Hesabım
    Yönetmen Alper Çağlar, Dağ 2'yi Anlattı!

    4 Kasım'da vizyona giren yeni hikayesiyle Dağ II filmini, yönetmeni ve senaristi Alper Çağlar tüm detaylarıyla Beyazperde.com'a anlattı!

    Oyuncular çekimler öncesi fiziksel ve askeri eğitim babında farklı "geliştirme" aşamalarından geçmişler. Hatta filmdeki fiziksel eğitim sürecinde, oyunculardan bazılarının gerçekten de fiziken değiştiğini, güçlendiğini görüyoruz. Bu süreç nasıl işledi? TSK'dan ne gibi yardımlar aldınız? İşin psikolojik boyutunun kavranabilmesi için özellikle de oyuncu ekibi ne tür hazırlıklardan geçti?

     Alper Çağlar: Hepsi büyük çileler çektiler. Bile bile sadist gibi çektirdim. Şimdi güleriz hatırlayınca ama, oyunculuklarının fiziksel hafızasına ve tempo-ritmine katkıda bulunması için aylar öncesinden bir hazırlık sürecine geçtik.

    Murat Serezli ve Armağan Oğuz başta olmak üzere çoğu oyuncu inanılmaz katı bir fitness programı uyguladılar. Armağan neredeyse 15 kilo saf kas aldı, Murat ise hem kilo verip hem ‘shred’ dediğimiz o baklavalanmaya verdi kendini. Gururla söylüyorum, çekimler başladığında 7 bordo berelinin 7’sinde de ‘sixpack’ vardı (Ufuk ve Ahmet yağsızlıklarından öyleydi ama olsun, baklava baklavadır). Çağlar son bir iki hafta boyun fıtığından dolayı spora ara verdi ama hepsi fiziksel olarak formdaydı.

    Düşünün ki bu adamlar çekim yerlerinin çoğuna yürüyerek teçhizatla gitti. Anavarza Kalesine tırmanışı malzemelerle yaptılar. Ahu dahil. Hatta şimdi düşününce, Ahu erkeklerden daha az yoruluyordu. Gerçekten alkışlanası bir ana oyuncu kadrosu vardı dayanıklılık açısından. Ama bu çile emin olun onlara bir ivme kazandırdı. Filmin üçüncü perdesindeki yükselişi en son haftalarda çektik ve o çöl, tepe, kayalık dolu ilk dört hafta sondaki kreşendoya bir fiziksel hazırlık oldu.

    TSK’dan alınan yardımlar sahne odaklıydı. Benden senaryoya yazdığım ve vazgeçemeyeceğim ne istediğimi sordular, ve ne sağlayabileceklerini söylediler. Zamanla bir plan oluştu. MKE ve TSK’nın mühimmat, araç ve askeri üs çekimleri filmin gerçek kuvvet çarpanıdır.

    Psikolojik boyuta gelince, Eşref karakterini oynayan dostum ve taktik danışman/film zırhçısı Ahmet Pınar her anlamda onların eğitim çavuşu oldu. Her sahne hazırlanırken siper almaktan, silah tutuşa, tetik disiplininden, gerçek silahları (ki MKE sağ olsun taarruz tüfekleri ve nişancı tüfeğinin hepsi gerçek silahtı--) haftalarca oyuncuların beyinlerini yıkadı. İyi ki de yıkadı, kurguda elimde fiziksel oyunculuk olarak gerçekçi ve karizmatik tonla hareket, mimik ve ufak askeri tik var. Ahmet’in hep yanımda olması filmimizin bir diğer kuvvet çarpanıdır.

    facebook Tweet
    Öneriler
    Yorumlar
    Back to Top