Hesabım
    İlk Görüşte Aşk
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    3,5
    İyi
    İlk Görüşte Aşk

    Aşkınızı nasıl alırsınız? Geçici mi yoksa sonsuz mu?

    Yazar: Melis Zararsız

    Elsa, eşinden boşanmak üzere olan (mahkeme zamanını bekleyen), 40’lı yaşlarının başında, bakımlı, çekici, esprili, hayatı yaşamayı seven bir kadın yazardır. 3 çocuk annesi olan Elsa’nın, 25 yaşlarında, genelde cinsellik için birlikte olduğu bir sevgilisi vardır ama artık onunla da birlikte olmak istemez, çünkü o aslında hayatının aşkını aramaktadır. Rennes’teki kitap fuarına editörüyle gitmiş, yeni kitabına övgüleri kabul ediyorken editörünün arkadaşıyla tanışır: Pierre. Pierre, 40’lı yaşlarının sonlarında, yakışıklı, esprili, çekici bir adamdır. 3 çocuk babasıdır ve şikayet etmediği, mutlu bir evliliği vardır. Pierre ve Elsa tanıştıkları andan itibaren aralarındaki fiziksel çekimi farkederler, birbirlerinden çok etkilenirler. Fakat Pierre’nin evli oluşu ikisini de bu etkileşimi yaşamak adına bir adım geride tutar. Elsa ve Pierre aralarındaki bu tutkulu aşkı yaşayabilecekler midir?

    Bir romantik komedi için fazlasıyla klişe bir konu gibi gözükse de, filmin oyuncularının, renklerinin, yaratılan atmosferin ve dahi kurgunun bu filmi klişelerden çıkartıp başka bir yere koyduğunu söylemek gerek. Herşeyden önce hikayede bu ikiliyi biraraya getiren bazı tesadüfler söz konusu ki normal şartlarda hayatla kıyaslayıp, “hiç gerçekçi değil” yaftasını yapıştırmamız an meselesi, fakat filmin, posterinde de dikkat edilebilecek o pembe mavi bulutlu atmosferi, bize hikayenin biraz da masalsı olduğunu, gerçekçilikle kafayı bozmayıp, filmdeki aşkın akışına kendimizi bırakmamız gerektiğini söylüyor adeta, biz de öyle yapıyoruz. 48 yaşındaki başarılı ve güzel aktris Sophie Marceau ve özellikle son zamanlarda Can Dostum filmindeki performansıyla gönüllerde taht kurmuş oyuncu François Cluzet arasındaki kimya görülmeye değer!

    Filmin süresi yaklaşık 80 dakika. Bu seçim de bana çok samimi geldi. Bu tarz filmlerde aslında detaylarda boğulmaya pek alıştık, Quantum Love’da yönetmen ne anlatmak istiyorsa ona odaklanmamız konusunda net bir tavır belirlemiş. Çektiği romantik komedilerle tanınan kadın yönetmen Lisa Azuelos’un filmde Pierre’in karısını canlandırdığını da ekleyelim.

    Aşk filmlerinin kimi mutlu sonla, kimi ise kavuşamamalarla sona erer. Bazı filmler tam da istediğimizi verir bize, bazısı ise ters köşeye yatırır. Quantum Love, farklı kurgu teknikleriyle bizi iki taraftan da besliyor, arada yaklaşık 2-3 dakikalık kısa filmler izler gibi, "böyle olsa ne olurdu" pasajları izliyoruz, sonra anlıyoruz Pierre ve Elsa'nın gerçeğinin hiç de öyle olmadığnı. Kısa filmden de ziyade, son zamanlarda reklamlarda sıklıkla kullanılan hızlı geçişler, ekranı ikiye, üçe, beşe bölmeler, farklı müzik kullanımları, örneğin Elsa’nın gardrobunun kapısını açıp, içine girip, oradan bir bara geçmiş gibi göründüğü kurgusal kararlar, o masalsı atmosfer, filmi benzerlerinden ayıran bir yapım kılmış. Haftanın şans verilmesi gereken yapımlarından...

    Daha Fazlasını Göster

    Yorumlar

    Back to Top