Tori ve Lokita eleştirileri

Zorlama kısaltılan sahneler biraz daha uzatılabilirdi. Filmin süresi de buna müsaitti. Su testisi, su yolunda tarzı, farklı bakış açısından ana karakterlerimizin aslında o kadar dramatize edilmemesi gerektiğini düşündüğüm kadar boşluk ve gereksiz uzun kısımlar mevcuttu. En gereksizler en uzun, can alıcı noktalar en kısa sahneler olsun demişler herhalde. Ortalama bir film.

Senaryosunu da kaleme alan Jean-Pierre ve Luc Dardenne biraderlerin, yönetmen koltuğunda da oturmakta oldukları "Tori et Lokita"; Belçika örneği üzerinden, Avrupa'daki mültecilik sorununun ele alındığı, çarpıcı bir drama olarak geliyor karşımıza...

Gelin isterseniz, 24 Mayıs 2022 tarihindeki dünya prömiyeri; "Altın Palmiye" için yarıştığı, fakat Dardenne biraderlerin "75. Yıl" Ödülü ile yetinmek zorunda kaldıkları bu filme biraz daha yakından bakalım...

***

Göç İdaresi Başkanlığına, Benin'den ayrılmadan önce Parakou'daki Titirou Ortaokulu'na gittiğini söyleyen on altı yaşındaki gerçekte Kamerun'lu olan Lokita (Joely Mbundu); karşısında oturmakta olduğu görevlilerin (Claire Bodson, Annette Closset), kendi avukatının da (Thomas Doret) hazır bulunduğu toplantı da, okulundaki erkek müdüre ve kardeşi olduğunu iddia ettiği on bir yaşındaki Beninli Tori'ye (Pablo Schils) ilişkin sorularını yanıtlamaya çalışmakta...

Ancak...

Yetim abla ve erkek kardeşler oldukları yalanını söyleyerek...

Karşısındakilerini inandırmak da, pek de başarılı olamayıp, ağlamaya başladığı için de toplantı; bir başka güne ertelenmektedir...

Yani...

Sırf bu yüzden, bozulan sinirlerini yatıştırmak gayesiyle yatıştırıcı hap kullanan Lokita'nın, mülteci olarak Belçika'ya iltica etme talebinin ele alınarak nihayetlendirilmesi; Tori'nin ki, çoktan kabul edilmiş olmasına rağmen, bir sonraki görüşmeye ertelenmiştir...

***

Bir otobüse atlayan Lokita, Tori ile birlikte hem çalışıp hem de kısmen barınmakta oldukları; Betim'in (Alban Ukaj) sahibi olduğu restorana döner...

Çalışmak denilince de...

Bunu biraz açmamız gerekiyor...

***

Şöyle ki...

Aslında...

Arnavut şef Rino (Leonardo Raco) ile Arnavut patron Betim'in başını çektikleri, bir uyuşturucu çetesinin paravan olarak kullandıkları bu restoranda, Tori ve Lokita; bir yandan yemek yiyen müşterileri eğlendirmek amacıyla, piyano eşliğinde canlı canlı şarkı söylerlerken...

Diğer yandan da...

Uyuşturucuyu müşterilere (Baptiste Sornin, Frédéric Dussenne) teslim edip, parasını da eksiksiz olarak alarak Betim'e getiren; torbacılık görevini de üstlenmekte...

Ve...

Her seferinde, aldığı 50 Avro karşılığında Lokita; Betim'in, cinsel tacizine katlanmak mecburiyetinde de kalmaktadır...

***

Neyse...

Dert bir değil ki...

Biriktirebildikçe, memleketi Kamerun'daki annesine de para gönderen Lokita; kendilerini İtalya'dan Belçika'ya getiren (ve o süreçte, Tori ile Lokita'nın tanışarak birbirleriyle kaynaşmalarına da vesile olan) insan kaçakçıları, Justin (Nadège Ouedraogo) ile Firmin'e de (Marc Zinga) ödeme yapmaktadır...

Gerektiğinde, üst araması yapılarak da tahsil edilebilen bu ödemeyi geciktirdiğinde de; Firmin kendisine, tekme tokat dalabilmektedir...

Ki son denemesinde...

Annesine, kardeşlerini okula yazdırabilmesi için Westwen Union aracılığıyla 200 Avro göndermeyi planlamış olan Lokita; bu miktarın 180 avrosunu Firmin'e kaptırmış...

Geriye de, 620 Avroluk bir borç kalmıştır...

***

Bu arada...

Büyük bir çaba göstererek peşinde koştuğu mültecilik belgesini alır almaz, hizmetçi olarak çalışmayı tasarlayan Lokita'nın; Tori'nin okula gitmesini sağlamakta olduğunu da görüyoruz...

***

Derken...

Göç İdaresi'nde yapılacak final görüşmesi için Tori ile birlikte, gelmesi olası sorular üzerinde çalışan ve Nadia'yı da (Emma Cohen-Hadria) yanlarına alarak binaya giden Lokita; ne yazık ki, kendisine yöneltilen birkaç soruyu yanıtlayamaması sebebiyle, Tori'nin öz ablası olduğunu yine kanıtlayamamış ve böylelikle de, gerekli belgeyi almaya yine hak kazanamamıştır...

Şimdi geriye...

Avukatının da önerdiği şekilde, bir tek DNA testi yapılması şansı kalmıştır...

Fakat bizzat hem kendilerinin hem de bizlerin bildiği gibi, Tori ile Lokita; bırak kardeş olmayı, aynı ülkenin vatandaşı dahi değillerdir...

***

Bu durum...

Sokaklarda sıklıkla polis (Sandrine Desmet) tarafından durdurularak evrakları sorulan Lokita'nın, çok daha fazla ortalıkta dolanması; en azından kendisi açısından tehlike arz etmektedir...

İşte...

Tam da bu noktada, kendisine sahte belge temin edebileceğini söyleyen Betim devreye girecek ve Lokita'yı...

Güneş ışığını göremeyeceği ve cep telefonunun da elinden alınacağı üç aylık bir süre boyunca; Luckas'ı da (Tijmen Govaerts) devreye sokmak suretiyle, örgütün kapalı alandaki kenevir tarlasına gönderecektir...

Dakika 35...

Lokita'nın içine düşürülmüş olduğu çaresizliğin, ziyadesiyle derinleşeceği filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; şaşkınlık içinde izleyeceklerini tahmin ettiğimiz, 53 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzı dışındaki ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek suretiyle yazılmış, bir başka yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

Keyifli seyirler,