Hesabım
    İngiliz Hasta
    Ortalama puan
    4,2
    566 Puanlama
    İngiliz Hasta hakkında görüşlerin ?

    80 Kullanıcı yorumları

    5
    22 Eleştiri
    4
    32 Eleştiri
    3
    10 Eleştiri
    2
    12 Eleştiri
    1
    2 Eleştiri
    0
    2 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    l-i-l-a-H
    l-i-l-a-H

    Takipçi 2.129 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    30 Aralık 2010 tarihinde eklendi
    90 ların en sıkı dram filmlerinden biri...
    throughout
    throughout

    Takipçi 367 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    25 Nisan 2011 tarihinde eklendi
    Oyuncu performansları ve hoş müzikleri en önemli artıları filmin.. bunun dışında yönetmenin anlatımı hoş değildi bence.. konu fazlasıyla uzatılmış ve zaman zaman sıkıyor film.. birkaç etkili sahne var filmde.. sonuç olarak çok iyi bir film değil.. birkaç etkili sahnesi, oyuncu performansları ve müziği sayesinde kendini izlettiren bir film.. daha fazlası değil.. 7/10
    volkanick
    volkanick

    Takipçi 683 değerlendirmeler Takip Et!

    2,0
    25 Eylül 2011 tarihinde eklendi
    Benim açımdan hayatımda cevabını merak ettiğim bir kaç soru var..Bunları öğrenmeden ölürsem gözüm aşık giderim.
    1-İnsanların dünyada bulunma amacı nedir?
    2-Uzayda bizden başka bir yaşam var mı?
    3-Ajdar nereye kayboldu?
    4-İngiliz Hasta nasıl bu kadar Oscar kazandı?
    Engin Yüksel
    Engin Yüksel

    Takipçi 1.438 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    3 Eylül 2012 tarihinde eklendi
    ağır ve sıkıcı 5/10
    Chev
    Chev

    Takipçi 952 değerlendirmeler Takip Et!

    0,5
    6 Aralık 2010 tarihinde eklendi
    Yorumları şöyle bir okudum ve okuduklarıma inanamadım. Ben herhalde ingiliz hasta diye başka bir film seyrettim. Pes diyorum sadece.. Bu kadar şişirilmiş bir film görmedim duymadım.
    atakanozruh
    atakanozruh

    Takipçi 331 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    23 Ağustos 2007 tarihinde eklendi
    Hani zevkler kişiden kişiye göre değişir ya, ben hiç beğenmedim İngiliz Hasta'yı... Abartılacak kadar başarılı değil bence. Aşırı biçimde durağan, konusu ve süresi gereksiz yere uzatılmış bir film. İzlerken bu kadar sıkıldığım film sayısı azdır. Maalesef tavsiye edemeyeceğim bir film ama bu kadar beğenilip ödül aldığına göre vardır bir şey herhalde. Siz yine de izleyin. :)
    Majör-2
    Majör-2

    Takipçi 294 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    1 Ocak 2009 tarihinde eklendi
    Valla işkence gibiydi...2,5 saatlik filmin ilk 2 saati gereksiz birsürü ayrıntı ile dolu.Son yarım saatte gerçekten de oscarlık bir film olduğu çıktı ortaya.Ama bence çok gereksiz bir uzunlukta.İzlerken şiştim resmen...Filmin çekilme şekli ise mükemmeldi.Gerek makyaj, gerek mekanlar, gerek müzikler gerekse oyunculuklar gerçekten güzel...Ama başyapıt denilemez bence...7/10
    kalpsiz
    kalpsiz

    Takipçi 252 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    8 Aralık 2009 tarihinde eklendi
    Mükemmel.. Tüm övgüleri hakeden bir klasik..
    dhamir-
    dhamir-

    Takipçi 49 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    20 Şubat 2009 tarihinde eklendi
    Türünün en iyisi savaş ve aşkı en iyi anlatan bir baş yapıt.
    Ugur Tazegül
    Ugur Tazegül

    Takipçi 672 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    9 Ocak 2014 tarihinde eklendi
    Geriye doğru giden bir hikâye… The English Patient, cevabı zaten hali hazırda bulunan soruların cevaplarını arıyor. Bu şiirsel, epik film; yarattığı gizemin tüm katmanlarını inceliyor. Zaten birleştirilmiş bir puzzle’ın parçalarını yeniden birleştiriyor. Talihsiz bir aşk hikâyesi ancak bu kadar güzel anlatı Michael Ondaatje’nin ünlü romanından, yönetmen Anthony Minghella tarafından beyazperdeye uyarlanan film; çift kanatlı eski bir savaş uçağının, açık kokpitinin içinde iki yolcu varken çölün üzerinde uçuşuyla açılıyor. Sonradan göreceğimiz flashbackler ile bu yolcuların kim olduğunu, uçakta neler olacağını ve neden orada olduklarını yavaş yavaş öğreniyoruz. Bu sahne filmin başlangıcını ve sonunu birbirine bağlıyor. David Lean’in filmlerinin görsel zenginliğinden çok fazla etkilenen yönetmen, bastırılmış duyguları ve kahredici anıları birleştiren hikâyeyle kusursuz bir yapım ortaya asıl geçtiği dönem yani “günümüz”, II. Dünya Savaşı’nın son dönemi ve yer aldığı bölge de İtalya… Tüm vücudu feci şekilde yanmış bir adam yani “İngiliz Hasta”, Hana (Juliette Binoche) isimli bir hemşire tarafından eski bir manastırda bakılıyordur. Bu adamın tüm cildi öyle kötü yanmıştır ki, yüzü adeta bir maske gibi ve dış görünüşüyle beraber anıları da kaybolup gitmişacklerde de savaş öncesi Mısır’da bulunan ve çölün üzerinde daha önce uçmuş havacı, Macar Count Laszlo de Almasy’nin (Ralph Fiennes) hikâyesini izliyoruz. Kraliyet Coğrafi Topluluğu’nda yer alan bu adam araştırmalar için haritalar yapıyor. Bu kamuflaj hikayesinin altında bunlar İngiliz güçleri tarafından olası bir savaş durumunda da kullanılmak için geliştiriliyordur. Almasy bu sırada Geoffrey Clifton (Colin Firth) ile yeni evlenmiş, evliliği tam bir hayal kırıklığı olan ve mutsuz kadın Katharine Clifton (Kristin Scott Thomas) ile tanışıyor. İkili mükemmel şekilde göz alıcı ve romantik sekanslarla adeta istem dışı gelişen bir aşk yaşamaya başlıyor.İşte bu iki hikâye, yatalak ve ölmek üzere olan hastanın puzzle’ını birleştiriyor. Bu esnada Hana, hastasına dışa vuramadığı aşkıyla, büyük bir şefkatle sarılıyor. Onu iyileştirmek için elinden geleni yapıyor. Olağanüstü bir hassaslıkla hastasına bakıyor ve bu sırada bambaşka olaylar da gerçekleşiyor tabii. Özellikle o manastırdaki piyano sahnesi akıllardan kazınması zor bir sahnedir.12 dalda aday olarak 9 Oscar kazanan bu başyapıt; En İyi Film, En İyi Yönetmen – Anthony Minghella, En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu – Juliette Binoche, En İyi Sanat Yönetimi, En İyi Görüntü Yönetimi, En İyi Kurgu, En İyi Film Müziği, En İyi Kostüm Tasarımı ve En İyi Ses dalında Oscar’a layık görülmüştür. Diğer adaylıkları ise En İyi Kadın Oyuncu – Kristin Scott Thomas, En İyi Erkek Oyuncu – Ralph Fiennes ve En İyi Uyarlama Senaryo – Anthony Minghella dallarındadı türlü acı dolu aşk hikâyesini ele alan The English Patient; ihanet, mutsuzluk, milliyetçilik, şefkat gibi yoğun duygulara da değinen kusursuz bir yapımdı. – Bence – gelmiş geçmiş en iyi filmler arasında yer alan film, “En sevdiğin film hangisi?” sorusuna rahatlıkla cevap olarak verebileceğim bir yapıt ayrıca… Bir klasik; muhakkak görülmesi gereken bir klasik!
    cudiferat
    cudiferat

    Takipçi 177 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    20 Mayıs 2009 tarihinde eklendi
    Bu filmi ilk 13 yaşındayken izlemiş ve hüngür hüngür ağlamıştım, hatta ertesi gün dershaneye gelip arkadaşıma sorduğumda o da ağladığını söylemişti sonunda :)

    10 sene sonra bu gün izlediğimde tabii ki o kadar etkilemedi beni; ama daha akl-ı selim bir şekilde yorum yapmak gerekirse;

    Filmdeki romantizmin dozunu çok beğendim. Öyle tabiri caizse "sulu" "her dakika göz yaşı olan" "bir sevgilinin diğerine bi türlü kavuşamadığı" vs. bir romantizm yok; gerçekten çok hüzünlü, dramatik bir romantizm var ve bu dramatize duygu yoğunluğu özellikle son 20 dakikada tavan yapıyor.

    Öyle kıpır kıpır film sevenler beğenmeyebilir, Karakter tahlillerinin ve gelişen olayların biraz uzun anlatıldığı söylenebilir ama seyircinin konuya hakim olması için yapılması gereklidir ve iyi ki yapılmıştır.

    Neticede bence izlenmesi gerekir, ama çok büyük beklentilerle mi; bilemem... 8,3/10
    jamesbond-2
    jamesbond-2

    Takipçi 1.684 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    3 Ağustos 2006 tarihinde eklendi
    aşkta sınır yoktur;filmin sloganı bu ve bu söz filmi özetliyor.bir macar kontu,bir hemşire,savaş yaraları almış bir kişi,hintli bir bomba uzmanı ve bir kadın filmin karakterlerini oluşturuyor.savaşla ilgili bir film ama öyle çatışma sahneleri falan yok.aslında dram yanı romantik yanından daha ağır basıyor.bu filmi izleyen bazıları ağır bulabilir ama bence değil.gerektiği gibi.daha çok şey söylenir filmle ilgili ama ben herkesin izlemesini tavsiye ediyorum.anlatılmaz,görülür.ralph fiennes ve yönetmeni tebrik ediyorum.saygılar ve iyi seyirler.
    Şamil Ö.
    Şamil Ö.

    Takipçi 171 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    23 Mayıs 2017 tarihinde eklendi
    The English Patient, oyuncu kadrosuyla size kaliteli bir film vaad eden ve beklentileri yükselten bir yapım. Williem Dafoe, Kristin Scott Thomas, Juliette Binoche ve Ralph Fiennes. Böyle tatmin edici bir oyuncu kadrosuyla yapılabilecek en başarılı iş yapılmış. İlginç ve bir nevi karışık konusuyla işler sarpa sarılmadan uygun karekter-oyuncu seçimiyle nokta atışı yapılmış. Almasy merkezinde işlenilen senaryo gayet başarılı ve tatmin edici. Duygusal durumlar; romantizm, korku, sevinç, çaresizlik oyuncular tarafından o kadar başarılı canlandırılmış ki daha iyisi düşünülemez. Schindler's List'de başrolde gördüğümüz Ralph Finnes yine başrolde ve çok başarılı bir performans sergileyerek hafızalara kazındı. Özetle 1996 tarihli yapım, En İyi Film ödülü de dahil aldığı 9 Oscar ödülüyle güzel bir eser ve uzun süresine rağmen izlenmeye değer.
    enesnail
    enesnail

    Takipçi 221 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    20 Mart 2010 tarihinde eklendi
    oldukça güzel bir klasik. oyunculuklar mükemmel. senaryo güzel. aldığı oscarları hakeden bir yapım.
    m-cengiz
    m-cengiz

    Takipçi 77 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    16 Şubat 2008 tarihinde eklendi
    Mükemmel bir film. izlediğim en iyi aşk filmlerinden biri. 10/10
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top