bu başyapıtında “sebepsiz şiddet”i odak noktasına alması hiç şaşırtıcı değil. Funny Games benim Haneke ile ilk tanışmamdı. Bilgisayarın başından sinirle kalkmış, n'apacağımı şaşırmıştım, algılayamamıştım daha.. Sonra da unuttum filmi ve bir hafta sonra kafama bir şey düşmüştü sanki. Sokakta yürüyemiyor, insanlarla konuşamıyordum. her şey beni dayanılmaz korkutuyordu. İşte bütün bunların ardından Haneke'ye sımsıkı sarıldım. Filmde şiddet o kadar kesin ki, kader yalnızca kötü şeyler olmak üzere olduğu zaman gerçektir sanki. Duygusal hasar yaratma ihtimali taşıyan müthiş bir Haneke filmidir Funny Games.. Final sahnesi için bile izlenilesi bir yapımdır.. Müziklerin kullanımı oyuncuların performansı mükemmel kötü oynayan tek bir oyuncu yok. Heyecanı, gerilimi ve dramı çok iyi harmanlanmış bir Haneke filmi

    Haneke’yi bu filmle tanıdığımı ve kopmaz bağlarla bağlandığımı itiraf edeyim ta en baştan. ‘Rahatsızlık’ hissiyatını en derinden yaşatan yönetmen sonrasında fiziksel şiddetini duygusal bastırılmışlık ve bilinmezlik zırhı kuşanmış olaylara ve kişilere yönelttiyse de benim aklımın köşesinde hep Funny Games / Ölümcül Oyunlar kaldı. Çünkü sizi kuşatan bir şiddetle, şiddete maruz kalan aile gibi sıkışıp kalıyor ama yine de içinizi kemiren iki duygudan da kaçıp gitmek istiyorsunuz.

    Evi basan iki gözü dönmüş psikopatın yanında değilsiniz elbette ama denize nazır evlerinde, her türlü olanakla kuşatışmış üç kişilik çekirdek aile modelinin de yanından geçmiyorsunuz pek! Filmin dürtüsü de burada başlıyor. Film boyunca dürtülen, sinirleri uygulanan psikolojik şiddet sonucu yıpranan seyirci de izlediği şeyin ağırlığı altında eziliyor! Böyle bir şeyi izlettiği için Haneke’den nefret ediyor aynı zamanda bağlanıyorsunuz, benim gibi ‘hayatımın yönetmenlerin biri’ ilan ediyorsunuz.

    Avustralyalı yönetmen modern, tatminsiz ve bu yüzden abu subuk istekleri olan, kimi zaman kendine zarar veren, kimi zaman dışarıdan bir etkiyle zarar gören insanların dünyasını kurcalar! Funny Games’le ‘size huzursuz seyirler dilerim’ diyerek hepimizi arsız bir izleyici yerine koyar ve neden orada olduğumuzu sorgulamamızı ister ve ne kadar etkileneceğimizi! Tabii seyirciye sunacağı malzemenin onu tatmin etmesini de ister fazlaca. Örneğin filmde şiddete maruz kalacaklarını anlayan aile babası Georg’u ağzından dökülen ‘bırak ne yapmak istiyorlarsa yapsınlar, daha çabuk kurtuluruz’ cümlesiyle, şiddet tarafı Paul’un ağzından dökülen ‘hiç de cesurca bir davranış değil. uzun metraj için yetmez. (bize döner) Yeter mi? Mantıklı bir gelişmeyle gerçek bir son istiyorsunuz değil mi?’ lafı adeta birbiriyle pis bir kapışma yaşar filmde ve film bizi alışageldik sona doğru yavaşça yuvarlar!

    1997 yılında filmi izlerken Yedinci Kıta ve Benny’s Video filmlerini izlememiştim. O yüzden Funny Games’ten tam da yönetmenin bizden beklediği ilgiyi aldım. Huzursuzluğun huzurunu!

    Son yıllarda çizgisini gizeme ve bilinmezliğe, gerçeğin çıkış noktasını tek elden çoklu ellere yayan Haneke aslında değişen dünya düzeniyle birlikte değişen bakış açılarımızı da sorguluyor. Şiddet onun için hiçbir zaman demode olmuyor ama şiddetin biçimleri ve yansımaları konusunda değişime ihtiyaç duyuyor.

    Tabii bir yandan da eski yöntem şiddeti aba altından göstermeden edemiyor. O yüzden on yıl sonra bir de Hollywood kalıplarında çekti Funny Games’i… Kendi adıma ilkindeki soğukluğa daha fazla aşinayım. Çekirdek ailenin teker teker çitlenen bireyleriyle birlikte biz de film bittikten sonra sonsuz huzuru buluyor gibiyiz. On yıl sonra gelen yeniden çekim bizi fazla germediği gibi istediğimiz huzura da erdiremiyor. Ama bu ilkini izlemeyenler için bir nimet kıvamında.

    Funny Games kahramanlarına yüklediği anlamsız rahatlıkla ve tabii bir nevi kostüm sıfatıyla benzeşen kıyafetleriyle Otomatik Portakal’ı andırır ki onun şanssızlığı daha erken bir tarihte çekilmiş olması ve bu yüzden bir süre yasaklı kalmasıdır. Tabii onun arkasında ‘kafalar güzel’ durumu da vardır. Funny Games’teki net kafalar o yüzden bir amaç sunmaktadır ki seyirci pinpon topu gibi taraf tutmaktan bir süre sonra amaçsız kalır.

    Sonuçta Haneke film izlerken gevşeyip koltuklara yayılmamızı, sevgilimizle sarmaş dolaş olmamızı istemiyor. Yumruk yumruğa izletiyor ve eminim ki seyircinin dehşeti karşısında zevk alıyor.

    Funny Games beyaz renge yaptığı baskıcı bir tutumla temiz ve kirli ayrımını da kırıyor, sonuçta biri bebek yüzlü, değeri ifadesiz iki genci bir süre söz sahibi yapıyor, onların şiddet algısını sorgulattırıyor. Şiddet düzeyi geriye doğru bir eğrilme göstermedikçe Haneke belki de söylemlerini farklı formlarda, farklı yollarda göstermeye devam edecek.
    rudeonerudeone
    rudeonerudeone

    Takipçi 1.698 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    30 Mart 2009 tarihinde eklendi
    michael haneke keşke ikinci kez çekmeseydi,bence de bu hali adha başarılı,daha sinir bozucu.gerçekçi ve insanı geren bir film,bazı kusurlarını görmezden gelirseniz sıkılmadan takip edebilirsiniz filmi.farklı bir gerilim izlemek isteyenler için hoş bir alternatif.ikincisini de izlemiştim ancak bu daha orjinal, almanca falan da olması sayesinde belki.tipler de cidden tam gıcık.haneke tarzını pek sevmem ama bu filmlerini beğendim diyebilirim.
    odinhan
    odinhan

    Takipçi 1.029 değerlendirmeler Takip Et!

    1,0
    13 Ağustos 2009 tarihinde eklendi
    Bir filmin farklı olması onu iyi yaparmı,heleki o filmde anlamsızlık,her türlü iğrençlik ve şiddeti barındıran ,sinemadan uzak her türlü kavramı içinde bulunduran yapıda bir film ise...10/2
    kuzularynsessizli-i
    kuzularynsessizli-i

    Takipçi 804 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    11 Ekim 2009 tarihinde eklendi
    Bu filmin bende ilginç bir anısı vardır arabada yolculuk yaparken canım sıkılmaya başladı ne yapsam ne etsem derken film izlemeye karar verdim. Ama arabanın arka koltuğunda laptopta izlemeye karar verişim ilginçti. Filmi açtım izlemeye başladım baya bir hoşuma gitti ama laptopun şarjı bitince en güzel yerinde film yarıda kaldı ve ben ilk kez bir filmin yarıda kalmasına bu kadar üzüldüm. Belki yolculuğun verdiği sıkıntıdan olsa gerek film izleme isteğim hat safhadaydı belki de film beni umduğumdan da fazla etkisi altına almıştı. Sonradan eve geldiğimde açıp kaldığım yerden devam ettim ve arabada hoşuma giden film evde de kendini izletmeyi başardı.Film hakkındaki diğer düşüncelerime gelirsek?İki tane psikopat katil vardır amaçları ne para ne de başka bir şeydir. Tek amaçları öldürmektir, öldürmek zevkini tatmaktır (onlara göre). Bir gün kendi halinde yaşayan bir ailenin evine girerler. Bir baba bir anne ve küçük bir çocuk vardır evde. Bu aile göl kenarındaki bir evde yaşamaktadır ve ev şehre uzaktır. Psikopatlar komşunuzuz bahanesiyle birkaç yalan uydurarak bu ailenin evine girerler ve işte olaylar bundan sonra başlar. Kadın, kocası ve oğlu çok zor anlar yaşayacaklardır hatta işin içinde canice öldürülmek, tecavüz ve zorla alı koyma da vardır. Tabi ki ölümcül ve çok zor bir oyun hata yapmak yasak. İzlemeyenler için fazla ayrıntıya girmek istemiyorum bu kadar yeter umarım.Michael Haneke hakkında düşündüklerim?Michael Haneke'yi keşfettiğim bir filmdi. Usta yönetmenin dehası tartışılmaz bana göre çok üstün bir bakış açısı var bu filminde ve diğer filmlerinde. Ölümcül Oyunlar bana göre yönetmenin en iyi üç filminden biridir. Bu filmin başka bir versiyonu daha vardı aynı adla o filmi izlemedim ama bu filmin o filmden daha iyi olduğu çoğu kişi tarafından öngörülüyor. Bu filmde de ilginç tekniklere başvurmuş ve şaşırtıcı olmuş bana göre..Oyunculara gelince?Oyuncular rollerinin hakkını fazlasıyla vermişler bana göre. Abartısız, duru bir oyunculuk sergilemişler. Özellikle psikopat rolündeki oyuncular sanki gerçekten de öyle mi bunlar sorusunu sordurabilir birkaç insana :): ?Acılı anne şoka girmiş halleriyle baba da çaresiz tavırlarıyla o anı bize yaşatıyor gibiydi sanki. Çocuk oyuncuda rol aldığı kısa bir süre diliminde işini yapıp umut vaat ediyordu ilerisi için. Kısaca film benden 9 puanı rahat alır mutlaka izleyin müthiş bir gerilim.
    Ismail S
    Ismail S

    Takipçi 133 değerlendirmeler Takip Et!

    2,0
    1 Temmuz 2011 tarihinde eklendi
    Bir ailenin iyi başlayan tatilinin, 2 genç tarafından nasıl kabusa çevrildiğini anlatıyor film.Zaman zaman sıksa da, izleyici germeyi başarıyor.Kumandayla videoyu geri sarma olayı güzeldi.İzleyiciyi rahatsız eden, ama kendini izlettiren filmlerden..(8/10)
    mensars
    mensars

    Takipçi 21 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    8 Temmuz 2010 tarihinde eklendi
    İnsanın sinirlerini bozabilen bir film. Yönetmen duygularınıza çok rahat temas edebilmiş. Psikolojinizi rahatsız edebilir :)9/10
    beck31
    beck31

    Takipçi 1.383 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    27 Aralık 2008 tarihinde eklendi
    İzlediğim en rahatsız edici filmlerden biriydi.Çok aykırı, çok koyucu, hiç adil değil...Muhteşem
    ozzy-badd
    ozzy-badd

    Takipçi 831 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    8 Şubat 2010 tarihinde eklendi
    filmde aklımda kalan bi kaç yer var öcelikle 2 psikopat karekterde çok iyidi hakkeden psikopat karakterlerdi,sonra sonu çok iyiydi belki o son olmasa insanlar bir yumurta için yabtıklarına bak diicekleridi en azından ben öyle dedim,filmde katiller çocuklarını öldürdükten sonra gittiklerinde bir tek çekim başlıor bi 10-15 dakka sürüyüor o dikkatimi çekti,kumandayla olayları geriye aldığı sahneye bittim diebilirim çok yaratıcıydı ve en çok sewdiğim sahneydi belkide ,heyecan gerilim ve dramı çok iyi harmanlamış kadının durumu içler acısıdyı :D,müzik kullanımı çok iyidi,oyuncuların hepsi mükemmel iş çıkartmışlar kötü oynayan tek bir oyuncu yoq,heneke sinemasına yabancıyım ve ilk kez bir heneke filmi iziorm ve bu filmden sonra kesinlikle son olmaz...ben 9 verdim...
    widmark-2
    widmark-2

    Takipçi 457 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    26 Aralık 2008 tarihinde eklendi
    Michael Haneke neden en sevdiğim ikinci yabancı yönetmendir sorusunu kendime sorduğumda cevap olarak Funny Games , Piyanist ve Saklı gelir...
    1983gs
    1983gs

    Takipçi 365 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    24 Aralık 2008 tarihinde eklendi
    herşey bir yumurtayla başlamış olamaz heralde :) garip bir film izleyin derim...
    oscar1895
    oscar1895

    Takipçi 133 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    7 Aralık 2006 tarihinde eklendi
    Ağaçlar, çiçekler, kuşlar;Mozart, Vivaldi...Hayat o kadar güzeldi ki Georg, Anna ve biricik oğulları için.Tek dertleri ertesi gün düzenleyecekleri partinin hazırlıkları.Göl kenarındaki yazlıklarına gelen bu çekirdek aile cennette yaşamaktadırlar.Komşuları Eva ve Fred’in yanında gördükleri iki gencin hayatlarına girmesiyle cennet, cehenneme dönüşür.Yeşilliğin ortasında, kuş ve cırcır böceği seslerini arka fona alıp gerilim filmi yapmak pek de akıl karı değil doğrusu;lakin Haneke işin basitine kaçmayıp zor olanı başarmak istiyor ve bunun altından harikulade bir biçimde kalkıyor.Önce oturaklı bir senaryo için hazırlıklar yapılıyor.Peter eve gelip Eva adına yumurta istediği andan itibaren Haneke tuşa basıyor ve önceden hazırladığı menü, bir ziyafete dönüşüyor.(baba ve oğulun yelkenlerini tamir etmeye çalışırken düşürdüğü bıçak, dönüp dolaşıp finale doğru karşımıza çıkıyor.Bu da senaryonun nasıl ince detayına kadar tasarlandığının apaçık bir kan.tı.)Her filminde yaptığı gibi cevaplarla ilgilenmiyor Haneke.Film, sorular üzerine kurulu.(Georg, hemen ölmek istediğinde;Paul’un cevabı oldukça ba.ittir:Seyirci uzun metraj bir filmde mantıklı bir final bekler.Her ne kadar sorularımıza cevap bulamasak da, Paul’un seyirciyle sık sık diyaloğa girmesi gerilimin dozunu fazlasıyla arttırıyor.)Aslında Haneke, Paul aracılığıyla sık sık, bunun bir film olduğunu dile getirmekte.Lakin Paul’un seyirciyle diyaloğa girmesi, seyirciyi rahatlatmıyor;aksine daha fazla geriyor.Ve evet.’’Peki ya siz'Siz de iddaya var mısınız'Yoksa siz onlardan taraf mısınız?’’ diye sorduğunda biz de bu çekirdek ailenin korkularını paylaşıyoruz.Evet, bu cevaplar üzerine kurulu bir film değil;sorular üzerine kurulu...Filmin akışı sırasında sürekli, Paul ve Peter’ın yapmalarını istedikleri şeyi yapsalar hayatta kalırlar mı, sorusu yankılanıyor kafamızda.Bununla beraber Paul ve Peter’ın bazen kötü olmadıklarını da düşünmüyor değiliz.Ne de olsa ilk tokadı atan Georg’tu.Paul ve Peter’ın yaptığı tek şey bu bakımlı (sıfır kalori, hiç yağ yok) burjuva sınıfının şiddet dürtüsünü harekete geçirmek.Filmi izlemek için çok geç olabilir, ’’bahisler kapanmak üzere!...’’
    Plagueis
    Plagueis

    Takipçi 257 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    19 Ocak 2008 tarihinde eklendi
    yapılabilcek en rahatsız edici, en psikopat filmlerden birisi böyle bir filmide haneke’den başkası yapamazdı herhalde. film resmen izleyiciyle dalga geçiyor. oyunculuk performansları müthiş. özellikle psikopatlardan birinin kumandayı alarak zamanı geriye sardığı sahnede haneke seyirciyle kedinin fareyle oynadığı gibi oynuyor. izlenmesi gereken ama insanın asabını bozan bir film 8/10
    dinopis-2
    dinopis-2

    Takipçi 157 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    5 Temmuz 2008 tarihinde eklendi
    funny games izlediğim en aykırı film diyebilirim. hollywood klişeleriyle bu kadar başarılı bir şekilde dalga geçebilmek her yiğidin harcı değildir. bu filmi izledikten sonra emin olun bu türdeki diğer filmler size artık hep sıkıcı gelecektir. izlemeden önce bir kez daha düşünün çünkü rüyalarınızda sizi yalnız bırakmayacak türden bir film.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top