Yaşanmış gerçek iç burkan bir olaya dayanan 127 Saat, Oscarlı yönetmen Danny Boyle'un 'Slumdog Millionaire'den sonraki çalışması. Genç dağcı Aron Ralston, kimseye haber vermeden çıktığı yolculuğunda Utah yakınlarında Moab bölgesinde büyük bir kaya parçasının arasına sıkışır. 5 gün boyunca hayatta kalmak için elinden geleni yapan Aron'ı oradan kurtaracak kimse yoktur. Tek çaresi yine kendisidir...
5 gün boyunca kolu kayaya sıkılmış bir şekilde aç ve suzu kalan Aaron, başta sevgilisi olmak üzere, ailesi ve yolda karşılaştığı iki dağcı kızdan yardım bekler önce. Fakat zaman geçtikçe kimsenin ondan haberi olmadığını anlar... 5 gün boyunca yaralı halde sıkışıp kaldığı kayada içsel sorunlarıyla başbaşa kalan Aaron aynı zamanda cesareti ve kendisini metrelerce derinlikteki bu beladan kurtarmaya yarayacak tüm yönleriyle de yüzleşir...
Dinamizmini ve heyecanını hiç kaybetmeyen film, seyirciye daha önce hiç yaşamadıkları ve belkide karşılaşamayacakları bir yolculuğa çıkartırken, hayattaki seçimlerle ilgili sıra dışı bir hikâye sunuyor.
Orijinal adı
127 Hours
Dağıtımcı Tiglon
Daha fazla
Yapım yılı2010
Metrajuzun metrajlı film
İlginç Detaylar-
Bütçe18.000.000 $
Dilİngilizce
Görüntü formatı
-
RenkRenkli
Ses formatı-
Yapım formatı-
Viza numarası-
Beyazperde Eleştirisi
4,0
Çok İyi
127 Saat
127 Saat
Oktay Ege Kozak
Eğer bir filmin neredeyse bütününü tek bir karakterin gözünden izleyeceksek o karakterin hatırı sayılır bir performansla sunulması lazım. Ryan Reynolds'lu "tabut" filmi Toprak Altında, bu gerçeği bilerek hikayesine yaklaşıyordu. Danny Boyle'un Oscar şampiyonu Milyoner'den sonraki ilk projesi de bu gerçeği biliyor ve James Franco ile 2010 yılının en iyi erkek oyuncusunu ekrana aktarıyor. Bir filmin genel başarısında sadece başrol oyuncusundan bahsetmek biraz haksızlık gibi gelebilir ama tamamiyle Franco'nun performansına odaklandığımız bu tür bir hikayede bu özelliğin ön plana geçmemesi imkansız. Sonuçta 127 Saat'in gerçek bir olaydan uyarlanan senaryosu ve özellikle şok edici finali film hakkında azıcık araştırma yapmış olan veya Google'a "Aron Ralston" yazıp iki dakikasını ayıran herkezin baştan sona bileceği bir hikaye.Durum bu olduğunda finalini bilerek gidecek seyirciye bilet parası...
Fena film değil ama beklenti az olmalı.. Çıkaralıacak güzel dersler var..
su-sisesi
izlenilir bir film olmuş bir şans verilmeli...sonra tekrar izlemek isteyen olurmu o da herkesin hayata bakışıyla alakalı bi olay sanırım.....
Yorumları göster
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.