Din ve bilim çatışmasını çok da fazla engellemeden bir orta yolda sunaya çalışmışsınız…
Özgür Bakar: Ben 'exorcisizm' filmi yaparken aslında zamanında dünyayı kasıp kavursa da Şeytan filmi izlememeye özen gösterdim. Çocukluk hatıralarımdan kalan kısım var tabii. Sadece selam çakmaya çalıştım, aynısı falan değil. Metin Erksan çok başarılı bir uyarlamasını yapmıştı zaten...
İşin satışında ‘gerçek bir hikayeden ilham alınmıştır’ kalıbı çok sunuluyor. Tamamen ticari sinemanın dayattığı bir şey. Bizim yapımcımız gerçekten gerek telkin diyelim ya da bu işe inanan insanların dilinden konuşalım, bu 'işi' yapıyor. Yaptığı işi göstermek adına bizimle bir araya geldi. Ammar filminde de danışmanımızdı. Amerikan filmi tadındaydı biraz Ammar. Bunda da biraz öyle ama. Salih Bey’le bir araya geldiğimizde işin bu topraklarda nasıl yansıdığına bakarak bir şeyler yaptık. Filmdeki Rahman Hoca karakteri Salih Bey’in yansımasıdır. Onun bize gösterdiği videoları referans alarak kullandım. 'Gerçek anlamda gerçek bir hikayeden uyarlanmıştır' denilebilecek film budur belki de. Her sahnenin belgesi var. Ben bile bunun telkin yöntemi olduğuna inanıyorum. Sonuçta İslami usullere bağlı birini psikiyatra gönderdiğiniz zaman rahatlayamayabiliyor. Ama bir yönetmen olarak tarafsız bir yerde durmam gerektiğin düşündüğüm için senaryoda paralel tutmaya çalıştım. Doktor bu hastayı götürün diyor, 'hocaya götürün' diyemiyor ama öyle aslında. Sonunda da hoca gelip müdahale ediyor zatrn.