Ne derseniz deyin ama The Big Lebowski, bütün eksikliklerine rağmen oldukça farklı ve de bu yüzden eşsiz bir film. Mükemmel değil, ama eşsiz.
Bu film "Ahbap" Lebowski'nin en sevdiği halısının çalınmasından sonra bowling arkadaşı Walter ile birlikte halıyı geri alışını konu alıyor. Garip bir konu değil mi?
Bu film zaten her haliyle garip. Yani, baksanıza! Ana karakter "Ahbap"ın bu hayatta en çok sevdiği şey salondaki halısı. "Ahbap" karakteri o kadar eşsiz ki, bu filmde yaşanan hiçbir şeyi umursamıyor aslında.
Bu filmde adam kaçırma olayı, bir kişinin ölümü, bowling turnuvası gibi bir sürü olay oluyor ama film bunların üzerinde hiçbir zaman durmuyor.
Bu filmin çok sevilmesinin tek nedeni, başroldeki "Ahbap" karakteridir. Ahbap, hayattaki bütün amaçlarına ulaşmış olan, kendi halinde takılan bir karakter. Hayattaki amacına ulaşmış. Filmlerde ise hep bir amaç, sebep-sonuç silsilesi olur. Ama bu film bu yüzden farklı zaten. Bu filmin bir mesajı veya hiçbir amacı yok. Sadece farklı bir karakteri, mükemmel sinematografisi ve iyi bir kara mizahı var. Eğer bu filmi normal bir "film" olarak izleyecekseniz, hiç başlamayın bence, anlamsız bulacağınıza eminim. Ben de en başta öyle düşündüm ama daha sonra aklıma dank etti. The Big Lebowski, bütün eksikliklerine rağmen tamamiyle farklı bir film. Size hayatı sorgulatan, yaşamınızı değiştiren bir film değil karşımızdaki ama sinema camiasında böyle bir filmin geleceğine dair şüpheliyim. Kesinlikle göz atmaya değer.
TOPLAM PUAN: 8.3/10