Barbie: Uzay Macerası - Beyazperde.com eleştirisi : Barbie bu filminde Katniss Everdeen’in sevimli hali!

Çocukluğumuzda kurduğumuz hayal dünyasının ve kendi ürettiğimiz masalların kahramanı olan Barbie, son yıllarda hikayeleri birbirinden bağımsız filmlerle beyazperdede çocuklarla buluşuyor.

Barbie: Uzay Macerası’nın (Barbie: Starlight Adventure), son yıllarda distopik dünyalarda geçen genç hedef kitleye yönelik filmlerin ütopik bir versiyonuna sahip olması şaşırtıcı değil. Hatta Barbie, örgü saç modelinden giyimine kadar adeta Açlık Oyunları’nın Katniss Everdeen’ini anımsatıyor. Nitekim sevimli tonda dövüş, yarış sahneleri Açlık Oyunları, Uyumsuz gibi filmleri, dev heykeller Game Of Thrones’u, hikaye gereği galaksinin merkezine yapılan yolculuk Jules Verne’nin Dünyanın Merkezine Yolculuk’unu ve Armageddon’u anımsatmıyor değil. Özgün olmamasına rağmen yine de yaratılan dünyayla temiz bir iş çıkartılmış.

Filmin hikayesi kısaca; Barbie farklı türde çeşit çeşit ve rengarenk hayvanların olduğu bir ormanın içerisinde babasıyla huzur içinde bir hayat sürüyordur. Bir gün gökyüzündeki yıldızlar eskisi gibi parlamamaya başlar; yıldızların dansı bitmiştir. Galaksinin geleceğinin tehlikeye girdiğini anlayan kral gezegeni kurtarmak için yetenekli gençlerden bir ekip kurar; galaksinin merkezine yolculuk edecekler ve yıldızların tekrar dans etmeye başlamasını sağlayacaklardır. Uçan kaykaydaki başarısı ve farklı yetenekleriyle Barbie de bu ekipten biridir. Efsaneye göre bir kişi bunu sağlayabilecektir. Bu liderin kral olduğu düşünülürken Barbie kendini keşfetmek için de bir yolculuğa çıkar.

Kötü karakterin olmadığı, rengarenk kostüm ve insanların olduğu film özellikle küçük kızlar için keyifli olacaktır. Yaratılan etkileyici dünya, şarkılar, Barbie’nin hayvan arkadaşı Pupcorn gibi eğlenceli karakterler, arkadaşlığın ve iyi olmanın önemi, kendine güven gibi konularla film keyifli bir macera sunuyor.