Kuru Otlar Üstüne: en yeniler yorumlar

Nuri Bilge Ceylan'ın sinema anlayışına yabancı olmayan birisi olarak bu film de bana gayet akıcı geldi. Hayatın içinden olaylara değinerek, realizmin ön planda olduğu bir filmdi. Diyalogların edebi cümlelerle doldurulması beni ne kadar rahatsız etse de öte yandan hoşuma gitti de diyebilirim. Neden rahatsız etsede diyorum çünkü belli bir yerden sonra dil artık yormaya başlıyor. Sonlara doğru neredeyse kabak tadı vermeye başladı. Daha basit yapılabilirdi belkide. Bu kadar şiir dili kullanmanın amacını anlayamadım. Mesela senaryo ne derin ne de yüzeyseldi. Tamamen durum hikayesi gibi yazılmış. Belli bir olaydan ziyade sıradan olayları izliyormuş gibisiniz. Bir kamera koyulmuş ve siz bu kameranın gözünden olanları izliyorsunuz. Bu da sinemada nesnel bakış açısı olarak tanımlanıyor.
Felsefik anlamda bir kaç dokunuşa rastladım filmde. Özellikle iki karşıt karakterin savaşını izledik filmin ortalarına doğru.
Gel gelelim beni en çok etkileyen sahneye. Oyuncunun dördüncü duvarı yıkarak, set ekibinin olduğu yere doğru gitmesi Türk sinemasında ender rastlanan, sıradışı bir hareketti. Alışık olmadığımız bir durum olduğu için ne kadar absürt gelsede, bana kalırsa arada böyle şeyler yapmak, izleyicinin ekrana dönmesini sağlamak gerekiyor. Söz konusu sahnenin ağırlığını ancak böyle absürt bir şey bastırabilirdi.
Ne yalan söyleyeyim benim hoşuma gitti. Senaryo bağlamında ne kadar eksiklik görsem de görsellik konusunda bu adamın eline su dökülemeyeceği çok belli. Onlar nasıl açılardır öyle. İnsanı filmin içine çeken bir sürü sahne, sekans var. Size hissiyatı iliklerinize kadar yaşatıyor.
Filmin içindeymiş gibi oluyorsunuz. Üstüne söylenecek onlarca, yüzlerce şey olabilir. Benim eleştirim bile yüzeysel kaldı desem yeridir. Tek izleyişte anlaşılamayacak daha onlarca detay sayabilirim...
Nuri Bilge sevenlerinin izlemesi gereken bir sanat filmi. Ödülü sonuna kadar hak ediyor.

Sevim küçücük kız o hareketleri nasıl yaptı anlamıyorum cilveli temas ederek bakışlar falan ne çok saçmalamışlar dini bir filmde olsa yıkılırdı ortalık .ayrıca örgüt falan PKK yanlısı dikbaşlı bedensel kayba uğramış oldu olacak canlı bomba olsaydı .giden 3 saat 17 DKK acıyorum ne anlatmak istenmiş onuda pek anlamadım küçük kadın gibi bir kız çocuğu ve öğretmen arasında geçen saçma diyalog .

Hayatimda daha kotu bir film izledim mi hatirlamiyorum ama film aşırı durgun aşiri sıkıcı her an belki yanilirim belki bir sey yakalarim die 3 saatim bosu bosuna calindi gitti. - puan olsa onu verecektim.. caldiginiz 3 saatimi geri verin bana..

Filmde çok bi olay yoktu ne anlatmak istediğini de pek anlamadım doğrusu . Bence sahneler çok uyumsuzdu ve doğa tasvirlerine gereğimden fazla yer vermiş . Daha güzel bi çalişma olabilirdi oyuncular ruh gibiydi karamsar bi yapısı vardı. Bana vakit kaybı geldi açikcası.

doğu-batı çatışması işlenildi genel itibariyle ama oldukça ağır, sıkıcı ve mesaj verme kaygısı çok fazla olan bir film olarak görüyorum. sinema işi değil de edebiyat işi gibi duruyor hissiyatı verdi ben bunu sevemedim malesef.

yapımcısından yönetmenine senaristinden oyuncusuna emeği geçen herkesi Allah ..... bildiği gibi yapsın.

Doğuyla derdi ne bu insanların anlamıyorum. DOĞUNUN KADERI VURUP KIRISMAK FALAN DEĞİL. DOGUDA İSTİHBARATÇI VURULMUŞ OLSA DA ÇOK ESKIDEN OLMUŞSA OLABILIR. ARTIK MEMLEKETİMDE BOYLE ŞEYLER YOK. BU ŞEKİLDE LANSE ETME İSTEĞİNİZ BITMEK BILMEDI DIMI?

Gerçekten harika bir filmdi başlarken çok sıkıcı diye düşündüm köyde muhtemelen egitimin zorlukları anlatıcalacak diye ama olay bambaşka ve yorunları okudum çoğu kişi ne izledgini anlayamamış bile ... Ödül almış filmler mesaj verir her zaman burada ödülü asıl olarak samet hoca hak ediyor çünkü çok iyi oynamış . Merve dizdar ise asıl mesajı sözel olarak aktarmış filmde muhtemelen o yüzden ödül aldı ve de pozştf ayrımcılık olarak bşr kadına verdiler ama erkek otuncu hak ediyor . Aslına bakarsanız öğretmen kötü birş degil ama hasta ve bencil zaten toplumsal sorunlarla da ilgilenmiyor tüm haystı kendi içinde .. Öğrenci süslenmeyi çok seviyor ve hoca bu ilgisini yanlış anlıyor halbuki küçük çoçuk aklı yani o kendince süsleniyor ve bşr zamanlar çoğu kişide oldugu gibi öğrenmenini (samet hocayı ) çok sevdigi için bunu aşk sanıyor ama bu aşk degil bunu ona öğretmeni anlatması gerekirken sorunları olan biri oldugu için oda anlatmıyor normal biri degil çünkü .. Ve merve dizdarla olan sahnede merve dizdarın ondan hoşlandıgını anlayabiliyorsunuz onunla tartıışmaya girip onu fikirlerini ve sıkıntılı biri oldugunu anlıyor adamın tek özelliği çok dürüstçe bencil ve normal biri olmadıgını kabul etmesi zaten ve merve bunlar ragmen onunla oluyor aglıyor da çünkü istedgi kişi o degil hoşlansa bile onun istediği kafa yapısı kenan ... Işıkların kapandıgı sahne adam ilaç alır orada psikolojik sorunları oldugu ve aslında merveyi (nuray) sevdgi için degil sadece arkadaşına inat yapıyor bunu . Merve ye bir iligisi yok ama çevresindeki tüm kadınların ilgisi onun olmalı gibi ... Bence çok dahs mesajlar var ancak ben bu kadar anlayabildim ve çokta begendim çok akıcıydı ... Küçük kız uyarı alfıktan sonra yaptıgının yanlış oldugunu anlıyor ve hareketlerine dikkat ediyor her ne kadar hocayı sevse de masum bir sevgi ama öğretmen hale bir umut onun gerçek aşk oldugunu düşünüyor .. Sonra kendi de filmin sonunda muhakeme yaptıgında da zaten kendisinin sevilmeye layık olmadıgını ancak yaşı küçük birinin onu sevebilecegi ihtimali oldugunu da ekliyor .Kısaca toplumla sen bir bütünsün .. Toplumdaki eksiklikleri yoksaydığın kadar yoksun ... Onları benimsediğin ve gördüğün kadar varsın ... Samet göemedi kendini kuru otlara benzetti çünkü onlar kadar değersizdi orayı terk edip gitti .. Geri de kalan kenan ve nuray vardı çünkü onlarda giderse oradki toplumu kim varsayacaktı ... Bir sahnede diyor ya entelektüelsin ama yoksun susuyorsun ...

Flim bazen gereksiz uzatılmış sahnelerin olmasına rağmen güzel sürükleyici,fakat benim anlamadığım flimin 2.33.20 ile 2.34.46. saniyeleri arasında bağlantı kuramadığım bir sahne yaşanıyor ışıkları kapattıktan sonra evin içinden stüdyo ya girip orada hap gibi birşey içiyor bu flim hatası mı yoksa başka bir mizah olayı var da ben mi anlamadım...Fikri olanlar açıklarsa memnun olurum...

gayet guzel bir film bence. Kurulan diyaloglar insana kendi bakis acisini ve bilgi kapasitesini sorgulatiyor. Yonetmenin belirli bir tarzi var, bu sebeple filmin bana bos gelen bir yani olmadi. Tavsiye ederim, genel hatlariyla spoiler:
baktigimda Samet ogretmenin ciddi kisilik sorunlari oldugunu dusunuyorum ve bence ogrencisine de ilgisi epey fazla, filmin sonunda gordugumuz uzere... Toplumun o sartlardaki zoraki kismina ayak uyduramayan ve cevresindeki insanlar olabilir filmin konusu. spoiler:

Öğretmenin kişiligine ekstra sinir olmakla beraber, insanların davranislarini da cok sorguladim izlerken.Benim mantığıma , karakterime cok ters kisilikleri izledigim icin mi begenmedim bilemedim.Keske izlemeseydim dedim sonunda.Ben begenmedim , tavsiye de edemiyorum.

Filmin replikleri ve Deniz Celiloğlu oyunculuğuna 3 yıldız verdim,adam hakikaten iyi oynamiş. 3,5 saatlik filmde 15 20 dakikalık rolü olan Merve Dizdar nasıl ödül almış ,çözemedim. Zaten bu kadının ve Demet Evgar in bu kadar sisirilmesini hiç anlamiyorum,olay kocaman yeşil göz sevdası sanirim

Konusu ile filmin arasında bir bağlantı kuramadım.
Beklentilerimi karşılamadı ve filme başlamadan konusunu okumasanız filmin ne anlattığı bilemanlayamazsınız.

Film, Azra Akın'ın Dünya güzeli seçilmesi kadar saçmaydı
Koskoca 3 saatim hiç oldu
Teşekkürler NBC...

7.sınıfta ki Öğrencisine ilgi duyan sapık bir öğretmenin günlük yaşamını anlatan bir boş yapı. Film bile değil
üstelik trt buna destek vermiş inanılır gibi değil.