Hesabım
    Kayıp Otoban
    Ortalama puan
    4,0
    527 Puanlama
    Kayıp Otoban hakkında görüşlerin ?

    108 Kullanıcı yorumları

    5
    25 Eleştiri
    4
    45 Eleştiri
    3
    4 Eleştiri
    2
    19 Eleştiri
    1
    7 Eleştiri
    0
    8 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    dolunay946
    dolunay946

    Takipçi 106 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    5 Eylül 2010 tarihinde eklendi
    Lost HighwayYönetmen : David LynchÜnlü Yönetmen Lynch insan beynini linç eden yapımlara imza atmayı seviyor şüphesiz ki bu filmde onlardan biri? söz konusu bu yönetmen olunca filmin her karesinde mantık arıyor insan, en azından kendi adıma. Hal böyle olunca da filmi birkaç kez izlemek,geri sarmak,durdurup kağıda kaleme sarılmak farz oluyor.Dünden beri beynimi kemiren film için herkesin olduğu gibi benim de kendime göre analizlerim var,zaten Lynch'in imzası olan hiçbir film için kesin yargıya varamayız,istediği de bu değil mi zaten ? :)Dikkat!!! Yüksek miktarda ?spoiler- içerir? :)Kısaca filmin konusu şöyle;müzisyen olan Fred Madison (Bill Pullman), Renee (Patricia Arquette) ?nin geçmişinden habersiz onunla evlenmiştir. Renee'nin güzelliği ve Fred'in iktidarsızlığı Fred'i önce aşırı şüpheci biri yapacak sonrasında ise iş halüsinasyonlara ve en uç noktaya yani şizofreniye kadar gidecektir.Gelelim analizlere;ikilinin arasındaki soğukluk,kırılganlık filmin başından itibaren hissedilir düzeyde. Fred'in evinin önüne hergün bırakılan kasetleri sırasıyla izlediğimizde adım adım evin dışından içeriye doğru girdiğini görürüz. İlk gün gelen kasette sadece evin dışını görürken,ikinci gün gelen kasette evin içine hatta yatak odalarına kadar giriyoruz. Ve bomba gibi gelen son kasette de Fred'in cinnet görüntüleri yer alıyordu. Adım adım gelen bu kasetler bana göre Fred'in adım adım cinnete yaklaşması. Kasetler Fred'in beyninin içindeki sıkışmışlığın sırasıyla dışavurumu olarak kullanılan objelerden başka bir şey değil. Kısaca aslında ortada kaset falan yok.Fred bir cinnet anında eşini öldürür fakat bunu hatırlamamaktadır, hapishanede yediği yumruğa kadar tabi? hatırladığı her kare baş ağrılarına ve uykusuzluğa sebep olacak ki kişilik bölünmesinin en belirgin belirtileri arasında yer alır sırasıyla hepsi. Derken Fred ikinci kimliğini Pete (Balthazar Gett) vasıtasıyla çıkarır ortaya. Yapamadıklarını Pete aracılığıyla yapacaktır artık. Filmin bundan sonrasında Pete karakterini tanımaya başlıyoruz. Pete işinin ehli bir tamirci,hatta Mr.Eddy'nin yani Dick Laurent'ın bir numaralı tamircisi.(Fred neden ikinci kimliğini başka bir şey değil de tamirci olarak oluşturma gereği duydu diye düşündüm, başka fikri olan var mı bilmiyorum ama aklıma şu geldi:zengin adamlar arabalarına düşkün olurlar ve Dick'le kontakt kurmanın en temiz yolu buydu belki de,sizce? ) Mr.Eddy yani Dick,porno film yapımcısıdır ve bir numaralı yıldızı,gözbebeği Alice/Renee'dir şüphesiz. Alice ve Pete arasında yakınlaşma olacak ve Fred iktidarsızlığı sebebiyle Renee'ye sahip olamamanın acısını Pete aracılığıyla Alice'den fazlasıyla çıkaracaktır :) Renee, Fred'e açıklamadığı geçmişini Alice kimliğiyle Pete'e açıklıyor (aslında Fred'e açıklıyor),bu da daha fazla kıskançlık ve intikam demek oluyor. Fred,Renee'den öğrenemediği tüm geçmişini Pete kimliğiyle Alice'den öğreniyor. Filmin sonlarında çölde sevişirlerken Pete'in Alice'e söylediği ?Seni istiyorum.? Cümlesine karşılık Alice'den aldığı ?Bana asla sahip olamayacaksın? cevabı bardağı taşıran son damla oluyor ve Pete yeniden Fred'e dönüşüyor.(kişi diğer kimliğiyle haz aldığı müddetçe ana kimliğine dönmezmiş,bu sahneyle bunu daha iyi anlıyoruz.Pete'in istediğini duyamaması yeniden Fred'e dönüşmesine sebep oluyor.) Ve sıra Fred olarak hiç tanımadığı ama Pete olarak kim olduğunu öğrendiği Dick'i öldürmeye geliyor. Filmin başından beri tipiyle bizi geren gizemli adamımız (Robert Blake),Dick'i öldürdükten sonra elindeki tabancasının bir sonraki görüntüde Fred'in elinde oluşu aslında gizemli adamın Fred'in bilinçaltından başka bir şey olmadığının kanıtı burada. Bilinçaltının silüete bürünmüş hali bir nevi. Ve filmin son sahnesi;Fred'in polisten kaçarken arabanın içinde yüzünün şekilden şekle girmesi elektrikli sandalyede idam edildiğini ifade ediyor ve filmimiz başladığı şekilde bitiyor.Oyuncu performansları tek kelimeyle harika,üstelik Lynch'in ne yapmaya çalıştığını anlamadan rollerine adapte oldukları düşünülürse takdire şayan. Zihnimi yoran ender filmlerdendi,beynini bulandırmak isteyen varsa buyursun gelsin :)
    Rebelheart
    Rebelheart

    Takipçi 68 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    12 Mayıs 2008 tarihinde eklendi
    İyi de bu da bir Amerikan yapımı yani Hollywood filmi...Filmleri avrupa filmi, Hollywood filmi diye ayrım yapmak yerine anlatmak istedikleri ile değerlendirmek lazım,filmde aksiyonu hissettirecek heyecan olmadığı için bazı izleyicilere sıkıcı gelebilir ve dikkatli izlenmediğinde anlamsız bulunabilir ki bu da film için olumsuz düşüncelere sebebiyet verir.Filmin anlatılanlara kısaca değinmek isterim.İnsanın hayatında ulaşmak isteyipte ulaşamadıklarına zihninde ulaşması ve saplantı haline gelen takıntılarımız anlatıyor ve toplumunda bunda payının büyük olduğunu gösteriyor.Bir önce ki yazımda da belirtmiştim...Filmi izleyipte anlamayanlar için yazıyorum,izlemeyenler bu kısmı okumasınlar.David Lynchin sanat anlayışına göre bu filmin bir sürü yorumu yapılabilir ama ben filmdeki olay kurgusu hakkında çıkardığım sonuçları paylaşmak istiyorum.Filmde Fred karakteri başından beri hapiste.Karısını öldürmüştür çünkü karısı Fred iktidarsız olduğu için onu Dickle aldatmıştır.Dick bir porno şirketi sahibidir.Böylelikle Fredin karısı Renee cinsel tatminsizliğini yenmek istemektedir.Hapiste, aldatılmış olmanın hırsını yenemediğinden ve karısına aşık olmasına rağmen onu cinsel açıdan tatmin edememenin vermiş olduğu eziklikten dolayı kendisinin tam aksi olan bir Pete karakteri yaratmıştır.Alice isimli karısına benzeyen karakteri Dickin sevgilisi olarak düşünür.Pete karakteri hem Alicei elde edecek hem de bunu yaparak Dickten intikam alacaktır.Fakat Pete Alicee sahip olamayacağını anladığı an (Alicein Petee 'bana asla sahip olamazsın' dediği an) birden Petein zıt karakteri olan,yani cinsel açıdan güçsüz olan Fred karekterine dönüşüyor...Mükemmel bir kurgu ve modern gerilim klasigi,insanın ne koşullarda kişilik bölünmesi yaşadığını ve hayatın verdiği eksiklerin acımasızlığı, tarihteki önemli filmlerden biridir...
    Darxis
    Darxis

    Takipçi 38 değerlendirmeler Takip Et!

    0,5
    19 Haziran 2010 tarihinde eklendi
    Boşa giden bir iki saat
    lovejunkie
    lovejunkie

    Takipçi 212 değerlendirmeler Takip Et!

    0,5
    8 Nisan 2009 tarihinde eklendi
    bu filimi çekeni bulursam hakkaten döverim ya.alık alık baktık ve sürekli güldük.saçma sapan işler ordan burdan adamın biri çıkıp ben burdayım falan dio ne olu ne bitio bişi belli diğil.hakkaten saçmalık bide aldığı puana bak ya.bizim insanımı gerçekten ilginç ya .
    000alper
    000alper

    Takipçi 58 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    10 Haziran 2008 tarihinde eklendi
    Çok beğendim.İzledikten sonra kafam biraz karıştı ama yine de çok güzeldi.Tekrar tekrar izlenebilecek,izlenmesi gereken bir film.
    Isabelle02-2
    Isabelle02-2

    Takipçi 39 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    20 Temmuz 2010 tarihinde eklendi
    kayıp otoban la anladım ki lynch filmleri pek bana göre değil.fazlasıyla gerildim ki bu yönetmenin ulaşmak istediği bir sonuçtu galiba.bana hitap etmese de her haliyle(müzikleri,inanılmaz görüntüleri)kaliteli bir film.
    Engin Yüksel
    Engin Yüksel

    Takipçi 1.438 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    7 Temmuz 2011 tarihinde eklendi
    finali itibariyle insanı şaşırtan harika bir film 9/10
    cemertem
    cemertem

    Takipçi 55 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    13 Ağustos 2011 tarihinde eklendi
    DEVAMI...
    ve evine gelen bu kasetler yüzünden polise gidiyorlar. fakat gittikleri parti her seyi tekrar allak bullak ediyor. zira orada tekrar andy ve gizemli adam ile karsilasiyorlar. artik tüm travmalar tekrar yasanmaya basliyor. ve o gece renee'yi öldürüyor. polisin tutukladigi fred elektrikli sandalyeye mahkum edilmek üzere infazini bekliyor hapiste. dikkatinizi çekmek istedigim nokta filmin sonuyla filmin baslangici birbirinin devami seklinde ilerliyor. gizemli adamin sordugu daha önce de karsilasmistik cümlesi bunu kanitliyor. kronolojik siraya göre gizemli adamla en son klüp sahnesinde konusuyorlar. ama filmin ilk sahnelerinden biri klüp sahnesidir. anlatabilmisimdir umarim. ve bütün bunlarin haricinde lynch'in kendisinden duymadim ama fred'in dedektifler tarafindan sorgulanmasi gerçekliginden emin oldugum tek sahne galiba. evet fred renee'yi öldürdü bu da bir gerçek ama renee fred'i aldatti mi? renee gerçekten pornocu mu? dick laurent diye biri var miydi? bütün bunlar hayal mi gerçek mi bilinemeyecek. dick laurent ise porno krali eddy'di bunu da bilmeyenlere hatirlatayim. film bize sizofreninin gözünden anlatiyor her seyi. gizemli adam tipki fight club filmindeki tyler durden gibi bir karakter. baska bir zaman bu filmin çok daha genis biçimde kritigini yapacagim.
    rudeonerudeone
    rudeonerudeone

    Takipçi 1.698 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    4 Eylül 2009 tarihinde eklendi
    yok böyle bir film.varsa da ben izlemedim henüz,ama olacağını da sanmıyorum.bu kadar karışık,bu kadar üstü kapalı,sinir bozucu,kafa karıştırıcı,gerici bir film görmemiştim.ki bunlar da david lynch sinemasının ana karakterleridir,fakat lost highwayde lynch de kendini aşmış.filmi ilk kez izleyip bitirdikten sonra kesinlikle anlamadığınız ya da emin olmadığınız pek çok nokta olacaktır.benim de biraz olmuştu,daha sonra ordan burdan filmin analizlerini ve tartışmalarını okudum.ve bazı şeyler yerine oturdu,film daha mantıklı geldi.yine de oturup bir kez daha izleyeceğimi de sanmıyorum.aslında film gerçekten güzel,sadece tam anlamıyla zor bir film.izlerken yoruyor sizi.bu tarzı sevenler izlesin kesinlikle,ve daha sonra analizleri de okusun internetten,bazı şeylere muhakkak şaşıracaklardır.bir de filmin erkek başrolü kesinlikle genç balthazar getty,ve çok da başarılı,diğer tüm roller gibi,arquette zaten efsane bu filmde.kısacası ben beğendim aslında lost highwayi,ancak oldukça ağır bir film.kült lafları geçmiş önceki yorumlarda,bence çok rahat olur.
    deckard76
    deckard76

    Takipçi 317 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    21 Mayıs 2011 tarihinde eklendi
    Lynch sinemasının doruk noktası.Her sahnesinde dahi bir yönetmenin elinden çıktığını haykıran bir başyapıt.Karanlık,gizemli ve gerilimli eşsiz atmosferi ile bu filmi izlemek değil yaşamak gerek.10/10
    semahos
    semahos

    Takipçi 193 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    16 Kasım 2008 tarihinde eklendi
    bir kaç kere izlemeniz gereken bir film..yinede herkes farklı bir sonuç çıkaracaktır.olay örgüsü,kupukluğunun içinde bağlanma özelliğiyle baş yapıtlardan biri..
    atakanozruh
    atakanozruh

    Takipçi 331 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    8 Şubat 2008 tarihinde eklendi
    David Lynch'in eşsiz anlatımıyla, sinema sanatıyla ilgilenen herkesin izlemesi gerektiğine inandığım bir başyapıt. Hoş müzikleri, zekice kurgusu ve olay örgüsüyle alkışı hak eden bir film.
    delicewatt
    delicewatt

    Takipçi 244 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    12 Nisan 2007 tarihinde eklendi
    birkaç david lynch filmi izleyince bu adam çok daha iyi anlaşılır olacaktır. blue velvet’deki renkler, atmosfer bu filmde de kanımca özellikle gerilim açısından çok sağlam geliştirilmiş. kayıp otoban zamana karşı duran bir film, insanın düşünceleri, kafasında yarattığı imgeler gibi. kurgu filmi falan değil bu film. ve de bir iki daha izlesek daha iyi anlarız filmi de değil. filmin özelliği bence sinemayı ele alış tarzında.
    kolaric
    kolaric

    Takipçi 169 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    20 Temmuz 2006 tarihinde eklendi
    izleyen her bireyin elindeki materyalden farklı bir kompozisyon yaratabileceği kadar özgün ve sınırsız bir film lost highway. şimdi kafamda oluşturduğum upuzun bir çözümünü yazmayı isterdim ama başkalarını yok yere manipule etmenin hiç lüzumu yok. çünkü bence filmin en büyük özelliği bu. onlarca farklı çözümünün olabilmesi, hatta hiç bir çözümünün olmaması ihtimali. fred'in filmin başında söylediği gibi:

    "nasıl oldukları önemli değil. önemli olan benim olanları nasıl hatırladığım.."
    fidelio82
    fidelio82

    Takipçi 159 değerlendirmeler Takip Et!

    0,5
    21 Eylül 2004 tarihinde eklendi
    Ben David Linch filmlerini sevemedim, çünkü adamin filmleri rastgele firçasini sallayan ressamin resmi gibi. Nasilki bu tarz resimleri seven ve sevmeyen insanlar var, linch filmleri için de ayni sey geçerli. Ben sevmeyenlerdenim,, çünkü filmin sonunda kafamda bir sürü soru isareti kalmasi ve bu soru isaretlerini çözmeye çalisirken birden farkediyorum ki mantikli yaklasarak cozume ulasmak mümkün degil.. Bu yüzden soru isaretleri durdugu yerlerinde kaliyor oylece. Bu durumda izlerken kafani calistirip filmin anlatmak istedigini mantigini kullanip bulman gereken filmlerden degil bu film. Öylece izlemek ve sonunda da film hakkinda fazla düsünmemek lazim.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top