Hesabım
    K-Pax
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    4,0
    Çok İyi
    K-Pax

    K-Pax: Çoğunlukla Zararsız

    Yazar: Orkan Şancı

    Dikkat: Bu yazıda, filmin kritik noktaları açıklanmaktadır.

    Douglas Adams’ın ünlü bilimkurgu-mizah serisi 'Otostopçunun GalaksiRehberi'ni bilenler için 'Çoğunlukla Zararsız' ifadesi tanıdık gelecektir.Rehbere göre; Evren’deki gelişmiş uygarlıklar, 'geleceği son derece belirsizbir gezegen olan' Dünya için bu ifadeyi kullanırlar.

    K-PAX için ise, aslında 'çoğunlukla yararlı' demek daha doğru olabilir.Baksanıza, Prot adlı tek bir üyesi bile, Dünya’da kaç insanın hayatınıdeğiştirdi. Hatta bedeninin içine girdiği(!), ailesi katledilmiş çiftçiyiDr. Powell’a götürerek, bedenini geçici olarak kullandığı bu şanssızdünyalıyı bile içine düştüğü şizofreniden kurtulma yoluna soktu.

    Evet, Prot, gerçekten uzaylıydı ve belirttiği tarih ve saatte 'evine' geridöndü. Yanında 'evi olmayan' Bess’i de alarak. Yönetmen Iain Softley, filmebunu doğrulayan bir çok kanıt serpiştirmiş. Örneğin Prot’un Dr. Powell’lailk görüşmesinde, 'korkma göğsünü parçalayarak içinden fırlamayacağım'demesi. İlk bakışta 'Alien' serisine bir gönderme gibi dursa da aslında bu,K-PAX’lilerin dünyada nasıl hareket ettiklerini ve hatta belki de amaçlarınıaçıklıyor. Zor durumda olan bazı insanların bedenine girerek, onları'kurtarmaya çalışmak'. Bu işlerle uğraşırken de Dünya hakkında raporhazırlamak. Dolayısıyla bunu 'dışarı'dan gelen bir çeşit 'yardım' olarak görmek gerek. Çünkü Prot’un seçtiği kişi, ailesikatledilen bir çiftçi ve sonunda onun bedenini terk ettiğinde bu şanssızdünyalı, Dr. Powell’ın emin ellerine teslim ediliyor.

    Diğer bir kanıt da Dr. Powell ile aynalı camın arkasındaki Prot’un ilkbakışmaları. Yönetmen Softley burada Prot ile doktorun bedenini içiçegeçiriyor. Sembolik bir anlatımla yüzleri birbirinin içinde kayboluyor.Tabii, Prot’un aynalı cama rağmen doktoru görebilmesi de ayrı bir kanıt.Dahası bir türlü açıklanamayan astronomi bilgisi ve sabah odasındaışınlanırken güvenlik monitörünün ve asansörlerin bozulması gibi başkakanıtlar da mevcut.

    İngiliz yönetmen Softley’in bu öykü için izlediği yol, önce seyirciyeProt’un bir uzaylı olduğunu düşündürmek, sonra ailesi katledilmiş birşizofreni hastası olarak göstermek ve sonra da..İşte, sonrası için benimdüşündüklerim yukarıda yazılı.

    İlk uzun metrajı 1993’teki Backbeat olan Iain Softley’i daha çok, HelenaBonham Carter’lı 'The Wings Of The Dove'(1997) ile hatırlıyoruz. K-PAX’te'ışın demetini yakalayarak seyahat eden' bir uzaylıyı anlatan yönetmen,doğal kaynak olarak seçtiği Güneş’in ışığı ile güzel oynamış. Mekankullanımı konusunda ise biraz sıkıntı çekmiş. Hastaların tedavi gördüğümerkezin bahçesi, içi ve katları konusunda, yönetmen seyirciye gerekligeometrik ilişkileri sunamıyor. Ancak, elininin altında projeye inanmışdoğuştan yetenekli iki aktör bulunması sayesinde oyuncu yönetimi konusundabaşarı sağlamış. İki Oscar’lı Kevin Spacey, filmin özellikle hipnozsekanslarında o ünlü numaralarını yine sergilemiş. Ama asıl üzerindedurulması gereken Jeff Bridges’ın minimalist oyunculuğu. Vanilla Sky’da KurtRussel’ın -aslında kötü replikler yüzünden başarılı olamadığı- psikiyatristkarakteri ile karşılaştırırsak Bridges’ın değerini daha iyi anlamış oluruz.Hele çiftçinin harabeye dönen evini gezerken gözlerinin dolması, sesinintitremesi. E, adama boşuna 'iyi oyuncu' demezler ve boşuna dört kez Oscar’aaday göstermezler.

    Spacey ve Bridges’ın hünerlerini sergilemelerinde kuşkusuz Gene Brewer’ınbir hayli karışık romanından çok başarılı bir senaryo çıkartan CharlesLeavitt’in payı büyük. Doktor-hasta arasında geçen diyaloglara büyük özengöstermiş. Örneğin son gün, Dr. Powell’ın okul yıllığındaki resminigöstermesi karşısında Prot’un, 'madem onu buldun, o zaman ona iyi bak'demesi. Böyle söyleyerek, bedenini kullandığı çiftçiye yardım etmesi içinaslında Powell’a mesaj veriyordu.

    Dr. Powell biraz geç de olsa görevinin bilincine varıyor ve acı geçmişiniöğrendiği için büyük yakınlık duyduğu 'yeni hastasına' gerekli ilgiyigösteriyor. Evine geri dönen Prot’un söylediklerinden de kendi hayatıylailgili ders çıkartıyor ve ilk evliliğinden olan oğluyla barışıyor.

    Hiç kuşkusuz, Hollywood’un sinema duygusu en gelişmiş yönetmenlerindenRobert Zemeckis’in unutulmaz 'Contact'ı ile K-PAX arasında önemli bir bağ var: Dünyadışı zeki varlıkların, 'görecedaha geri' olan insan uygarlığıyla temasa geçişlerinde son derece dikkatlive titiz olmaları gibi. 'Ufak adımlar, ufak adımlar'...Hatırladınız mı?

    Spacey’in, K-PAX’in tasviri için gerekebilecek milyonlarca dolarlık özelefekti gereksiz kılan oyunculuğu ve onu çok iyi tamamlayan Jeff Bridges’ınvarlığı, filme gitmek için başlıbaşına birer neden zaten. Ama siz de benimgibi filmleri sadece film olarak değil de; 'hayata bakış hakkında fikirjimnastiği' olarak görenlerdenseniz, K-PAX, sizin filminiz....

    Daha Fazlasını Göster

    Yorumlar

    Back to Top