Metropolis eleştirileri

Bulunduğu dönemi aşıp günümüze değin kalitesinden birşey kaybetmeyen uzun olmasına rağmen asla sıkmayan bir yapım. İlginçtir Türkiye'de gösterime girmesi komünizm propagandası yaptığı gerekçesiyle yasaklanmıştır fakat Nazi Almanyası'nda Naziler tarafından epey ilgi görmüştür 8/10

1927 yılına göre çığır açmış bir film kesinlikle.Kısa bir süre önce ortaya çıkan görüntülü görüşme ve insan robotların bu yılda çekilmiş bir filmde yer alması tek teklimeyle dahice bence.Oyunculuklar fena değil,süresi daha kısa tutulabilirmiş,içerdiği mesaj açısından da önemliydi;Mittler zwischen hirn und haenden muss das hertz sein(eller ile aklın arabulucusu kalp olmalıdır )

Pekçoklarına göre sinema tarihinin ilk uzun metrajlı bilim kurgusu sayılan sessiz film..1927 yılında çekilmiş olması bile filmi hayranlıkla izlemeye yeterde artar bile..Sinema tarihinde ilk kez insan şeklinde bir robotun göründüğü film geleceğe dair çoğu isabetli öngörüleriyle de dikkat çlizm ve komünizm arasında dinin arabuluculuk yapması gerektiği mesajını açıkça ortaya koyan hatta yazılı olarak sunan filmde bazı sahneler 'nın çarmıha gerilmesini andırısever olduğunu iddia eden herkesin mutlaka izlemiş olması gereken filmlerden biri.

Kesinlikle çağının çok üstünde bir film.. Filmin 20li yıllara ait olduğunu öğrendiğim anki şaşkınlığımı hala hatırlıyorum, gerek efektleriyle gerek senaryosuyla büyüleyici.. Bana Charlie Chaplin'in Moden Times'ı ile aynı tadı aynı keyfi verdi.. Kesinlikle izlemenizi tavsiye ederim, ve izlerken filmin çekildiği yılı aklınızın bir köşesinde hep bulunsun, o zaman büyülenmemeniz zor

1927 ve bu film...ikisini yanyana koymak imkansız gibi görünüyor ama işte fritz lang'i lang yapan da bu.ileri görüşlülük!o kadar ki hitler'in dikkatini de çekmesine rağmen nazilerle çalışmayacak kadar da sanata saygılı bir yönetmen.her ne kadar hikaye dönemine göre çarpıcı olsa da bugün izlendiğinde senaryo bazında problemler var özellikle oldu bittiyee getirilen başı ve sanırım kimseyi mutlu edemeyen yama gibi duran sonu!yine de bilimkurgunun temellerini atan blade runner'a kadar uzanan görselliğin temellerini atan,rotwang gibi efsane bir karakter,robot gibi 2000lere ulaşan ikonuyla saygıyı ve ilgiyi hakeden bir film

O gün ölçülerinde çok büyük bir yapım, gerek kullanılan teknoloji, gerekse de birtakım sinemasal teknikler bakımından öncü bir filmdir. Bugün bile hayretle ?bunu o zaman nasıl yapmışlar? dediğimiz film; kullanılan teknoloji ve sinemasal teknikler yönüyle bizi hayrete düşürmektedir.Filmdeki tasarımlar özenle oluşturulmuş, muhteşem tasarımlardır. Tabii ki burada Fritz Lang'in mimar olmasının da etkisi olsa gerek.Sinema tarihinde çekilen ilk epik bilimkurgu film olarak kabul edebiliriz ?Metropolis'i. Film içinde altmetinsel zenginlik oldukça yoğun: Makinalaşmadan tutun, yöneten ile yönetilen kesim arasındaki keskin uçuruma kadar birçok altmetin barındırmakta film. Filme geleceği görebilme denemesi olarakta bakılabilir. Zira film 2020 yılındaki Metropolis kentinde geçer. Bu yönüyle de ileriyi en iyi gören filmlerin atasıdır denilebilir rahatlıkla. İşçilerin robot şeklinde yürüme sahnesi gereçekten harika bir sahnedir. Yine filmde bilgisayara benzer bir şekilde kullanılan monitörler vardır.Çekilme aşaması düşünüldüğünde de hayrete düşmemek elde değil. 50 bine yakın figüran kullanılmış. Film tam tamına bir yılda çekilmiş ve çekimlerde kullanılan film bakımından da en uzun filmlerden birisi.Film sonrasında birçok filmi öyle ya da böyle etkilemiştir.Sonuçta o günün şartları da göz önüne alındığında, gerçekten çok çok iyi bir film.??Hepimiz tanrı kaldık, kimse mutluyum demesin??

inanılacak gibi değil.1927den bahsediyoruz.hala bazı sahneleri tekrar tekrar izliyorum ve nasıl çekildiğini idrak edemiyorum resmen.öyle güzel,öyle kaliteli bir işçilik var filmin her bir saniyesinde.tamamen insan emeği.biz klasik sinema deyince genelde 40ları 50leri 60ları ve hatta artık 70leri de kapsayan bir dönemden bahsederken,1927 yapımı metropolis aslında sinemayı asıl yaratanların kendisi gibi filmler olduğunu bas bas bağırıyor yüzümüze.yönetmen fritz lang takdiri sonuna kadar hak ediyor.bu sessiz sinema örneği belki çoğu izleyiciyi zaman zaman sıkacak,uzun süresinin de etkisiyle kendisinden uzaklaştıracaktır fakat durum kesinlikle böyle olmamalı.işlediği konusu,sağlam söylemleriyle bu açılardan da üzerine konuşulacak bir yapıt.bence gerçek sinemaseverlerin kaçırmaması gerekir.filmi özetleyen cümle sanırım "planlayan beyin ile yapan eller arasındaki arabulucu kalp olmalıdır" idi,film boyunca da buna uygun bir ilerleyişe tanık olduk.bir de yine "makineleri neden yok ettiniz?kendinizi neden yok ettiniz?" gibi bir söylem geçiyordu,ki bu da yine derin bir konudur.kısacası film boyunca toplumsal konular sıkça ele alınıyor.tek bir kusur yok bu açılardan.başta dediğim gibi teknik,emek,oyunculuklar gibi konularda da filmin bir eksiği yok,şaşırtan sahneler bolca mevcut.metropolis izlenmeli.

Resmen matrix in büyük babası bu film.Efektleri filan bir kenara bıraktım o yılda böyle bir senaryo,böyle bir kurgu resmen çılgınlık.Metropolis her bilimkurgu tutkununun mutlaka izlemesi gereken bir başyapıt.

Fritz Lang dan bilimkurgu denemesi. Bölünmüş toplumsal yapıyı derinlemesine inceleyen bir çalışma. İşçi-İşveren, zegin-fakir insan kavramını irdelemiş. Bu irdeleme 1927 ylında olmasına rağmen başarılı buldum...

Yoruma gerek yok diye düşnsem de sadece şunu söleyeyim bu tür için bir çığır... 10/9

naif finali dışında hemen hemen hiç bir eksiği olmayan hatta günümüzün pek çok bilim-kurgusuna fark atan zamanının ötesinde bir film...

işçilerin robot şeklinde fabrikaya girdikleri sahne endüstri devrimi, kapitalizm gibi kavramları yerden yere vurur. bence sinema tarihinin en unutulmaz sahneleriinden biridir.
queen in nin radio ga ga adlı parçasının klibinde bu filmden bölümler gösterilir..madonna'nın express yourself videosu da fritz lang'in metropolis'ine göndermelerde bulunur.bir ara ntv de yayınlanan bir programın önüne konmuştur "dark ctiy"nin esin kaynağıdır filmnin bonusunda metroplisle ilgili yazı vardır kısacası bilimkurgunun babasıdır...

sinema tarihinin en büyük yönetmenlerinden biri olan fritz lang ın ölümsüz eseri metropolis işçi-işveren arasındaki sorunları bilimkurguyla harmanlayarak yapan muhteşem bir başyapıt...1927 olanaklarına göre olağaüstü bir film...hem muhteşem çekimleri,muhteşem şehir tasarımı ve zamanına göre hiç mi hiç sırıtmayan mükemmel görsel efeklere sahip...(şehir tasarımı stop-motion tekniğiyle yapıldığını belirteim bu arada...)film zamanında (şu zamnadaki değeriyle söyliorum) 200 milyon dolar harcanmış,zamanına göre müthiş bir para...ayrıca filmde 36.000 figüran kullanılmış...oyunculuk biraz sırıtmıyor değil aslında, Rudolf Klein-Rogge filmde sırıtmayan tek oyuncu ve ayriyeetten rotwang ilk deli-dahi karakter sanırım:D...hem bilimkurgunun temeli olan hemde zamanına göre çok çok ilerde olan bu yapımı her sinemasever 1 kez dahi görmeli bence...1010

BİLİMKURGU SİNEMASININ İLK ÜRÜNLERİNDEN BİRİSİ.MODERN ZAMANLAR FİLMİYLE BİRLİKTE SANAYİ DEVRİMİ VE ENDÜSTRİ TOPLUMUNA KARŞI EN SERT DURUŞU OLUŞTURUYOR METROPOLIS.GÖRKEMLİ SETLERİ VE KALİTELİ EFEKTLERİYLE BİRÇOK BİLİMKURGU FİLMİNE (AZINLIK RAPORU, BLADE RUNNER, GELECEÐE DÖNÜŞ, A.I,...) İLHAM KAYNAÐI OLMUŞ BİR FİLM.YALNIZ SESSİZ BİR FİLM İÇİN 117dk. ÇOK UZUN BİR SÜRE.FİLM DAHA KISA OLMALIYDI BENCE.BU FİLMİN VCD-DVD`Sİ 117dk. AMA BURADA 153dk DİYOR.ARADAKİ FARKIN SEBEBİ NE?...

Bütün zamanların en başarılı bilimkurgularından biri olan film, insanlar arasındaki sınıf farklılıklarının temelindeki teknolojiyi sert bir dille eleştirmekten geri kalmıyor.