İkilinin ilk filmi olan 1994 yapımı Salak ile Avanak, dünya çapında yaklaşık 250 milyon dolar hasılat yapmıştır.
Lloyd ve Harry ilk filmden tam 20 yıl sonra yeniden karşımıza çıkıyor.
Jim Carrey, devam filmi için kolları hızla sıvamalarında ilk filmi seyretmiş olmasının katkısı olduğunu bunu şöyle açıklıyor: “Salak ile Avanak’ı birkaç kez bölük pörçük izlemiştim ama bu kez oturup tamamını izledim ve kahkahalara boğularak yaptığımız işe inanamadım. Büyük bir iş başarmışız."
Jim Carrey, karakterlerin oldukça benimsendiğini şöyle açıklıyor: “Lloyd ve Harry insanların zihnine kazındı. Onlara karşı duyulan sevgiyi hissetmek müthiş. Bu karakterler insanların evindeki mobilyalar gibi oldu. Bu yüzden insanlara ilk filmi ve karakterleri anlatmamız gerekmeyecek.”
Yönetmenlerden Peter Farrelly, Harry ve Lloyd hakkında : “Lloyd ve Harry ‘de büyük bir yaşama sevinci var. İnsanlar bu coşkuyu görmeye bayılıyor.Birbirlerinin kuyusunu kazmaya çalışsalar da aslında birbirlerine değer veriyorlar. Bu da kalbinizi onlara açmanızı ve onları çok sevmenizi sağlıyor."
Bobby Farrelly senaryo süreci ve karakterler hakkında şunları söylüyor: “Jim ve Jeff’in ilk filmde yaptıklarından dolayı çıtanın yüksek olduğunu biliyorduk. Senaryo üzerinde çok çalıştık. Sonra da yardım almak için dostlarımızı çağırdık ve Jim’le çalışmaya gittik. İnsanların bilmesi gereken en önemli şey, Lloyd ve Harry’nin hâlâ iyi kalpli insanlar olması. Ancak onları son gördüğümüzden beri en ufak bir zihinsel gelişim olmamış. Yine de hayatta ayakta kalmak için birbirlerine yetiyorlar.”
İlk filmin senaristleri arasında da yer alan Bennett Yellin uzun bir aradan sonra dahil olduğu bu devam filmi hakkında şöyle söylüyor: “Turşu ve peynir gibi, bu film de iyi olması için bir süre beklemeliydi. Onu geliştirmek ve yazmak için gereken zaman lehimize işledi.”
Yönetmenlerden Bobby Farrelly Jim Carrey için şunlar söylüyor: “Senaryonun özel olması gerektiğini biliyorduk. Carrey ortamını bulduğunda, bir komedi unsuru olarak yorulmak bilmez bir güçtür. Asıl sebep ise, Jim’in asla eldekilerle yetinmemesidir. Daima düşünür ve sette dolaşarak ona verdiğimizden fazlasını bulmaya çalışır.”