En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Mehmet Murat Gencer
1 değerlendirme
Takip Et!
0,5
10 Şubat 2022 tarihinde eklendi
Hayatımda izlediğim en kötü 3 film içine girer. Belki de birincisidir, emin olamıyorum. Zafer Algöz'ü severim ama böyle bir filmde oynamasını kendisine yakıştıramadım. Film film değil ki eleştirelim! Ortada film yok! Filmin tek başarısı bir duyguyu harekete geçirmesi ki o duygu da senaristi tokatlama isteğiyle tetiklenen öfke duygusu...
Gitmiş İstanbul dan biri tüm koyun kanaat önderi olmuş. Neden köylü olunca cahil mi olunuyor.. filmin konusu tatlı ama baştan sona aşağılama, küçümseme var..
Bence seri halinde çekimi yapılmalı ailecek çok beğendik. Hatta çekimi yaptığı yerler de çok güzel ki yine aynı yerlerde çekim yapılması çok daha iyi olur...hatta bir dizi haline de dönüştürülse komedi tarzı süper olur.
Hayatımda gördüğüm en saçma film.Koskoca çobanın ufacık kızla fingirdeşmesi midemi bulandırdı.Ne konusu belli ne girişi ne sonucu.Tam bir hayal kırıklığı köy halkını kabile olarak göstermeleri tam bir fiyasko...olmamış
Filmi televizyonda izledim. Film komedi değil. Recep İvedik'ten hallice espriler var.
spoiler: tuvalet esprileri, cahi köylü esprileri filan falan
Film zaten komedi değil onu bi geçelim siyasi bir güldürü hiç değil kara mizah ile zerre alakası yok. Zeytinlikler konusu üzerinden muhalif izleyici kitlesinin 3 kuruşuna göz dikmiş bir kamu spotu. Demet Akbağ'ın canlandırdığı kadın oyuncu İstanbulun sosyetesinden çıkma tırnak içerisinde "modern" bir aktivist. Eşi ise biz hiç o işlere bulaşmayalım abi modunda bir adam. Çocuklar ise tam bir embesili canlandırıyor.
Köylüler inanılmaz cahil ve aptal gösteriliyor. Bu tip köylüler 70lerin Kemal Sunal filmlerinde kaldı ki onlar zaten kara mizah yapıyordu.
Özetle iyi oyuncular üzerinden yapılmış kötü bir film. Zafer Algöz'ü abim gibi görürüm, Demet Akbağ ise bana göre tiyatronun günümüzdeki duayen ismi bu kadar kötü bir yapımda oynamayı siyasi sebep dışında bir sebep ile kabul ettiyse çok üzülürüm.
Tatil filmi değil siyasi, politik bir film olmuş. Film tam hareketlenecek derken işin içine zeytinliklerin kurtarılma mücadelesi giriyor ve film komediden uzaklaşarak politik bir hâl alıyor.
Işin özü filmin ismi ve kategorisi yanıltıcı olmuş, politik tarafgirlik tarzında bir film yapmak istemişler ama bunu komedi kategorisine saklamaya çalışmışlar. Politik, siyasi bir film izlemek istiyorsanız izleyebilirsiniz.
Ha burada görüntüde konu zeytinlikleri kurtarmak ama gerçekte zeytinlikler bahane bir siyasi partiyi eleştirmek şahane. Zeytinlikleri İzmir marşı, Atatürk bayrağı, modern çağdaş İstanbullu bir Türk kadını sahnelerinin arasına sıkıştırmışlar sadece.
Yine de emek var. İzmir'de, Ankara'da, Atatürk'te, Hz. Muhammet'te Türk bayrağı da hepimizin, kapalı kızlar da açık kızlar da hepimizin ayrımcılık yapmaya gerek yok birleştirici olmak gerek artık
fren arızası yapmış araca motor tamiri yaptırdınız. burda priz ne gezer derken köyde elektrik mi yok priz kızın burnuna deyicek nerdeyse. yaptığınız filmi kendiniz bi izleseydiniz yav.
Gayet özgün bir senaryoya sahip aile esprileriyle güldüren bir komedi filmi olmuş. Ufaktan politik göndermeler de tam yerinde kullanılmış. Murat Şeker filmlerinde gördüğümüz klişeler bu filmde de mevcut. Bana göre filmin en dikkat çekici oyuncusu da Enis Arıkan. Gayet eğlenceli bir film olduğunu belirterek, kesinlikle vakit kaybı olmadığını söylemek istiyorum.
Film zeytin ağaçlarının korunması ile alakalı bir film. Yani daha doğrusu film değil de kamu spotu diyebiliriz. Aslında bu şekildeki filmleri desteklememiz lazım. Ancak benim çok sinirimi bozan bir durum var filmde. Film, köylü haklı amazonda balta girmemiş ormanda yaşayan kabileler gibi gösteriyor. Aslında tüm filmler böyle ve ben bundan ciddi manada rahatsız oluyorum. Teknoloji çağındayız artık. Köylüler de akıllı telefon, internet, lcd televizyon kullanıyor. Ancak filmde köylüler aynı tabaktan yemek yiyen, İstanbul'lu kadınların nasıl giyindiğini merak eden köylü kadınlardan oluşuyor. İnsaf yahu. Bari filmi çekmeden önce gidip baksaydınız.
Genel izleyici kitlesine hitap etmesine fazlaca yüklenmiş sebepsiz sonuçsuz amaçsız genelde eğlencesiz film. Filmde olaylar gelişecek diye beklerken film bitiyor. Klişeleşmiş bunalım geçirtecek bir çok sahne de cabası.
Çok saçma bir film bazı arkadaşlar sırf muhalefete destek veriyor diye beğenmiş ve 5 üzerinden 5 puan vermiş ayıp günah! Ben soma'da yaşıyorum ve bu olayları herkesden iyi biliyorum, birde Ankara'yı gömüp İzmir'i övmüş ikiside bizim şehrimiz, film mi desem saçmalık mı belli değil geziciler bir amatör film yapmış o kadar!
Bir film bu kadar mı rezil olur film ne yapmaya çalışmış inan belki kendileri de anlamamışlardır bir zeytin dali bir köprü filmin ilk yarısını gerçekten zor bitirdik verdiğiniz para bir yana vakit kaybı hiç tavsiye etmem. Hayatımda gördüğüm en saçma türk filmlerinden bir tanesi arkadaşlar kesinlikle o kendinize zorla ayırdığınız zamanı çöpe atmayın.
Filmin senaryosu çok boş. İzlerken gerçekten zorlandım. Oyunculara saygımdan filmin yarısında çıkmadım. Demet akbağ ve zafer algöz iyi oyuncular evet bende o yüzden gittim ama değmedi. Yıllar ilerledikçe sanki türk sineması geriye gidiyor. Benim anlamadığım bu filmi oyuncular izlerken keyif almış mıdır? Zeytin ağaçları konusunda verilen mesaj dışında filme dair olumlu bir yorum yapamıyorum. İnanılmaz derecede boş vaktiniz varsa gidin..Bence paranıza yazık, gidip bir yerde kahve için daha çok keyif alırsınız.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.