Hesabım
    Ankara'dan 'Arşivleme Humması' Geçti..

    VİDEFESTA'10, 22-28 Kasım tarihleri arasında Ankara'da düzenlendi.

    Joseph Beuys'un Documenta 5'te yaptığı performansın video kaydından, Ulrike Rosenbach'ın hiç bilinmeyen işlerine, Alp Zeki Heper'in 60'larda yaptığı deneysel kısa filmlerin remixinden, Bilge Karasu'nun Ankara Radyosu tarafından kayıt edilen "Çeşitlemeli Korku" ses işine kadar 104 sanatçının 129 işi izleyicilerin beğenisine sunuldu.

    Bu yıl ilki düzenlenen VİDEFESTA'10 Uluslararası Medya Sanatları Festivali'nin teması "Arşivleme Humması" olarak ilan edilmişti. Festival için dört ayrı video arşivleme ve tarih projesi , festivale davet edilerek, 40jahrevideokunst.de (Dijital Miras: 1963 Yılından Günümüze Almanya'da Video Sanatı), Başa Sar ve Başlat (İngiliz Video Sanatının İlk Yılları), İktidar Hakkında Bir şey (1990'lardan 2000'lere Rus Video Sanatı) ve Türkiye Video Sanatının Kısa Tarihi, bölümlerinden oluşan dört temel başlıkta sergilendi.

    40jahrevideokunst.de (Dijital Miras: 1963 Yılından Günümüze Almanya'da Video Sanatı) bölümünde Joseph Beuys'un Documenta 5'te yaptığı performans Video kaydı olmak üzere yeni restore edilen bilinmeyen iki videosu, Video sanatının kurucularından Klaus vom Bruch ve Ulrike Rosenbach'ın 1970'lerde yaptığı hiç bilinmeyen çalışmaları, Başa Sar ve Başlat (İngiliz Video Sanatının İlk Yılları) bölümünde Tina Keane'den John Adams'a İngiliz Video sanatının önemli işlerinden bir toplam, İktidar Hakkında Bir şey (1990'lardan 2000'lere Rus Video Sanatı) bölümünde Oleg Kulik'ten ZERGUT Gruba iktidar ilişkilerini sorgulayan Rus Video sanatı örneklerine, Türkiye Video Sanatının Kısa Tarihi bölümünde Alp Zeki Heper'in 60larda yaptığı deneysel kısa filmlerin remixinden, Bilge Karasu'nun Ankara Radyosu tarafından kayıt edilen "Çeşitlemeli Korku" ses işine kadar pek çok önemli çalışma ilk kez izleyici karşısına çıktı.

    VİDEFESTA'10'nun bu seneki çerçeve kavramı "Arşivleme Humması", Derrida'nın Mal d'Archive kitabında kullandığı bir kavramdan geliyor. Derrida burada arşivin, arşivciliğin bir yapısökümüne girişirken, özellikle sayısal saklama teknolojilerinin, internetin arşivselliği ne hale getirdiğine değiniyordu. Lev Manoviç Veritabanı Anlatısı kavramıyla veritabanı mefhumunun video üretim süreçlerini nasıl dönüştürdüğünü göstermişti. Dizga Vertov Kameralı Adam'ı dev bir Kinok ordusunun çektiği binlerce filmlik bir arşivden devşirmişti. Esfir Shub Buluntu Film fikri yoluyla arşivselliği ilk kez film üretimine soktu.

    Heidegger 1967'de Wegmarken'in girizgâhına not düşmüştü: "Belki de tarih ve tarihin bize sundukları tek tipleşmiş enformasyon deposundaki yerini kolayca alacak ve böylece denetim altındaki insanlığın kaçınılmaz olarak muhtaç olduğu planlamanın hizmetine sunulacak."

    Bu enformasyon telaşı içinde düşünme de sonlanacak mı, yoksa düşünmenin kökenleri tarafından sunulan, kendisinden bile saklanmış bir yeraltı geçidi onun misyonu için korunmuş mudur, bir soru olarak kalacak. Bu arşivleme, tasnif ve saklama ideolojileri bu seneki festivalin çevresinde şekillendiği sorular olarak arşivdeki yerini aldı.

    facebook Tweet
    Öneriler
    Yorumlar
    Back to Top