Hesabım
    Entourage
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    3,5
    İyi
    Entourage

    Kankalık müessesesinin Hollywood hali..

    Yazar: Hande Kara

    8 sezon izlediğim bir dizinin bir anda değişmesini beklemiyordum elbette. Karşıma yine seksist, her zamanki kadar homofobik bir film çıkacaktı. Ama bu beni dizide nasıl rahatsız etmediyse, perdede izlediğimde de etmeyecekti. Kadının bir dekor olarak kullanıldığı bir diziyi, bir kadın neden bu kadar severdi? İnanın bu soruya verecek cevabım yok. Üstelik Adrian Grenier’ı beğenmem bile. Ama iş, o dört arkadaş ve bir menajerin bir araya geldiği anda bambaşka bir hale bürünüyordu. 8 yıl içinde Vincent Chase’in yükselişine, düşüşüne ve sonra tekrar yükselişine şahit olmuş, Sundance’e, Cannes’a gitmiş, stüdyolarda fink atmıştık. Her şeyden önce sinema sektörü hakkındaki bir çok gerçeği, hiç çekinmeden suratımıza çarpan Entourage bu cesur dilinden hiç vazgeçmedi. Benim de sadık bir izleyici olmamın başında bu sebep geliyordu, tabii bir de Ari Gold!

    Entourage özünde dört erkeğin Amerikan rüyasını anlatan bir film. Sıradan hayatları, içlerinden birinin ünlü bir oyuncu olması ile değişen, ancak birbirlerinden asla kopmayan E., Turtle, Drama ve Vince’in yaşadıkları maceralar ve onlara kol kanat geren menajer Ari Gold’un şeytani çekiciliği. Her ne kadar bir komedi filmi olarak lanse edilse de, dizinin geride bıraktığı sezonlarda tüm karakterlerin iniş ve çıkışlarına şahit olduk. İşte Entourage’ın tüm olayı bu aslında. Dizinin hikayesinin bütün bunların arkasındaki adam Mark Wahlberg’in hayatından esinlendiğini de belirtirsem, belki biraz daha aydınlatmış olurum.

    Dizinin bıraktığı yerden bayrağı devralan film, diziden beyazperdeye geçiş yapan çoğu filmin sıkıntısını yaşıyor aslında. Dizinin takipçisi olmayan izleyiciye ulaşmak. Entourage’ın buradaki avantajı ise, dizide de görmeye alıştığımız, birbirinden ünlü isimlerin filmde adeta geçit töreni yapıyor olmaları. Jessica Alba’dan Liam Neeson’a, Warren Buffett’tan Ed O'Neill’a, Bob Saget’ten Armie Hammer’a ve görünce aaa diyeceğiniz bir çok isim daha Entourage’ın kareleri içerisinde kendilerine yer bulmuşlar.

    Filmin yazar ve yönetmeni Doug Ellin, olayı gayet basit tutmak istemiş, benim karakterlerim bana yeter, yenilerine ya da ekstra hikayelere ihtiyacım yok diyerek biz sadık izleyicinin karşısına bir yabancıyı çıkarmamayı tercih etmiş. Vince’i tanımasaydım, Ari Gold’un hayranı olmasaydım, Drama’nın ne kadar duygusal bir karakter olduğunu bilmeseydim ve filmi diziyi hiç izlememiş biri olarak izleseydim yine sever miydim hiçbir fikrim yok. Partiden partiye koşan, pahalı arabalara binen, her günü dünyadaki son günleriymiş gibi yaşayıp dünyanın parasını harcayan dört adamın kelimelere dökülünce ne kadar itici geldiğinin farkındayım, ama hala onları seviyorum.

    Oyunculuklardan söz etmek gerekirse benim için yıldız her zaman Ari Gold’u canlandıran Jeremy Piven oldu. Yakışıklı kontenjanını dolduran Adrian Grenier’ın oyunculuğu konusunda ise fikrim yıllardır değişmedi, oynayamıyor. Bunun dışında Kevin DillonKevin Connolly ve Jerry Ferrara yine bildiğimiz gibi. Filmin iki kilit karakterini canlandıran Haley Joel Osment ve Billy Bob Thornton’dan da bahsetmeden geçmeyelim. Özellikle Thornton’un canlandırdığı yapımcı karakteri izlemeye değer. Çocuk oyuncu olarak ünlenen Osment’ten ise bir Altıncı His göndermesi beklemedim değil. Zira Entourage bunun için oldukça müsait bir zemin yaratıyordu.

    Vince ve tayfasının ikinci filmde de devam edecek olan beyazperde çıkarmalarını izlemek, bu hafta sonu suçlu zevkinizi tatmin edebilir.

    Daha Fazlasını Göster

    Yorumlar

    Back to Top