Ölü Ozanlar Derneği: en yeniler yorumlar

Gerçekten harika bi film,karakteriyle anlatmak istedikleriyle bitti üzgünüm ama izleyen herkese biseyler katacaktır.

Bir film insana en fazla ne yaptırabilir? Ne kadar hayatımıza entegre edebileceğimiz kadar iyi ve güzel mesajlar verebilir? Ve daha doğrusu ne kadar yararlı olabilir?
Bu soruların cevaplarını fazlasıyla bu filmden aldım. Bir filmin birşeyleri değiştirebileceğini bu film sayesinde anlıyorum. Ve zaten yaptığım şeyi daha da benimseyerek yapmama yardım etti.
Özellikle yaşı daha pek ilerlememiş insanlara tavsiye etmenizi öneririm. Tabiki yaşı ilerleyip de bu filmden alması gereken birçok ders olan şahıslar da var.
Bu filmi asla unutmayacağım çünkü verdiği mesajlar hayatta benim işime çok yarayacak.
Ayrıca çok duygusal ve mükemmel bir sonu var. Tek kelime ile tarif et deseler: muhteşem

Hayatımda kusursuz gördüğüm film olabilir. Sürükleyici bir yapısı var filmin. Konusu kendimiz ne istediğimizi bilmeli, kendi kararlarımızı kendimiz verebilmeli, kendimizi bilmemiz gerektiğini anlatan bir film. Oyunculuk yapmak isteyen Neil ve buna karşı çıkan babası bunun sonucunda ne yapacağını bilemeyip kendi canına kıyması. Utangaç ama iyi kalpli Todd, cesur, vurdumduymaz ama arkadaşlarını kollayan Charlie. Sevgi adamı, çekingen ama carpe diem ile bunun üstesinden gelen Knox. Ölü Ozanlar Derneği...
Bize şiiri, kendi kararlarımızın ne kadar önemli olduğunu, yeri geldiğinde dostluğu, tutkuyu izleten bu filme çok teşekkür ederiz.
CARPE DİEM--- ANI YAŞA...
<3

Asla unutamadığım izlediğim en güzel filmlerden kesinlikle bir tanesi izlemediyseniz vakit kaybetmeden başlayın ve boş izlemeyin bu film kesinlikle izledim bitti denilebilecek filmlerden değil oturup üzerinde düşünmelik,ders çıkarmadık bir film.Baskıcı ailelerinin arasında hayatlarına girip onları sonsuza kadar değiştiren güzel bir öğretmenin ve onun öğrencilerinin sıcacık hikayesi.Etkileyici sonuyla akıllarda kalıyor ağlamaktan gözlerimin şiştiğini hatırlıyorum peçeteleriniz hazır izlenmenizi tavsiye ederim.Oh Captain,My Captain

Vay be. Etkilendiğim nadir filmlerden. Hikaye olsun, verdiği mesajlar olsun, senaryo ve vurucu son. spoiler: Bir filmden başka ne bekleyebilirsiniz ? Bay Keating ile çocuklar Carpe Diem'i öğrendi. Knox'un kızı tavlamak için girdiği çabalar, sınıfına girip şiir okuması çok güzeldi. Bay Keating'den öğrendikleri Ölü Ozanlar Derneği'ni tekrar canlandıran öğrenciler.. Neil'in oyunculuk istemesine karşın Bay Keating'den aslında cesaret değil akıl alması ve babasını durumu anlatmasına rağmen babasının kalın kafası yüzünden bir çıkmaza girmesi. Yapacak bir şeyi kalmayınca intihar etmesi ve günah keçisinin Bay Keating olması. Hayat böyledir. Filmin ortalarında müdürün Bay Keating'i uyarıp bunlar daha çocuk demesi aslında ebeveynlerin dik kafalılığı yüzünden kaynaklanıyor. Çocuk da olsa onlar bir birey kendi istekleri ve yaşamları var. Ebeveynler onlara öneri veya yol gösterebilir, yardım edebilir. Ama çocuğa sormadan onun hayatını kendi belirlemek bir çıkmaza götürür. Filmin sonunda Bay Keating'in haklı olmasına rağmen atılacağını tahmin ediyorum çünkü hayat böyledir. Bay Keating, Todd'un utangaç olduğunu anlıyor ve derste onu kaldırıp hızlıca ilk düşündüğünü diline dökmesine sağlamayı çalışma sahnesi çok güzeldi. Utangaç ama iyi kalpli Todd, tutkulu, enerjik. komik ama çoğu çocuk gibi babasından çekinen Neil, çapkın, cesur, vurdumduymaz ama arkadaşarını kollayan Charlie, aşk adamı, çekingen ama carpe diem ile bunu aşan Knox ve Ölü Ozanlar Derneği...

Film on numara. Diyaloglarda onlarca mesaj var. Felsefi bir mesaj içeren film. Her karakter birbirinden farklı ve güzel. İzlerken keyif aldım, ders çıkardım, üzüldüm. Daha ne olsun. Bize bir hayatımızın olduğunu gösteren, istediğimiz şeyler için uğraşmamız, akıllı olmamız, kendimizi bilmemiz gerektiğini gösteren bir film.

''Yapmaya güçlerinin yettiği şeylerin bir zerresini bile hayatlarında yapmak için iş işten geçene kadar beklemediler mi?''
''Tıp, hukuk, işletme, mühendislik bunlar asil meşgalelerdir ve hayatı sürdürmek için gereklidir. Ama şiir, güzellik, romantizm, aşk, bunlar, hayatı uğruna sürdürdüğümüz şeylerdir.'' Bize şiiri, aşkı, romantizmi, tutkuyu yansıtan film.

CARPE DİEM= ANI YAŞA.

Genel olarak vermeye çalıştığı mesaj iyi ama içinde bulunan kötü örnek oluşturabilecek sahneler olmasa daha iyi olurdu.

Herkesin doktor olmaya çalıştığı bizim gibi ülkeler için harika bir film. Herkes izlemeli. Gerçi bizim ebeveynler izlese de bir şey değişmez.

Başından sonuna kadar mükemmel ilerleyen bir film. Gerçekten filmi izlerken okadar çok güzel replik var ki hepsi hafızama kazıldı robin williamsın oyunculuğu zaten konuşmaya gerek yok izleyin bu film tam bir baş kaldırış.
Carpediem...

Eğitim sisteminde mükemmel eleştrilerde bulunmuş, hayaller ve hayatlar farkını net bir şekilde ortaya koymuş harika bir film.''Oh captain, my captain!''

İzlediğim en iyi filmlerden biri. İlk 10 dk sı hariç sıkıldığımı hatırlamıyorum. Filmde sıkıcı bir okul öğretimi gören gençlere, anı yaşamasını ve hayatlarını kendileri belirlemelerine dair öğütler veren öğretmenin, öğrencilerin hayatındaki etkisini anlatıyor. İnsanlara ilham veren bir film, tavsiye edilir

keyifle seyredilebilecek zamanı unutturan bir film usta oyuncu Robin Williams usta oyuncu öncülüğünde keyifli bir film.

Eğitimin amacı ''özgür düşünen beyinler'' yaratmaktır...
Filmin temposu oldukça durağan izlediğiniz sırada sıkılabilirsin ama sizi temin ederim ki verdiği mesajlar yönünden oldukça tatmin olacaksınız.

Filmi ergen yaşlarımın başlangıcında izlemiştim.
Ağladığımı hatırlıyorum. Gerek düşünsel gerek duygusal açıdan, izleyiciyi saran bir film. Henüz izlemeyenler izlemeliler.

Carpe Diem...

Bu filmin teması anı yaşadır. Çok açık ve net bir şekilde mesajı veren bir film. Üzerinizdeki baskılara, toplum baskılarına, kim ne der endişesine girmeden anı yaşabilmeyi anlatıyor. Size özgür olabilmeyi, özgür ruhlu olabilmeyi ve bu şekilde yaşayabilmeyi anlatan, öğrencilerine basmakalıp şeylerden kurtulup farklı olabilmeyi gösteren bir öğretmenin ve onun peşinden giden öğrencilerin hikayesi. Sorun sadece özgür olabilmek değil, sorun özgür düşünebilmek, ahlak sınırları çerçevesinde istediğini yapabilmek ve istediğin şekilde düşünebilmek.

Modern toplumların bizi bir tür kalıba sokup, herkesi benzer ürünler haline getirip size nasıl bir hayatın daha iyi olacağını dayatarak, aslında olmadığınız kişiliklere yönlendirdiğini görüyoruz. Sizin lüks bir eviniz olmalı. Lüks bir arabaya binmelisiniz. En güzel kıyafetleri alıp, son model telefonlara sahip olmalısınız. Her şeyin en son çıkanına sahip olmalısınız ki mutlu olasınız! Acaba bu mutluluk mudur ? Hiç ölmeyecekmiş gibi yıllarca çabalayıp moderliğin dayattığı gibi sürekli borç altında yaşayarak, sürekli bir telaş içinde yaşayarak ömrümüzü tüketmek. Bu mutluluk mu acaba ? Yoksa sadece bazıları böyle olması gerektiğini düşündüğü için bizde mi böyle yaşıyoruz.

Filmi izledikten sonra düşüncelere dalıp, kendinizi ormanlara atıp koşmak, doğayı izlemek isteği geliyor insana. Bir coşku bir mutluluk ve ardında bir hüzün doluyor insanın içi. Çok karmaşık yapılara girmeden mesajını veren ve hüzünlendiren bir film. İyi seyirler... 8.1/10

Lise yıllarında izlenecek... hayatınızı değiştrecek bir film gercekten mükemmel Robin WİLLİAMS yine muhteşem bir rol sergiliyor....