Hesabım
    Yaban Çilekleri
    Yaban Çilekleri
    Vizyon tarihi belirsiz | 1s 31dk | Dram
    Yönetmen Ingmar Bergman
    |
    Senarist Ingmar Bergman
    Oyuncular: Victor Sjöstrom, Bibi Andersson, Ingrid Thulin
    Orijinal adı Smultronstället
    Üyeler
    4,2 120 Puanlama, 26 Eleştiri
    Puanım :
    0.5
    1
    1.5
    2
    2.5
    3
    3.5
    4
    4.5
    5
    İzlemek İstiyorum

    Özet

    Yaban Çilekleri, varoluşsal sorunların irdelendiği yapıtlardan biri. Huysuz ve inatçı profesör Isak Borg hayatta bir başına kalan, yıllarını bakteri bilimine veren 78 yaşında bir fizikçidir. Mezun olduğu Lund Üniversitesi’nden alacağı onur nişanesi için Stokholm’den Lund şehrine doğru yola çıkan profesör, bu yolculuk esnasında türlü kabuslar görecektir. Ölüme adım adım yaklaştığını hisseden adamın kabuslarında sorunlu geçmişi karşısına çıkacaktır. Film, İsveç topraklarından çıkan, sinema tarihinin en önemli yönetmenlerinen biri olan Ingmar Bergman’ın başyapıtlarından biri.

    Öneriler

    Oyuncular

    Victor Sjöstrom
    Rolü : Isak Borg
    Bibi Andersson
    Rolü : Sara
    Ingrid Thulin
    Rolü : Marianne Borg
    Gunnar Björnstrand
    Rolü : Evald Borg

    İzleyici eleştirisi: sevdiler

    En iyi ve en faydalı yorumlar
    Ugur Tazegül
    Ugur Tazegül

    Takipçi 672 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    14 Aralık 2016 tarihinde eklendi
    İngmar Bergman'ın yalnızlık başyapıtıdır.Bundan yıllar, asırlar sonra, öyle bir zaman gelecek ki, dünya üzerinde bazı filmler ve yönetmenler unutulup gidecekler.Ancak içlerinden bazılarının tarih yapraklarından silinmesi mümkün olmayacak.Bunların başında, İngmar Bergman ve geride bıraktığı filmler geliyor.Bir yönetmenin böylesine kalıcı olabilmesinin tek yolu; kendi sinematografik dilini geliştirerek yönettiği ...
    Devamını oku
    rudeonerudeone
    rudeonerudeone

    Takipçi 1.698 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    26 Ağustos 2012 tarihinde eklendi
    Biraz "Citizen Kane" havası. Tabii ki ayrıştıkları pek çok nokta var. Ama temel okumaya göre ikisinin de temelinde "çocukluğa, gençliğe özlem" yatıyor, en basit haliyle. "Yaban Çilekleri"nde körü körüne bir özlemden bahsedemeyebiliriz aslında. Daha farklı şeyler de var çünkü. Bergman oyuncularıyla, çekimleriyle, kurgusuyla kaliteyi yakalamayı başarıyor yine kolaylıkla. Kadroda en dikkat çeken isim şüphesiz ...
    Devamını oku
    beck31
    beck31

    Takipçi 1.383 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    26 Temmuz 2009 tarihinde eklendi
    O kadar içten, duygulu ve yıkıcı bir anlatımı varki bünyenizde beslediklerinizi ruh halinize göre saf dışı bırakabilecek kadar güçlü bu.Bu hisli yalnızlık duygusunu iliklere kadar hissettirip oldukça farklı ama farklılığı yüzünden aslında bilindik bir iş çıkartıp, izlenebilirliğini hiç yitirmeyecek bir filme imza attığı için Bergman a teşekkürler, kusursuz.
    ozzy-badd
    ozzy-badd

    Takipçi 831 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    10 Mayıs 2010 tarihinde eklendi
    Yaşlılık,yalnızlık ve geçmişle hesaplaşma yla ilgili derin anlamlar taşıyan estetik bir ingmar bergman başyapıtı'gerçekten etkileyici bir klasik?Ayrıca filmin atmosferi ve görselliği görülmeye değer?-Cezam ne olacak ?-Her zaman ki gibi,Yalnızlık?Sadece bu replik bile filmi izlemeye bir neden'10/10 ...

    Fotoğraflar

    Bunları Biliyor musunuz?

    Ölmeden Önce İzlemeniz Gereken 1001 Film (1950-1970)

    Yapım, "Ölmeden Önce İzlemeniz Gereken 1001 Film" listesinde yer alıyor.

    Teknik bilgiler

    Ülke İsveç
    Dağıtımcı -
    Yapım yılı 1957
    Metraj uzun metrajlı film
    İlginç Detaylar 1 başlık
    Bütçe -
    Dil İsveççe
    Görüntü formatı -
    Renk Siyah beyaz
    Ses formatı -
    Yapım formatı -
    Viza numarası -

    Bu Filmi Beğendiysen, Şunlara da Göz At:

    Bu filmi sevdiyseniz, şunlar da ilginizi çekebilir: : Yılın en iyi filmleri 1957, En iyi film: Dram, {Genre} türündeki en iyi filmler : 1957.

    Yorumlar

    • UGUR-TAZEG?L
      İngmar Bergman'ın yalnızlık başyapıtıdır.Bundan yıllar, asırlar sonra, öyle bir zaman gelecek ki, dünya üzerinde bazı filmler ve yönetmenler unutulup gidecekler.Ancak içlerinden bazılarının tarih yapraklarından silinmesi mümkün olmayacak.Bunların başında, İngmar Bergman ve geride bıraktığı filmler geliyor.Bir yönetmenin böylesine kalıcı olabilmesinin tek yolu; kendi sinematografik dilini geliştirerek yönettiği filmlerde öznel dil ve anlatım biçimini kullanabilmesinden geçiyor. Bugün bronenosets potemkin ve orson walles'in citizen kane'si modern sinemanın mihenk taşı olmuş ve kendisiden sonra gelen nesil için başlangıç noktası sayılmışsa, bergman'da günümüzün en büyük yönetmenlerinden Tarkovksy, Woody allen, Lars von trier ve David lynch'e varana kadar bir çok yönetmene ilham kaynağı olmuştur.Bergman'ın sinema dili genellikle alegoriktir ve çoğunlukla simgesel anlatımlarla, metaforlarlarla bezenmiştir. İşte böyle usta bir yönetmenin kendi benliğinde yoğurup bize servis ettiği film yaban çilekleri.Gizli bir sığınağınız, kaçacak bir yeriniz, kendinizi iyi hissettiğiniz bir yer varsa eğer ona bu benim yaban çileği bahçemdi diyebiliyorsunuz.Çünkü yaban çilekleri gerçek hayatta; mesela bir orman yürüyüşünde aniden karşınıza çıkıp sadece size sunulan bir hediye gibi ellerinize bırakabilir kendisini.Yurttaş Kane filmini izlerken izleyicinin hissettiği bazı duyguları bu filmde de hissetmesi muhtemel gibi geliyor bana, böylesi bir durum iki film arasında da hikayeyi anlatım tarzı bakımından bir yakınlık kurulmasına yol açabiliyor.Yurttaş Kane filmindeki Rosebud nasıl geçmiş günlerde kalan güzellikleri,özlemleri,yaşanmış ve yaşanılamamış olan bir çok şeyi ifade ediyorsa Yaban Çilekleri de geçmişe duyulan aynı özlemi anlatmakta.Hatta filmde sonlara doğru görülen bir düş sahnesinde “Yaban çilekleri bitti.” cümlesi bu özleme ya da bazı şeyler için biraz da geç kalındığına dair bir gönderme olarak alınabilir mi?Filmin çok iyi başarmış olduğu diğer bir olayda siyah-beyazda çok zor olan ton kontrastı ,ışık karanlık dengesi gibi siyah – beyaz sinema için olmazsa olmazları çok iyi kotarmış olması.Oyunculuk için söylenebilecek tek bir söz bile bulamıyor insan izlediğinde.Victor Sjöström tek başına bir oyunculuk resitali sunmuş,bizlerede bunun keyfini sürmek düşmüş.İnsanı izlediğinde çok etkileyen filmler vardır.İzlendikten sonra iz bırakır,bazı şeyler eskisi gibi olmaz.Bir çok filme burun kıvırmaya başlar, zor beğenirsiniz.İzledikten sonra izlemeden önceki siz değilsinizdir.İşte Yaban Çilekleri de öyle bir film.Belki de çağımızda bir çoklarına ulaşılmaz gelen , hatta hiç yaşamadığımız dediğimiz mutluluk yaşamın basitliğinde gizlidir.Bergman filmiyle bizi sadece kuzey avrupa insanının hayatına değil tüm insanlığın hayatına dair bir yolculuğa çıkarır.Filmin sonunda da sorar: yalnız olduğumuz için mi benciliz, bencil olduğumuz için mi yalnızız.Cevabı filmin tamda içinde kendi duygu ve düşünce ışıklarıyla sorgularsanız hayattan bir ders bile çıkarabilirsiniz.'' İnsanlarla olan ilişkilerimizde, temelde onların karakter ve davranışlarını tartışır ve değerlendiririz. İşte bu yüzden, bu sözde ilişkilerin tümünden kendimi geri çektim. Bu benim yaşlılık günlerimi daha da yalnız kıldı.Hayatım ekmek ve tereyağı için yorulmadan çalışmakla başladı ve bilim aşkıyla sona erdi.'' 10 / 9.4
    Back to Top