Hesabım
    Troller
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    4,0
    Çok İyi
    Troller

    “Çocukluğumuzun Oyuncakları Şimdi de Animasyon Kahramanı!”

    Yazar: Başak Bıçak

    1990’lı yılların meşhur oyuncağı, yediden yetmişe herkesin “uğur”u Troll bebekler, şimdi de beyazperdede! Shrek: Forever After (2010) ve Alvin and the Chipmunks: Chipwrecked (2011) filmlerinin yönetmeni Mike Mitchell tarafından sinemaya kazandırılan Troller, renkli dünyasıyla hem animasyon sever çocukların hem de ebeveynlerinin kaçırmaması gereken türden bir macera sunuyor.

    Danimarkalı ahşap tasarımcısı Thomas Dam, 1959 yılında kızına noel hediyesi olarak bir Troll bebek üretirken dünya çapında bir furyaya dönüşebileceğini kendisi de tahmin etmiyordu. Evinin arka bahçesinde birkaç çocuk için tasarladığı bebeklerin ünü, zamanla Danimarka sınırlarını aştı ve 60’lı yılların en popüler ve en sevilen oyuncaklarından biri oldu. İskandinav mitolojisindeki korkunç görünümlü, mağaralarda yaşayan ve insanlara zarar veren Troll canavarlardan ilham alan Troll bebekler, iri burunları, cam gözleri ve uzun saçlarıyla yılın oyuncağı ödülünü bile aldı!

    60’ların sonunda unutulmaya başlayan fakat 90’ların başında yeniden canlanarak bu kez “şans” simgesi haline getirilen Troll bebekler, yeniden bir fenomene dönüştü. İşte birkaç jenerasyonun anılarında yer edinen Troll bebekler, eğlenceli hikâyesiyle yeniden hayatımıza giriyor. Jonathan Aibel ve Glenn Berger’in senaryosunu yazdığı Troller, bu nostaljik bebekleri bir Şirinler köyü yapılanmasıyla bir araya getiriyor ve hikayesi ile karakterlerini Şirinlerle benzer bir temel üzerinde yükseltiyor. Dans etmeyi çok seven, mütemadiyen şarkı söyleyip parti veren Troller bu haliyle birer Şirin’i andırırken, yalnızca sahip olduğu farklı sihirli güçleriyle onlardan ayrışıyorlar. Yaşadıkları köyde –şaşırtıcı olmayan bir biçimde- fazlasıyla optimist bir hayat sürdüren Troller, yegane sorunlarını kendilerini yemek isteyen Bergen’larla (senarist Glenn Berger’in isminden yola çıkılarak türetilmesi de enteresan bir detay) yaşıyorlar ve böylece bir “Gargamel”e de sahip olmuş oluyorlar. Hikâyenin çıkış fikri, Bergen’ların ancak ve ancak Troll yiyerek mutlu olabileceklerini sanmasından hareket ediyor ve mücadele safhasıyla da olay örgüsü şekillenmiş oluyor.

    Müzikal yapısı sebebiyle başkarakterleri Anna Kendrick ve Justin Timberlake’in, yan rollerini de Gwen Stefani ve Zooey Deschanel gibi isimlerin seslendirdiği Trollerin epik macerası, arkadaşlarını Bergen’lara yem olmaktan kurtarmaya çalışan Poppy ve Branch ikilisinin yaşadıklarıyla bol müzikli ve bir o kadar da mizah yüklü bir hale bürünüyor. İlerleyen süreçte ise film, bir de Külkedisi masalını ekliyor heybesine…

    Troller, salt masalsı anlatımla da yetinmiyor; kişisel gelişime yönelik öğretici mesajlarıyla ve mutluluğa dair öğütleriyle bilhassa küçük yaşta izleyiciler için faydalı olabilecek alt metinler barındırıyor. Hâlihazırda fazlasıyla renkli bir atmosfere ve karakterlere sahip olması izlenilirliğini kolaylaştırırken, ebeveynler için iç bunaltıcı bir deneyim olmanın ötesine geçiyor.

    Dijital teknolojinin yardımıyla harikulade görselliğe sahip olan Troller, çocuklarını sinemaya götürmek isteyen aileler için kaçırılmayacak bir fırsat. Büyükler için de, nostaljik bir deneyim olacağının garantisini verebilirim.

    Başak Bıçak – basakbicak@gmail.com

    Daha Fazlasını Göster

    Yorumlar

    Back to Top