Beyazperde
Hesabım
Ortalama puan
3,5
21 Puanlama
Edebiyat ve Patates Turtası Derneği hakkında görüşlerin ?
5
1 Eleştiri
4
1 Eleştiri
3
2 Eleştiri
2
0 Eleştiri
1
1 Eleştiri
0
0 Eleştiri
Sırala
Filtrele:
Hepsi
“The Guernsey Literary and Potato Peel Pie Society”, yönetmen koltuğunda “Four Weddings and a Funeral” (1994), “Donnie Brasco” (1997) ve “Harry Potter and the Goblet of Fire” (2005) gibi işlere de imza atmış olan BAFTA ödüllü Mike Newell oturuyor…
Filmin senaryosunu, Mary Ann Shaffer ve Annie Barrows’un 2008 tarihli aynı adlı romanından uyarlayan Don Roos, Kevin Hood ve Thomas Bezucha birlikte yazmışlar…
Başlangıçta Juliet Ashton karakteri için Kate Winslet, Anne Hathaway ve Emily Blunt, yönetmen olarak da Kenneth Branagh’ın isimleri telaffuz edilmiş olsa da gerek filmin bütçesi gerekse de iş planlarındaki uyuşmazlıklar nedeniyle şu anki mevcut kadroyla yola devam kararı alınan filmin prömiyeri 9 Nisan 2018 tarihinde Londra’da yapılmış…
Dağıtımcı firma StudyoCanal tarafından 20 Nisan 2018’de İngiltere’de, 13 Haziran 2018’de de Fransa’da vizyona sokularak 23 milyon dolarlık bir gişe hasılatı elde edilen filmin, uluslararası dağıtım hakları daha sonra Netflix’e devredilmiş…
10 Ağustos 2018 tarihi itibarıyla orijinal Netflix filmi olarak platforma dahil edilen “The Guernsey Literary and Potato Peel Pie Society” nin, 7.4/10 (37.653 oy) ve 4.0/5 (1.000 üzeri oy) olan IMDB ve Rotten Tomatoes izleyici puanı ortalamalarıyla 6.4/10 (72 yorum) ve 65/100 (10 yorum) olan Rotten Tomatoes ve Metacritic yorum ortalamaları, sanki bizleri ortalamaların üzerinde bir filmin beklediğini söylüyor gibi…
Gerçekten de öyle olup olmadığını anlamak için, bu kez önceliği konu ve filmin çekildiği mekâna vermek suretiyle filme biraz daha yakından bakmamız gerekecek…
Konu deyince de tabii ki niyetimiz “spoiler” vererek bizden sonra filmi izleyecek olanların ağzının tadını kaçırmak değil…
Konudan kastettiğimiz şey, karşımızdakinin insanın içini ısıtan eski tarz aşk hikâyelerinden biri olduğunu söyleyip susmak…
Gelelim filmin çekildiği cennet bölgeye…
Yani, yerli yabancı hemen herkesin hemfikir olduğu şu Guernsey adası manzaralarına…
Evet, Normandiya kıyılarında gerçekten de böyle bir ada var…
Ancak, filmde gördüğünüz o eşsiz güzellikteki ada manzaraları orijinal yerinde değil İngiltere’nin North Devon bölgesinde çekilmiştir şeklindeki bilgi notumuzu da paylaştıktan sonra şimdi gelelim filmin oyuncu kadrosuna…
Bu kez bu oyuncu kadrosu işini bilinçli olarak sona bıraktık...
Zira “The Guernsey Literary and Potato Peel Pie Society”, tam anlamıyla bir oyuncu performansı filmi…
Şimdi diyeceksiniz ki, “Ne demek bu oyuncu performansı filmi'?”
Kısaca şöyle söyleyelim, kapalı tek mekân bir tiyatro sahnesinde de olsaydı bir senaryo, hem de oldukça düzgün bir İngilizce ile ancak bu kadar iyi oynanabilirdi…
O nedenle, İngilizce’sini ilerletmek isteyenlere bu filmi özellikle tavsiye ediyoruz...
Evet, Juliet Ashton karakterini Lily James yerine Kate Winslet oynasaydı belki daha iyi olabilirdi…
Ancak eminiz, başta Tom Courtenay ve Penelope Wilton olmak üzere yardımcı rollerdeki küçük Kit karakterini oynayan Florence Keen’de dâhil eldeki kısıtlı bütçeyle bundan daha iyi bir kadro kurulamazdı…
Zaten aralarında, “Interview with the Vampire: The Vampire Chronicles” (1994), “Harry Potter and the Sorcerer's Stone” (2001), “Charlie and the Chocolate Factory” (2005), “Breakfast on Pluto” (2005), “Sweeney Todd: The Demon Barber of Fleet Street” (2007) ve “Bohemian Rhapsody” (2018) gibi filmlerinde bulunduğu toplam 107 projede casting direktörlüğü yapmış olan Susie Figgis’in işi, tam da bu değil miydi?
Sonuç olarak, 124 dakikalık süresine rağmen sıkılmadan ve ilgiyle izlediğimiz bu zarif aşk filmini hiç düşünmeden tüm sinemaseverlere önerebiliyoruz…
Umarız sizlerde sever ve aynı ilgiyle izlersiniz…
Keyifli seyirler…
Filmin senaryosunu, Mary Ann Shaffer ve Annie Barrows’un 2008 tarihli aynı adlı romanından uyarlayan Don Roos, Kevin Hood ve Thomas Bezucha birlikte yazmışlar…
Başlangıçta Juliet Ashton karakteri için Kate Winslet, Anne Hathaway ve Emily Blunt, yönetmen olarak da Kenneth Branagh’ın isimleri telaffuz edilmiş olsa da gerek filmin bütçesi gerekse de iş planlarındaki uyuşmazlıklar nedeniyle şu anki mevcut kadroyla yola devam kararı alınan filmin prömiyeri 9 Nisan 2018 tarihinde Londra’da yapılmış…
Dağıtımcı firma StudyoCanal tarafından 20 Nisan 2018’de İngiltere’de, 13 Haziran 2018’de de Fransa’da vizyona sokularak 23 milyon dolarlık bir gişe hasılatı elde edilen filmin, uluslararası dağıtım hakları daha sonra Netflix’e devredilmiş…
10 Ağustos 2018 tarihi itibarıyla orijinal Netflix filmi olarak platforma dahil edilen “The Guernsey Literary and Potato Peel Pie Society” nin, 7.4/10 (37.653 oy) ve 4.0/5 (1.000 üzeri oy) olan IMDB ve Rotten Tomatoes izleyici puanı ortalamalarıyla 6.4/10 (72 yorum) ve 65/100 (10 yorum) olan Rotten Tomatoes ve Metacritic yorum ortalamaları, sanki bizleri ortalamaların üzerinde bir filmin beklediğini söylüyor gibi…
Gerçekten de öyle olup olmadığını anlamak için, bu kez önceliği konu ve filmin çekildiği mekâna vermek suretiyle filme biraz daha yakından bakmamız gerekecek…
Konu deyince de tabii ki niyetimiz “spoiler” vererek bizden sonra filmi izleyecek olanların ağzının tadını kaçırmak değil…
Konudan kastettiğimiz şey, karşımızdakinin insanın içini ısıtan eski tarz aşk hikâyelerinden biri olduğunu söyleyip susmak…
Gelelim filmin çekildiği cennet bölgeye…
Yani, yerli yabancı hemen herkesin hemfikir olduğu şu Guernsey adası manzaralarına…
Evet, Normandiya kıyılarında gerçekten de böyle bir ada var…
Ancak, filmde gördüğünüz o eşsiz güzellikteki ada manzaraları orijinal yerinde değil İngiltere’nin North Devon bölgesinde çekilmiştir şeklindeki bilgi notumuzu da paylaştıktan sonra şimdi gelelim filmin oyuncu kadrosuna…
Bu kez bu oyuncu kadrosu işini bilinçli olarak sona bıraktık...
Zira “The Guernsey Literary and Potato Peel Pie Society”, tam anlamıyla bir oyuncu performansı filmi…
Şimdi diyeceksiniz ki, “Ne demek bu oyuncu performansı filmi'?”
Kısaca şöyle söyleyelim, kapalı tek mekân bir tiyatro sahnesinde de olsaydı bir senaryo, hem de oldukça düzgün bir İngilizce ile ancak bu kadar iyi oynanabilirdi…
O nedenle, İngilizce’sini ilerletmek isteyenlere bu filmi özellikle tavsiye ediyoruz...
Evet, Juliet Ashton karakterini Lily James yerine Kate Winslet oynasaydı belki daha iyi olabilirdi…
Ancak eminiz, başta Tom Courtenay ve Penelope Wilton olmak üzere yardımcı rollerdeki küçük Kit karakterini oynayan Florence Keen’de dâhil eldeki kısıtlı bütçeyle bundan daha iyi bir kadro kurulamazdı…
Zaten aralarında, “Interview with the Vampire: The Vampire Chronicles” (1994), “Harry Potter and the Sorcerer's Stone” (2001), “Charlie and the Chocolate Factory” (2005), “Breakfast on Pluto” (2005), “Sweeney Todd: The Demon Barber of Fleet Street” (2007) ve “Bohemian Rhapsody” (2018) gibi filmlerinde bulunduğu toplam 107 projede casting direktörlüğü yapmış olan Susie Figgis’in işi, tam da bu değil miydi?
Sonuç olarak, 124 dakikalık süresine rağmen sıkılmadan ve ilgiyle izlediğimiz bu zarif aşk filmini hiç düşünmeden tüm sinemaseverlere önerebiliyoruz…
Umarız sizlerde sever ve aynı ilgiyle izlersiniz…
Keyifli seyirler…
bir dönem filmi 1940 lar ingilteresi.. Yazar bir kadın.. Konunun anlasilmazı zor..yada biraz karışık izlenmiş.. Kişiler kimdir havada kalıyor… olmamış bence
Gözlerimi ekrandan alamadığım, harika bir dönem filmi. İzlemenizi tavsiye ederim. Tek kelimeyle bayıldım :)
spoiler:
film iyiydi hoştu da böyle seven adam bırakılıyor diğer adam tercih ediliyor elimde değil üzülüyorum ya
film iyiydi hoştu da böyle seven adam bırakılıyor diğer adam tercih ediliyor elimde değil üzülüyorum ya
Merhaba,..
Filmin güzel bir film olduğunu itiraf etmeliyim. Ama çok daha sıradışı işlenebilecekken bu hikayeyi neden ve nasıl bu kadar 'hollywood'laştırdıklarını anlayamıyorum. Daha filozofik bir film görmek isterken sadece makyaj görmek sıkıcıydı. Muhtemelen kitabını okumak daha lezzetli olacaktır. Ama yine de güzel bir film. İzlendiği için pişmanlık uyandıran bir film değil yani.. Görüşmek üzere.
Filmin güzel bir film olduğunu itiraf etmeliyim. Ama çok daha sıradışı işlenebilecekken bu hikayeyi neden ve nasıl bu kadar 'hollywood'laştırdıklarını anlayamıyorum. Daha filozofik bir film görmek isterken sadece makyaj görmek sıkıcıydı. Muhtemelen kitabını okumak daha lezzetli olacaktır. Ama yine de güzel bir film. İzlendiği için pişmanlık uyandıran bir film değil yani.. Görüşmek üzere.
- En son Beyazperde eleştirileri
- En İyi Filmler
- Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler