Whisky eleştirileri

farklı bir üsluba sahip olan ilginç bir sinema deneyimi whisky...ağır temposuna rağmen sıkmayan,izlerken öylece akan bir film.herhalde böyle bir film türkiyede çekilseydi adı Peynir olurdu:))

ben henüz izlemedim ama zeki demirkubuz film için son on yılın sinema olayı dır böyle filmlerin çekilmesi demiş.

filmin yavaş akışı başlarda çok sıkıcı olabiliyor ama film ilerledikçe alışıyorsunuz ve bittiğinde bir hoşluk bırakıyor aklınızda. oyuncular inandırıcı ve çok başarılılar. hayatı kendi yarattıkları zincirlere bağlı yaşayanlar, ekonomik yetersizliklerden dolayı artık zincirlerini asla kıramayacak hale gelmiş olanlar ve monoton hayatlarından vazgeçemeyenler anlatılıyor whisky’de.

Kusursuz bi film belki başka film olsa sıkılırdım ama hiç sıkılmadım çoook eğlendim oyunculuk o kadaaarrrr iyiydiki resmen marta ya acıdm onu sevdim kendi içimde büyütüm gerçeklerden korumak istedim... çok etkilendiğim bi film Marta’nın gidip kendine mayo aldığı sahneyi unutamıyorum...10/10 favorim...ve Marta, o benim masum meleğim...

Ne hoş bir film.Sıradan insanları anlatmak ve onların hayatlarındaki ?renkleri? ortaya çıkartmak istenilmiş.Film küçük mülkiyetlerin ve mecburiyetlerin ağlarından kurtulamamış, kendisine ve etrafındaki insanlara iyice uzaklaşmış yaşlı bir adamın ruh halini cok iyi yansıtıyor.mecburi paylaşımlar filmin çatısını oluşturmuş.insan-mekan baglantısını ince ayrıntılarına kadar kurgulamada parlak bir başarıya ulaşılmış.Filmin başrol oyuncuları da da güçlü birer performans sergiliyor.

filme giderken çok büyük umutlar içerisindeydim. ama istediğimi alamadım. sanırım bi filmi gözünde büyütmek büyük bi hata . burdaki yorumları okuyarak gittiğim viskide tam olarak dumura uğradım. hele o son sahnedeki trikotaj makinasının dönüp sesin yükseldiği an yok mu işte bende orda film koptu. anadolu üniversitesi sinema günlerinde izlediğim bu ilk film umarım beni etkinlikten soğutmaz. filmin bitişinde salonda bi gürültü koptu. meğer adam ölüymüş :P

ispanyol ve latin filmleri herzaman igimi cekmiştir ve beni gercek dunyaya surulemiştir.cok gercekci filmler yapıyorlar

monotonluğu ele alan yavaş yavaş ama eğlenceli bi şekilde akıp giden bi film..özellikle martayı çok sevdim eminim izleyen herkes onu çok sevecektir:) ayrıca öLe bi yerde bitio ki filmin tadı damaınızda kalıo..bardaktaki son yudumluk çayınızı garsonun götürmesi gibi işte öle bi film...

olağan üstü güzel bir okadar depresif bir film ...nitekim yönetmeni intihar etmiştir...kardeşlerin bir birine aldığı tişörtler filmi özetliyor

filmin türü komedi yazılmış çok ilginç yoksa ironi mi:)

sanırım uruguayın türkiye'deki vizyona giren ilk filmi olmamasına şaşmamak lazım. çok şey beklediğim bir filmden hayal kırıklığıyla çıkmak beni üzüyor açıkçası.umarım dünya snemalarından daha iyi filmler gelir ve gelecektirde. ama whisky bişey elde edememiş bir filmdir benim açımdan.tabiki bu benim zevkim ve filmi hiç beğenmediğimi söylemeliyim.