Hesabım
    Brimstone
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    3,5
    İyi
    Brimstone

    Kötülük üzerine unutulmaz bir deneyim

    Yazar: Serdar Kökçeoğlu

    Brimstone vahşi batı tabiatına son derece uygun sert ve bir o kadar acımasız bir western. Ama acımasızlığı sert bir korku filmindeki istismarcılıktan çok farklı. Burada, derinlikli bir şekilde yazılmış iki karakterin neredeyse bir ömür süren, giderek sertleşen mücadelesini izliyoruz. Karakterlerin çok boyutluluğu, senaryonun edebiyat uyarlaması olabileceğini düşündürüyor ama yönetmen Martin Koolhoven senaryoyu kendisi kaleme almış.

    Yönetmen bizim dikkatimizi bir önceki filmi olan Oorlogswinter ile çekmişti. 2008 yapımı film son 25 yılda izlediğimiz en etkileyici 2. Dünya Savaşı filmlerden biri olabilir. Nazi işgali altındaki Hollanda’da uçağı düşen bir pilot ile direnişçilerin ilişkisini anlatıyordu. Yönetmen Brimstone ile bir kez daha dönem hikayesi anlatıyor ama hikaye anlatıcılığı açısından farklı yollar deniyor. Yönetmen burada en son Neon Demon’ını izlediğimiz Nicolas Winding Refn’in ıssız yolundan ilerliyor biraz.

    Başlangıçta eşi ve eşinin oğluyla mutlu bir hayatı olan genç bir kadını tanıyoruz. Sessiz ve gizemlidir. Yaşadığı küçük kasabaya yüzünde bıçak izi olan bir rahibin gelişiyle kadının sakin hayatı değişmeye başlar. Adam ve genç kadın arasında geçmişe dayanan bir problem olduğu ortadır…

    Brimstone İncil referanslarına sahip olan dört bölümden oluşuyor ve başlayan her bölüm bizi hikayenin geçmişine, olayların kalbine taşıyor. İkinci hikayede kadın ve adamı geçmişteki başka bir olayda görüyor, üçüncüde ise aralarındaki ilişkiyi anlıyoruz.

    Brimstone farklı bir western. İncil referansları ve bir rahibi merkeze alışı nedeniyle onun dini western türüne yakıştıran eleştirmenler olmuş. Kült yönetmen Alejandro Jodorowsky’nin mistik El Topo filmi için batılı anlamına gelen ‘’western’’ yerine, doğulu yani ‘’eastern’’ demişlerdi zamanında.

    Film aynı zamanda uzun olduğu kadar sarsıcı bir sinema deneyimi. Bazı Amerikalı eleştirmenler, kan gösterme konusundaki iştahı ve acımasız karakterleri nedeniyle onun istismar içeren bir korku filmi olduğunu söylemişler. Hatta Rahip karakterini Freddy gibi korku ikonlarına benzetenler bile olmuş…

    Koolhoven stüdyo için korku filmleri çeken bir yönetmen değil bu nedenle onun istismar filmi çektiğini söylemek yanlış olur. Evet burada iki karakter birbirine acı çektiriyor, hayatı zindan ediyor, birbirlerine dönüşü olmayan bir yok oluşa sürüklüyorlar, ama filmin derdi farklı. Karakterler arasındaki ilişki de (film bunu uzun süre gizliyor, biz de öyle yapalım) filmdeki saplantıyı derinleştiriyor.

    Brimstone ‘’insan insanın cehennemidir’’ sözünü hatırlatan çarpıcı bir kötülük hikayesi anlatıyor sonuçta. Vahşi batı; kin, intikam ve saplantı gibi karanlık duyguların serbestçe at koşturduğu bir yere dönüşüyor filmde. Edebiyatta, resimde, sinemada bilinçaltının karanlık yönleriyle karşılaşmaktan çekinmeyen, bunu insanı tanımak yönünde sanatın sunduğu bir imkan olarak kabul edenler için ilginç bir deneyim.

    Daha Fazlasını Göster

    Yorumlar

    • Arzu Gökyolcu
      İncil değil Tevrat referans alınıyor.
    Back to Top