Son Oyun

İşinin ehli bir soyguncu olan Keith Ripley, icra ettiği "mesleğin" hakkını vermek isteyen, bu uğurda belli prensiplerden ödün vermeyen, sıra dışı bir suçludur. Bu prensiplerden bazıları "yalnızca işini gör", "partnerine sahip çık", "boyun eğme", "polisle işbirliği" gibi kaidelerdir. Eski ortağı bu prensiplere uymamanın bedelini yaşamıyla ödemiştir. Jack Gabriel ise hırsızlığı büyük bir ustalıkla yapan karizmatik bir adamdır. Ripley, kendisinin de soymayı planladığı bir mücevher satıcısının peşindedir ve Jack’in büyük bir ustalıkla mücevher satıcısını soymasına şahit olur. Ripley büyük soygunda ortağı olacak hırsızı bulmuştur. Böylece büyük soygunu gerçekleştirdikten sonra Ripley eski ortağının Rus mafyasına olan borcunu ödeyebilecek ve vaftiz kızı Alex’in hayatını kurtarabilecektir. Ancak Ripley’in karşı çıkmasına rağmen Alex ile Gabriel arasında bir yakınlaşma başlamıştır. Ripley ve Gabriel, büyük soygun günü çok sıkı güvenlik tedbirleri ile korunan binaya girmeyi başarmıştır ancak içlerinden biri prensiplerden birine uymamıştır.