Evita eleştirileri

Senaryosunu da, Tim Rice ve Andrew Lloyd Webber'in yapımcısı oldukları aynı isimli "konsept albümünden" (1976) uyarlayarak Oliver Stone ile birlikte yazan Alan Parker'ın yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu “Evita”; müzikal format da kurgulanmış tarihi bir drama olarak geliyor karşımıza.

Gelin isterseniz, 55 milyon dolarlık bir bütçeyle çekilerek; aday olduğu dört kategorideki Academy ödülünden sadece "En İyi Müzik / Şarkı" Ödülü'nü kazanmış olmasının yanı sıra, brüt 141 milyon dolarlık bir hasılat rakamına da ulaşmış olan, vizyona girdiği yıl sinema salonunda izlediğimiz bu filme biraz daha yakından bakalım...

***

- 26 Temmuz 1952, Buenos Aires -

Bir sinemada oynamakta olan film, izleyicilerden gelen büyük tepkilere rağmen; Arjantin'in 33 yaşındaki First Lady'si Eva Perón'un (Madonna), aynı günün akşamı saat 20:25'te öldüğünün duyurulması amacıyla durdurulur...

An itibarıyla da...

Duydukları karşısında, seyircinin sinema yönetimine karşı duyduğu öfke; büyük bir hüzün ve sel olup akan göz yaşlarına dönüşür...

***

- 1926, Chivilcoy -

6 yaşındaki Eva (María Luján Hidalgo), annesiyle değil de bir başka kadınla nikahlı olması nedeniyle; içeriye gizlice sızdığı kilisedeki, alnına öpücük kondurduğu babası Juan Duarte'nin (Ismael Osorio) na'şının başından, kollarından tutulduğu gibi dışarıya atılacaktır...

Şimdi ise sıra, bütün Arjantin ulusunun arkasından ağladığı Eva Perón'un kendisinin cenaze törenindedir...

***

- 1936, Junin -

Anlatıcılığını da (narrator) üstlenen (ve bünyesindeki tek bir saniyesinde dahi, gerçek Ernesto "Che" Guevara'nın resmedildiğine dair her hangi bir somut ifade yahut ima da barındırmayan filmin bu bölümünde sözü devralan) Ché'ye (Antonio Banderas) göre:

"Başarı için Eva Perón'un önünde bir çok engel vardı...

Parası yoktu ve cepleri boştu... Babası yoktu, parlak ışıklar yoktu... Yaşı 17 olmuştu ama daha hiçbir yere gitmemişti...

Ta ki...

Tango şarkıcısı Agustín Magaldi (Jimmy Nail), onu keşfedene kadar...

Eva Duarte'nin kullanacağı insan olma şerefi, bakalım kime nasip olacak?"

***

Nihayetinde Eva, birlikte yaşadığı Magaldi'yi ikna ederek; kendisini Buenos Aires'e götürmesini sağlar...

Ancak Buenos Aires'e gittiklerinde Magaldi; Eva'yı terk ederek, karısı (Éva Vári) ve küçük kızının (Zsanett Farkas) yanında yaşamayı tercih edecektir...

***

Gider ayak...

Buenos Aires'teki daha nüfuzlu erkeklerle ilişkiler yaşamaya başlayan Eva, zaman içinde; foto model, oyuncu ve ünlü bir radyo kişiliği olurken, basamak olarak kullandığı Huevo (Marcelo Alejandro Auchelli), Emilio Kartulowicz (Luis Alday) ve Bay Jabón (Luis Boccia) isimli erkeklere tekmeyi basmayı da ihmal etmeyecektir...

***

1943 yılının Haziran ayında...

Arkasında, seçimlere gerek duymayan G.O.U. adındaki bir topluluğun bulunduğu bir askeri darbe olur...

Aynı esnada, Eva Duarte'de hız kesmeyen yükselişini sürdürmektedir...

Evet...

Eva iyi bir aktris değildi ve sahnede iyi rol de yapamıyordu...

Fakat kariyer çizgisinde belirleyici olacak olan, Albay Aníbal Imbert (Alfredo Martín) tarzındaki dost ve arkadaş seçimleri, son derece doğruydu...

***

Arjantin'e gelince...

Mevcut hükümet düşürülerek Cumhurbaşkanı Ramón Castillo gönderilmiş ve yerine de askeri cuntanın başındaki Arturo Rawson (David Henry), o da hayatını kaybedince sıradaki üst rütbeli asker Edelmiro Julián Farrell (Denis Lill) getirilmiş olup ülkedeki tüm kararlara; perdenin gerisinden, Cumhurbaşkanı figürlerinin arkasındaki Albay Juan Perón (Jonathan Pryce) damgasını vurur olmuştur...

***

Derken...

San Juan kasabasında büyük bir deprem meydana gelir...

Acı, sefalet ve maddi kayıp çok büyüktür...

Bunun bir nebze telafisi ve daha da önemlisi propaganda için, ipleri tamamen eline geçirmiş olan Juan Perón; gelirinin tamamının kazazedelere dağıtılacağı, müthiş bir konser organizasyonu ayarlar...

Politikacıların, aktörlerin ve her meslekten yıldızların da katılacakları; 22 Ocak 1944 akşamındaki bu etkinlik unutulmaz bir hal alırken, Eva ile Juan Perón'un tanışmalarına da vesile olacaktır...

Dakika 42...

Fırsat bulup da bugüne kadar izleyememiş olan sinemasever dostlarımızı, filmin geride kalanında; Madonna'nın müzikal performansının kulaklarının paslarını silmeye devam edeceği, 93 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

Keyifli seyirler,

baştan sona kadar sıkılmadan izlenilebilinecek bir müzikal beklediğimin çok üstünde madonna eminim bir çok kişiyi oyunculuğula şaşırtmıştır çok iyiydi ağlamaklı şarkı söyleyişi çok doğal geldi bana ve banderasın bilmediğimiz bir özelliği sesinin güzelliğifilmdeki tüm müzikler güzel özellikle ’don’t cry argantina for me’ müzikal sevenler bu film kaçmazz...

Her ne kadar Madonna’dan pek haz ettiğimi söyleyemesem de Sezar’ın hakkını Sezar’a ver hesabı bu filmde iyiydi.Bu rol için onun seçilmiş olmasının nedeni de filmin müzikal türünde olması diye düşünüyorum.Banderas da filmde ağırlığını hissettirmeyi başarmış izlediğim en iyi Banderas performanslarından biriydi.Film müzikal türünün başarılı örneklerinden biri yönetmenlik iyi,mekanlar gerrçekçi ve teknik alt yapı çok sağlam.

Gerçekten insanı başından itibaren sara o günlere götüren mükemmel bir müzikal seyretmenizi tavsiye ederim!!!!

Forza Madonna.Tanrı Kraliçeyi Korusun..***..

çok güzel bir müzikal..izlerken büyük zevk almıştım..aradan yıllar geçip hala hatırladığıma göre baya güzelmiş demek ki:)

cnbce-e'de izledim bu filmi salı günü müzikal pek sevmem ancak bu izlenebilir kıvamdaydı bence.. ancak ben yinede o kadar sürekleyici bulmadım. konusu güzel..6

normalde müzikal dinlemem ama ben bu filmi dün akşam cnbc-e de izledim çok güzel olmuş madonna ya olan hayranlığımı arttırdı filmin sonuda güzeldi. film tek kelimeyle harika olmuş

bence güzeldi. madonna her zaman madonna
çok büyüleyici bir sesi var
iki kez de plsa izlenir
gerçek bir madonna hayranıyım