Hesabım
    Maestro
    Ortalama puan
    3,0
    1 Puanlama
    Maestro hakkında görüşlerin ?

    1 Kullanıcı eleştirisi

    5
    0 Eleştiri
    4
    0 Eleştiri
    3
    1 Eleştiri
    2
    0 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 1.884 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    3 Şubat 2024 tarihinde eklendi
    Senaryosunu da, Josh Singer ile birlikte kaleme almasının yanı sıra...

    Steven Spielberg ve Martin Scorsese gibi sıra dışı usta sinemacı yapımcılarının da arasında yer almasına ilaveten başroldeki Leonard Bernstein karakterini de canlandıran Bradley Cooper'ın, yönetmen koltuğunda da oturmakta olduğu "Maestro"; müzikleriyle kulakların pasını silen, biyografik bir drama olarak geliyor karşımıza...

    ***

    Gelin isterseniz, 80 milyon dolarlık bütçesinin sağladığı avantaj sayesinde; ele alınan dönemin ruhuna uygun olarak yaratılan fiziki atmosfer ve Bradley Cooper ile Carey Mulligan'a yapılan başarılı makyaj uygulamalarıyla da göz doldururken...

    Homofobik ve antisemitik tiplerin asaplarını, bayağı bir zıplatacağını tahmin ettiğimiz bu Netflix filmine biraz daha yakından bakalım...

    ***

    Evinde verdiği bir TV mülakatında, yetmişli yaşlarındaki Leonard "Lenny" Bernstein...

    Film boyunca, elinden hiç düşürmediği sigarası ile...

    Piyanosunun başında, kendi bestesi "A Quiet Place" (1983) operasından bir kısmı geçerken...

    ***

    Duygulandığı bir anda da durup...

    Gözlüğünü de çıkartarak...

    Erken kaybettiği...

    Sevgili karısı Felicia Montealegre Bernstein'ı (Carey Mulligan) çok özlediğinden bahseder...

    ***

    -14 Kasım 1943 günü -

    Sabahın saat 9:30'un da aldığı bir telefon ile New York Filarmoni Orkestrası'nın 25 yaşındaki şef yardımcısı Leonard, konuk şef Bruno Walter'in hastalandığını...

    Şef Artur Rodziński'nin de karda mahsur kaldığını...

    Ve dolayısıyla önlerinde...

    Yeterli miktarda zaman da bulunmadığı için prova yapmasına dahi fırsat verilmeden, onların yerine Carnegie Hall'da sahneye çıkması gerektiğini öğrenir...

    ***

    Ki...

    Yıllar içinde, bir markaya dönüşecek olan Leonard Bernstein adını...

    Tüm dünyaya duyuran bu konser, canlı olarak da yayınlanacaktır...

    ***

    Bunun üzerine...

    Leonard'ın istediği tek şey...

    Gösteriye ait üç adet bilet olur sadece...

    ***

    Bu arada Leonard'ın...

    1950 - 1959 yılları arasında Columbia Plak şirketinin Masterworks kısmının direktörlüğünü de yapan klarnet müzisyeni ve televizyon yapımcısı David Oppenheim (Matt Bomer) ile...

    Birlikte yatıp kalkmak da dahil...

    Oldukça samimi bir LGBTQ+ ilişki yaşamakta olduğunun da ayırdına varıyoruz...

    ***

    Derken...

    1946 yılına geldiğimizde Leonard...

    Şilili piyanist Claudio Arrau'nun evinde verdiği...

    Kendisinin de piyano çaldığı ve neredeyse tüm konuklarının sanatçı oldukları bir partide...

    Kız kardeşi Shirley Bernstein'ın (Sarah Silverman) vasıtasıyla...

    O konuklardan...

    Felicia Montealegre ile tanışır...

    ***

    Çok geçmez Leonard...

    Artık...

    Bir gün olsun bile ayrılmadığı ve 9 Eylül 1951'de evleneceği Felicia'yı...

    David ile de tanıştırır...

    ***

    1955 yılına gelindiğinde...

    Leonard ile Felicia'nın birlikteliği, filmdeki bir başka TV çekiminde...


    "Leonard Bernstein bir bestekar , orkestra şefi ve piyanisttir... Eşi Felicia Montealegre ise aktris...

    İkisi de kariyerleriyle meşgul olsalar da, nadiren ayrı kalırlar...


    Bay Bernstein 37 yaşında ama 10 yılı aşkın bir süredir, kamuoyunda tanınan biri...

    25 yaşındayken, Bruno Walter'ın yerine Filarmoni Senfonisi'ni yönettiği günden bu yana Bernstein; dünyanın her yerinde, şeflik ve piyanistlik sanatını icra etti...

    Yazdığı senfoni, bale ve operalara ek olarak Broadway müzikali 'Wonderfull Town' (1953) ve 'On the Waterfront' (1954) filminin müziklerini de yaptı...


    Felicia Montealegre, Broadway'e ve ABD televizyonlarına Santiago, Şili'den geldi...

    Kendisi, televizyonun ilk dram oyuncularından...


    Bernstein çifti, çocukları Jamie (Lea Cooper) ve iki aylık Alexandre ile son üç yıldır New York'ta; Carnegie Hall ve Broadway'e yakın bir yerde oturuyor..."


    Şeklinde özetlenirken...

    ***

    Kendisine yöneltilen...

    "Ana mesleğin sence hangisi?" sorusunu Leonard...

    "Sanırım ana mesleğim müzisyenlik... Müzikle ilgili her şey, uzmanlık alanıma giriyor... Bestekarlık olsun, orkestra şefliği olsun, müzik öğretmenliği, öğrenimi ya da çalmak olsun... İşin içinde müzik varsa severek yaparım..." olarak yanıtlarken...

    ***

    Leonard'ın...

    New York sokaklarında yeniden karşılaşacağı eski sevgilisi David'in de...

    İkinci karısı Ellen Adler (Kate Eastman) ile evlenmiş olduğunu görüyoruz...

    Dakika 48...

    ***

    Şu ana kadar "siyah beyaz" olarak çekilen filmin geride kalanında, siz değerli sinemasever dostlarımızı; Leonard Bernstein'in...

    Dmitri Shostakovich'in 14. Senfonisi, Opus 135'in icra edileceği ve neticesinde...

    Seyirci ile etkileşime geçilerek üzerine konuşulacağı...

    Bir Perşembe provası öncesinde sarf ettiği...


    "Bu eserle ilgili bir şey fark ettim... Karanlık bir eser olarak görülür ama bence öyle değil... Bence ölüm yaklaştıkça, sanatçı onu kısıtlayan prangalardan kurtulmalıdır...

    Sanatçı, kalan vaktinde kararlı bir şekilde üretmelidir... Ve bunu da, mutlak özgürlük içinde yapmalıdır...

    İşte bu yüzden...

    Bunu kendim için de gerçekleştirmeliyim...

    Bundan sonra artık ne kadar ömrüm kaldıysa, tamamen kendi istediğim şekilde yaşamam gerekiyor..."


    Biçimindeki sözlerinin damgasını vuracağı, 81 dakikalık "rengarenk" bir bölüm daha bekliyor olacak...

    ***

    Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

    "Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

    Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

    25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

    Keyifli seyirler,
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top