Uçuş eleştirileri

Zemeckis sinema tarihine muhteşem eserler kazandırmış bir yönetmen. Ancak son filmi "Flight"ı hiç ama hiç beğenmedim. İnanılmaz derecede boş bir film. Süresi gereksiz uzun. Neredeyse her sahne gereğinden 4-5 dakika fazla sürüyor. Oluşturulan karakterler çok vasat. Tamam "kaybedenler kulübü"ndeyiz anladık, fakat bu kadar sığ işlenmemeli bazı şeyler. Washington'ın antipatik oyunculuğu, canlandırdığı antipatik Whip karakteri ile bir araya geldiğinde daha da rahatsız edici bir hale bürünüyor. Tamam, kimse bizden Whip'e sempati duymamızı beklemiyor, sonuna kadar da acınası bir insan olarak resmedilmiş, ancak en ufak bir bağ bile kuramıyoruz. Yani Whip'in dertlerinden kurtulmasını isteyeceğimiz ve final için iyi niyetlerde bulunmamızı gerektirecek bir durum yok ortada. Reilly'nin Nicole'ü de çok klişe bir kadın karakter. Örneğini daha önce pek çok filmde gördük. Uzun süredir bir filmi kendimi kasarak bitirmemiştim. Filmin ortalarından itibaren, bir an önce bitmesini sabırsızlıkla beklemeye başladım. Vazgeçmek de istemedim, gidişat iç açıcı olmamasına rağmen. Finaldeki "karar kısmı" filmin genelini baz alırsak görece biraz daha anlamlı. Çok büyük mantıksızlıklar var. Tüm ülkenin, hatta belki de dünyanın dikkat kesildiği, sürekli ana haberlerde, canlı yayınlarda gördüğümüz bir kaza davası ile ilgili deliller çocuk oyunu oynarmış gibi ortadan kayboluveriyor vs. Emeğe saygım vardır ama, benim için büyük bir zaman kaybı oldu ne yazık ki. Hiç bir katkısı olmadı.

Başları özellikle havadaki sahneler çok hareketliydi resmen yerime çivilendim tabi sonradan tempo düşüyor kendine göre haklı olan bir pilotun suçsuzluğunu ispat etme çabasını ve vicdanıyla yüzleşmesini ele alıyor kalan dakikalarda da ortanın üzerinde bir yapım.Denzel washington her zamanki gibi iyi,güzeldi kısacası

Robert Zemeckis Hollywood'un en iyi hikaye anlatıcılarından biri ama animasyonlarla geçirdiği zamanlar kendisine pek yaramamış gibi görünüyor.Şimdi bu bir eleştiri yazısı değil,o yüzden filmin sinopsisini falan yazıp paragraf doldurmaya çalışmayacağım benim yazdıklarım kısa yorumlar burada filmlerle ilgili.''Flight''ın sorunları daha çok senaryoda aslında.Özellikle kaza sahnesi olduktan sonra film seyircinin beklediği sıçrayışı bir türlü yapamıyor,elindeki kartları tükenmiş bir biçimde hatta belki biraz da fazla uzun olarak Whip Whitaker'ın vicdan muhasebesine odaklanıyor.Whip hastanede tanıştığı Nicole'la pek inandırıcı olmayan bir aşk yaşamaya başlıyor,bir yandan da kamuoyundan beklediği takdiri görmüş olduğu halde hakkında açılan davadan kurtulmaya çalışıyor...Ama bütün bu konunun genelinde ne seyirciyi heyecanlandıracak bir durum var,ne de şaşırtıcı sürprizler.Gayet kolay tahmin edilebilecek şekilde hatta sonunda yer alan yargılanma sahnesinde (bkz. ''bana Oscar verin'') çekilme niyetini açıkça belli ederek sona eriyor.Denzel Washington kariyerinin en iyilerinden biri olmadğını düşündüğüm bu rolde yine kendine has jest ve mimiklerden bolca yararlanarak gerektiği kadar oynuyor.John Goodman az ama öz gözüktüğü sahneleriyle filmin en eğlenceli anlarına imza atıyor.Robert Zemeckis ''Back to the Future'' serisi,''Forrest Gump'' ve ''Cast Away'' gibi sinema tarihinin konusu olacak başyapıtlara imza atmış bir yönetmen,dolayısıyla adı görülen her filmde beklentileri maksimuma çıkartan bir isim.''Flight'' da hikaye anlatımının inceliklerinden yararlanan,Zemeckis'in becerisinden nasibini almış kaliteli bir film muhakkak ancak kendi filmografisi içinde orta sıralarda yer alacak,belki de Oscar'a biraz fazla koşullanmış gibi durduğundan yönetmenin başyapıtları arasında anılamayacak bir karakter draması.

Beklentilerimi biraz yüksek tuttuğum için biraz hayal kırıklığı yaşadım ama genel olarak baktığımda yinede başarılı olduğunu söyleyebilirim. Kaza sahnesi için çok aşırı methiyeler duydum ama anlatıldığı kadar etkileyici bir sahne değil bana göre. N. Cage'in Kehanet filmindeki uçak kazası sahnesinin yanına bile yaklaşır durumda değil. Süreside bana göre biraz uzun olmuş. Yinede tavsiye edebilirim.

Film güzeldi,bir alkoliğiin yaşadıklarını ikilemlerini de gayet güzel anlatmış ama filmde uçak düşerken bir sahne tüm filmin içine etti tersten giden bir uçakta kocaman çocuğu tek eliyle koltuğa yerleştirip kemerini bağlayan hostesi hala aklım almıyor.

film çok açık sahnelerle başlıyor.gereksiz ve çok açık sahneler.. film boyunca da aşırı derecede sıkıcı ve boş bir film. sadece zaman kaybı..

Denzel Washington oynadığı bir filmin kötü olma ihtimali yok denilecek kadar azdır, en kötü ihtimalle sıradan bir film olabilir fakat bu film sıradanlığı geçen filmlerden, gerçi konusunda mantıksal hatalar da yok değil fakat bu durum izlenebilirliği fazla etkilemiyor, oldukça ilginç bir fikirden yola çıkılmış, alkolik biri adeta bisiklet sürmeye çalışır gibi uçak sürerse ne olur? ya o uçak düşme tehlikesiyle karşılaşırsa ne olur? peki o uçağı mucizevi şekilde yere indirerek yüze yakın yolcunun hayatını da bir alkolik kurtarırsa ne olur? film bu sorular çerçevesinde gelişiyor ve zaman zaman güldürüp zaman zaman çıkarlar dünyasının insanı nasıl çirkinleştirdiğini ve kendini kurtarma derdine düşen insanların nereye kadar ilerleyip nereye kadar ilerleyemeyeceklerini gözler önüne seriyor, alkolikler esrar bağımlıları hayat kadınları ve sinir hastaları, onlar gerçekten de kötü insanlar mı? yoksa hayatın çalkantılarından yorulup hayatla başedebilmek ve başkalarına zarar vermemek için sadece kendilerine zarar veren gerçekteyse herkesten daha duyarlı ve daha iyi insanlar mı, hiçbirşey göründüğü gibi değil gerçekten de, film toplumun dışlanan kesimlerinin hayatına çarpıcı bir bakış atıyor ve bence keyifle izlenecek bir yapım, bir uçak seyahetiniz sırasında alkol keyfine vardıysanız empati kurabilme olasılığınız daha yüksek, kaptan pilot olmasanız bile :))

izlemeye değmez,gereksiz uzun ve sıkıcı.Danzel bile kurtaramamış,hayal kırıklıgı

alkolik bir pilotun başından geçenleri anlatan ve bundan ders çıkarılması gerektiğini anlatan güzel ve yararlı bir film eğlenceli sahneleride çok iyi hava katmış filme 10 üz 7.2

Uçuş, baştan sona gerçekmiş hissi yaratan ve özel efektler ile boğulmamış ancak süresini sıkılacak kadar uzun bulduğum bir dram. Sonuç olarak; yalanın tükendiği anda işe tanrının karışması fikrini sevmedim, uyuşturucu ve alkol kullananların dramını efekte boğmadan empati kurmamızı sağlayacak şekilde aktarmak güç. Alkol, olağanüstü yetenek, uyuşturucu, kaza, mutsuzluk, yürütülemeyen evlilik, doğru yolu tanrı sevgisiyle bulmak… hepsi bir arada olunca bana fazla geldi. Hayatımda izlediğim en gerçekçi uçak kazası sahnesini yaşatan Robert Zemeckis eserinde; Denzel Washington’ı, hostes Margaret Thomason rolü ile Tamara Tunie’i ve özellikle kanser hastasını canlandıran James Badge Dale’e iyi ki rol vermiş. İyi oyunculuk ve yönetim arıyorsanız bu filmi kaçırmamanızı öneririm. http://www.fundalina.com/alkol-ve-sigaradan-sogutan-ucus-flight/#.UOss7uQj6Bc

uçak kazası alkoliklik dürüstlük harika bir drama sürükleyici
uçak kazası alkoliklik dürüstlük harika bir drama sürükleyici

filmi aksiyon , gerilim gibi etmenler beklentisiyle izleyenler için söylüyorum filmin aksiyonu cok kisa bir süre icerisinde. geri kalanı alkolizmle mucadele temalı daha çok. kötü bir film mi? hayır. finali de fena deil. efsane bir film mi? hayir o da deil. oyunculuklari güzel. izlenebilir..

Sürükleyici bir filmdi. Beğendiğim bir yapım oldu. Denzel Washington, en sevdiğim oyunculardan biridir. Bu filmde de onu görmek beni mutlu etti. Yine her zamanki oyunculuğunu sergilemiş. Senaryo olarak da ilgimi çeken bir film oldu. Filmin konusu şu şekilde; Whip Whitaker adlı pilot, uçuşu olduğu sabah uçakta alkol alır ve sarhoş olur. Daha sonra uykuya dalar ve uçağın kontrolünü kaybeder. Uçağı zar zor bir çiftliğe indirir. Uçakta 4 yolcu ve mürettebattan da 2 kişi ölmüştür. Whip kazayı yaralı olarak atlatır. Whip bu kazadan çok etkilenir. Bir yandan mürettebattaki ölen kişiler yüzünden kendini suçlu hisseder ve içkiyi bırakmaya karar verir bir yandan da uçağı kendisi dışında kimsenin o şekilde indiremeyeceğini söyler. Kaza soruşturmasına göre Whip seyahate alkollü çıkmıştır. Whip bununla ilgilenmek zorunda kalır. Uçaktaki yolcular tarafından kahraman olarak görülse de idari birimler için durum öyle değildir. Whip sonunda yalan söylediğini itiraf eder ve hapse girer. Film Whip hapishanedeki son sözleri ile son bulur. Whip film boyunca "O uçağı tanrı indirdi." laflarına inanmaz, o sözleri alaya alır ama sonunda kendisi de tanrıya muhtaç olur. Filmde tanrının varlığıyla ilgili mesajlar olduğunu da düşünüyorum. Sinematografiyi beğendim. Filmin sürükleyici yapısına katkı sağlar nitelikteydi. Uçağın türbülansa girdiği sahne çok iyi çekilmiş. Gerçekten o durumu yaşanmış gibi çekmişler.
Filme verdiğim puan= 8

Film çok iyi bir uçak kazası ile başlıyor ama sonrası bir alkoliğin sıkıcı hayatı. Bazı sahneler gereksiz uzunlukta, bazı sahneler tamamen gereksiz. Boş zamanınız varsa izleyin.

filme gayet hızlı ve güzel bir giriş yapılmış.Filmdeki bazı sahneler kaptan pilot ekip ilişkileri eleştiriye uğrayacak cinsten .Filmde alkol ve uyuşturucu bağımlılığına da oldukça fazla dikkat çekilmiş..Ben filmin en çok soruşturma oturumu yapılırken ki son sahneden,ve kaptanın oğlunun onu hapishanede ziyaret ettiği sahnedeki konuşmadan etkilendim.Bence gayet güzel bir film ve Washington ağabeyimizden her zamanki gibi muhteşem bir oyunculuk..