Kovan eleştirileri

Meryem Uzerli haricinde vasat bir film. Sinemada para verip izlediğime pişman oldum maalesef. Bu kadar çok destek alınıp biraz paraya kıyılsa çok daha iyi sahneler çekilebilir, çok daha iyi bir film ortaya çıkabilirdi.

boş beleş sanat filmi tadında türk filmi. Sonu yok. Uzun sıkıcı sahneli.. Almanyadan artvine gelip arıcılık yapan kızın sıkıcı hikayesi

Çok sıradan bir film benim hoşuma gitmedi zaman kaybı başladı güzeldir belki dedim ortasi oldu düzelecek dedim ve bitti

İzlediğim en berbat film değil ama ilk üçte ikinci sıraya yerleşti .. bu nedir arkadaş birinin canı sıkılmış da öyle rutin bir gününü gereksiz yere kaydedip paylaşmış gibi net bir konu yok akıcılık yok filmin tek güzel yanı Karadeniz'in muhteşem manzarasıydı kusura bakmayın

Meryem Uzerli oynasın diye senaryo yazmışlar. .......,..........,...................................

ÇELİŞKİLİ DOĞA SORGULAMASI

Almanya'dan Artvin'e dönen, artık kırsala yabancılaşmış bir kadın olan Ayşe'nin anne mirası arıcılığı sürdürmesi sürecinde doğa ile imtihanını ele alan bir filmdir "Kovan". Filmin en sevdiğim yönü sanırım sunduğu doğa manzaraları oldu. En sevmediğim yönü ise apaçık, izleyiciyi zorlamayan, metaforsuz bir eser olmasıdır.

Ayşe karakteri arıcılığa modern bir bakış açısı sergilerken, onun bu bakış açısının mı yoksa geleneksel yöntemlerin mi geçerlilik sağlayacağı fikri tartışmaya açık şekilde sunulur. Bunun yanında Ayşe'nin arıları çoğaltmak isterken, arılara zarar veren ayılara ise insafsız davranması ve bir ayıyı katletmesi ise çelişkili şekilde sunulur.

Film bilhassa doğa üzerine yeniden düşünmeyi sağlayıcı şekilde izlenebilir.

Doğu Karadeniz şivesi komedi bir dizide yaptığınız işi kotarır ama sinemada daha çok çabalamanız lazım. Zonguldaklıyım. Doğu Karadeniz'dekiler mikro milliyetçilik yaparak horon tepmediğimiz için biz Batı Karadenizlilere Karadenizli saymaz. Doğu Karadenizliler malı kötü de olsa PR çalışmasını çok fazla yapıyorlar aynısını sporda da yapıyorlar ama bunların yaptığı reklam onların yeteneklerinin çok gerisinde. Hamsi en fazla İstanbul'un sahillerinde İstanbullu balıkçılar tarafından tutulur ama akşam haberlerinde tutulan tüm hamsileri sanki hamsileri Doğu Karadenizliler yakalamış gibi horon müziği eşliğinde horon tepilerek verilir bu algıya medya da uyar. Artık biz de Batı ve Orta Karadenizliler olarak Doğu Karadeniz'i Karadenizli olarak saymıyoruz, Karadenizliler horon tepmez, hamsi tüm Karadeniz boyunca tutulur.

Ya Allah aşkına bu kadar ucuz film yapılırmı. Biraz ğerçekçi olsun. Meryem arıyı kovalıyor. Ne kendisi var ne ayı. Lüzumsuz bir araba ve nefes sesleri. Onun için sinemacılıkta 1 adım öteye ğidemediniz. Son yıllarda adam ğibi bir Türk filmi yok.

Bu ve benzeri sanat filmlerinden extra bişey beklemek saçma... Durağan film sevenler için oldukça güzel bir film.

Filmi ışık planlar fena değil, prodüksiyon evet biraz daha kuvvetli olabilirdi fakat burdaki yorumlarda beni hayal kırıklığına uğrattı. Filim çok iyi bir konuyu ele almış aslında. Hayattaki aidiyet duygusu, aile ve çevrenin beklentileri, her şeyi planlarım ve tüm zor şeylerin üstesinden gelirim hırsı ile bir anda her şeyin dengesi bozabilme ihtimali, çıkarların ve hırsların uğruna işlediğin günahlar ve bunun vicdan azabı, bir köy kızı olarak en yüksek görülen (o zamanlar için) her şeye ulaşsada mutluluğa ulaşamaması aslında mutluluğun hep yanıbaşımızda dursada bunu göre bilmek için dünyaya açılıp her şeyi yaşayıp özünde bulabilme ihtimali, kardeşler arası ilişkiler, kendisini başarısız gibi görenin aslında diğerinin hayalini gerçekleştirmesi ama bunun farkında olmayışından dolayı mutsuzluğu. ( mutluluğun içindeyken bile onu yanlış adlandırdıysan sana bir faydasının olmayışı) Çok mantıklı yaşayıp günümüzün modern insanının vardığı yalnızlık durağı, gibi… yorum yazan arkadaşların bu konulara değinmemesi beni şaşırttı. Çok iyi konu, iyi ışık ama daha iyi bir prodüksiyon ile çok daha iyi zirve yapamamış bir film