Hesabım
    Sevimli Balık Pupi
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    0,5
    Berbat
    Sevimli Balık Pupi
    Yazar: Kaan Karsan

    Bilgisayar destekli animasyon teknolojisinin günden güne gelişip, ucuzlayıp daha kolay ulaşılabilirhale gelmesinin bir sonucu olarak muhtelif animasyon filmleri sayıca artarak, sinema salonlarımızı ardı ardına ziyaret etmeye devam ediyorlar. Yapımcıların cepteki bir gişe garantisi olarak gördükleri çocuk izleyicilerin de neredeyse hiç boş geçmeden aileleri tarafından bu filmlere götürülmeleri, animasyoncuların cesaretini bileyen türden. Bu nedenle ucuza animasyon yapıp, ki bu ucuzluk hem teknik hem de öyküsel anlamda, hiç kaybolmayan alıcı kitlesine satmak son derece mantıklı ve kârlı.Son dönem sinemaseverler olarak gayri-ihtiyari kapıldığımız ‘ucuz animasyonlar' silsilesine eklenen yeni üye ise ‘Sevimli Balık Pupi (SeeFood)'.

    ‘Sevimli Balık Pupi'nin sadece çocukları hedefleyen birçok animasyon gibi oldukça basit ve düz bir öyküsü var. Öyle ki sevimliliği kesinlikle bir tartışma konusu olan Pupi, acımazsız insanlar tarafındanbir kaçırılan müstakbel ailesinin peşine düşüyor. Elbette ki civarda da ona bu yolda yardım edecekolan birçok arkadaşı var. Özensiz birçok yan karaktere özensiz yan öyküler üzerinden eğilen film, genel çerçevede canlılığa dair güzel mesajlar vermeye çalışıyor.

    Gelin görün ki ‘Sevimli Balık Pupi' de iyi niyetle kalkışılan fakat vizyonsuz birçok proje gibi sonderece amatör sularda yüzüyor. Film sanki sahnelerin bilgisayardan çıktığı ilk haliyle, birkaç saattekurgulanarak film takibini pek önemsemeyen çocuk seyircinin beğenisine sunulmuş. Hedef kitle belli olduğundan çok orijinal bir hikaye beklediğimiz de yok; lakin günümüzde çocuklar bundan çok daha yaratıcı fikirleri seyretmeye alıştılar artık. Bu nedenle ‘Sevimli Balık Pupi'nin 0-6 yaş kitlesinin dışındaki bir seyircinin kişisel gelişimine olumlu bir şekilde etkiyeceğini söylemek bile fazlasıyla iyimserlik olacaktır.

    Gücünü bilgisayardan ve hayal gücünden alan; ayrıca gerçekliğin çizdiği sınırların çok daha ötesineadım atabilme kuvveti olan animasyon türünün doğasına ters bir tasarım dünyası var Sevimli BalıkPupi'nin. Karakteristiklerine hiçbir özen gösterilmemiş yan karakterler bir yana, ülkemizde ‘sevimli' sıfatıyla birlikte gelen Pupi karakterinin görüntüsü bile oldukça itici. Diğer elden ilginç bir şekilde,filmin kötücüllük dünyası ise sadece küçük yaştaki çocukları hedefleyen bir animasyon için uç noktalarda. Denizin altındaki son derece korkunç, canavarımsı yaratıklar filmin çocuklara sunmaya çabaladığı masumiyete oldukça ters. Hele bir noktadan sonra devreye giren gereksiz ve ayarsız şiddet; bir gerilim filmi için bile abartılı olan bunalım müzikler ve filmin üzerinde gizliden gizliye hakimiyet kuran karanlık fazlasıyla aşırı geliyor izleyene.

    Bütün bir animasyondan ziyade parçalara ayrılmış ve bir türlü birleştirilememiş bir amatörlük izlediğimizi de söylememiz gerek. Birbirinden son derece kopuk bir akışa sahip olan ayrıksı sahneler, rezalet bir kurgunun refakatinde filmden uzaklaştırıyorlar. Pixar ve Dreamworks animasyonları başta olmak üzere son yıllarda birbirinden yaratıcı işlere sahip olan çocuk sinema seyircisi de artık filmin bu tarz gözle görülür sıkıntılarını rahatça tespit edebilecek nitelikte. Bu nedenle filmin çocuklar için teknik ve önemsiz görünen; ancak aslında düpedüz her anında kendini belli eden hataları büyük bir sorun teşkil ediyorlar.

    Lafı fazla uzatmaya gerek yok. Sevimli Balık Pupi, özensiz, amatör ve ucuz bir iş. Hiçbir anında gizlemediği tek hedefi de sinemanın kemikleşmiş izleyicisi olan çocuk seyirciyi tavlamak ve para kazanmak. Eğer bir sabah uyandığınızda bütün televizyon kanalları el ele verip çizgi film vermeyeceklerini açıklarlarsa, çocuğunuzu bu filme götürmek için elle tutulur bir sebebiniz olacaktır. Aksi takdirde, televizyonda izlediğimiz herhangi bir iş, bu filmden daha özenli...

    kaankarsan@gmail.com

    twitter.com/kkarsan

    Daha Fazlasını Göster

    Yorumlar

    Back to Top