Gece Yüzüşü eleştirileri

Senaryosunu da, Rod Blackhurst ile birlikte çektiği aynı isimli kısa filmin (2014) hikayesinden uyarlayarak kaleme alan Bryce McGuire'ın yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu "Night Swim"; "perili ev (haunted house)" konseptinde kurgulanılmış ve gizemini, sonuna kadar koruyan bir korku gerilim olarak geliyor karşımıza...

***

Gelin isterseniz, Jason Blum ve James Wan gibi...

Daha öncesinde de, sağlam gişe getirisine sahip düşük bütçeli pek çok korku filmi projesinde de; ortak yapımcı olarak imzaları bulunan iki başarılı sinemacının da yeri geldiğinde...


Hani her ne kadar...

Ortaya koydukları 15 milyon dolarlık bütçe karşılığında, sadece ciddi anlamdaki zarara uğramalarının önüne geçilmesini sağladığını tahmin ettiğimiz...

Brüt 53.5 milyon dolarlık bir gişe hasılatı rakamına ulaşılmış olmasına karşın...


Yanılabileceklerinin açık göstergelerinden biri olan bu filme biraz daha yakından bakalım...

***

- 1992 Yılının Yaz Ayları -

Gecenin bir vakti...

Lucy Summers'ın (Jodi Long) kızı Rebecca (Ayazhan Dalabayeva), evlerinin arka bahçesindeki havuzdan gelmekte olan ses üzerine uyanarak...

Pencereye yaklaşıp havuza baktığında...

Hasta yatağında yatmakta olan kardeşi Thomas "Tommy"e (Joziah Lagonoy) ait kayıp oyuncak teknenin; kendiliğinden çalışarak, havuzda geziniyor olduğunu görmesin...

***

Ve...

Bunun üzerine...

Sürpriz yaparak kardeşini sevindirmek isteyen Rebecca, pofuduk terliklerini de giyinip...

Elindeki uzun saplı havuz kepçesinin de yardımıyla, tekneyi alıp çıkartmaya çalışırken...

Ayağı kayıp içine düşmesin mi...

***

Ardından...

Tam...

Yüzerek havuzdan çıkma çabası içine girmişken...


Almayı kafasına koyduğu...

Yeniden...

Su yüzüne çıkan tekneye doğru hamle yaptığında da...


Son şansını da büsbütün yitiren Rebecca...

Havuzdaki, kimliği meçhul bir yaratıkça...

Aniden dibe çekilerek, kayıplara karışmasına yol açacaktır...

***

- 15 yıldan uzunca bir süre sonra -

Teşhisi konulan MS hastalığı nedeniyle uzunca bir süredir sahalardan uzak kalmış olan ünlü beysbol oyuncusu Ray Waller (Wyatt Russell) ile karısı Eve Waller (Kerry Condon) kendilerine...

Emlakçı dostları Kay (Nancy Lenehan) aracılığıyla...

Çocukları Izzy (Amélie Hoeferle) ve Elliot Waller (Gavin Warren) ile beraber ikamet edecekleri...

Büyükçe bir kiralık ev aramakta...

***

Ve...

Bu arayışları esnasında...

Tesadüfen...

Alıp çıkartmak istediği...

İçindeki bir beysbol topunun peşindeyken, Ray'in de içine düşeceği...

Vakti zamanında...

Havuzu, Rebecca'yı yutmuş olan satılık eve rastlamaktadırlar...

***

Aslında...

Sadece ev kiralamak peşinde olmalarına rağmen...

Ray'in tedavisini yürüten Dr. Sridhar (Rahnuma Panthaky) kendisine...

Yürüyüş, yoga ve yüzme gibi...

Her gün yapabileceği, düşük etkili bir aktivite önerdiğinde...

***

Bir yere kök salıp...

Çocuklarının, sürekli okul ve arkadaş değiştirmelerinin...

Önüne geçmek hususunda da kararlılık gösteren Ray ile Eve...

***

Nihayetinde...

Söz konusu havuzlu evi satın alıp...

Birlikte restore ederek...

Köşe bucak da temizlerlerken...

***

Havuzda yaşadıkları bir aksilik sonrasında çağırdıkları bir teknisyen (Ben Sinclair) kendilerine...

Ne kadar şanslı olduklarından söz edecektir...

***

Zira havuzları...

Doğal bir yeraltı su kaynağına sahiptir...

Ve aynen...

Sağlık merkezleri ile kaplıcalar gibi oradan beslenmektedir...

***

Yani yüzdükçe...

Ciltleri pırıl pırıl parlarken...

Ray'de hızla sağlığına kavuşacaktır...

***

Ki zaten...

Artık ne hissettiyse...

Deliler gibi korkan evin kedisi Cider (Alex, Belle) dışındaki kimsecikler de havuzdan...

Neredeyse hiç çıkmamaktadır...

***

Ancak havuzda...

Yüzenin de, yanılsamaya yol açan bir garipliğin mevcut olduğu da...

Çok aşikar gibidir...

***

Örneğin...

Havuz tarafından yutulan Rebecca...

Nasıl kenarda, koşuşturarak kendisine yardıma gelen annesini gördüyse...


Şimdi de...

Benzer bir biçimde Eve, Ray'i görür gibi olmuştur...

***

Ama gerçekte...

Ne Rebecca'nın annesi Lucy...

Ne de Ray...

Havuza yaklaşmamışlardır bile...

***

Bu arada...

Boynundaki tasması, havuzun yüzeyinde öylesine duran Cider kayıplara karışmışken...

İlk günlerdeki havuz temizliği esnasında...

Elinden ciddi şekilde yaralanan Ray'in, sargı bezi sarılı olan avucunda...

Kazaya dair...

Tek bir ize dahi rastlanılmazken...

***

Hastanede yapılan sağlık testlerinde de...

Ray'in, beklenmedik derecedeki bir hızla...

İyileşmekte olduğu tespit edilmiştir...

***

Neyse...

Ailenin diğer üyeleri kadar...

Havuzda yüzmeyi seven Elliot'da...

Rebecca ile annesinin maruz kaldıkları yanılsamayı deneyimleyerek...

Ablası Izzy'i gördüğünü zannetmesine ilaveten...


Havuzun bir köşesinde mahsur kaldığını belirterek...

Halen...

Annesini aramakta olduğunu söyleyen Rebecca kendisiyle...

Fiziki temas kurmaya kalkışmasın mı...

***

Bu anlatacaklarını...

Yaşına ve ilgi çekmeye çalışmasına yoran Ray ile Eve...

Dışarı çıkmamaları ve saat 22:00'de yatmaları hususunda tembihledikleri çocuklarını...

Evde bıraktıkları bir akşam...

***

Ebeveynlerinden gizlice evlerine davet ettiği...

Okulundaki yüzücülük takımından arkadaşı Ronin (Elijah J. Roberts) ile beraber...

Havuza girerek...

Çılgınca eğlenecekleri oyunlar oynarlarken Izzy...

Havuzlarında saklanan, korkunç yaratıkla yüzleşecek...

***

Ama...

Bırak bir daha havuza girmeyi, parmaklarının ucunu bile suyuna değdirmemesine karşın...

Yaşadıklarından, kimseciklere de bahsetmeyecektir...

***

Çok geçmez sıra...

Waller ailesinin, komşuları ve çocuklarının arkadaşları ile onların ebeveynlerine...

Evlerinde verecekleri barbekülü havuz partisine gelir...


Ki...

Havuzda bir şeyler bulunduğundan...

Artık hiçbir şüphesi kalmamış olan Elliot...

Partiye katılmak yerine...

Evlerinin, havuzu net olarak gören odalarından birine kuracağı kamera sistemiyle...

Olan bitenin tamamını...

Kayıt altına almayı tercih edecektir...

Dakika 49...

***

İşte o gün...

Havuzda vuku bulan olaylar dizisinin, damgasını vuracağı filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; hele de izlerken...

Korku sinemasının, insanın tüylerini diken diken eden türdeki filmlerine aşina olmaları halinde...

Kesinlikle tatmin etmeyeceğinden ziyadesiyle emin olduğumuz, 50 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

***

Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

Keyifli seyirler,

Gerçekten paranızla rezil olacağınız bir film lütfen paranızı ve zamanınızı boşa harcamayın asla gerilim filmi değil