Üçüncü Adam, İngiltere'ye ait en önemli filmlerden birisi olarak kabul edilegelmektedir. Amerikalı ucuz roman yazarı Holly Martins'in, eski arkadaşı Harry Lime’in çağrısı üzerine savaş sonrası Viyana’sına gelmesi ve gelir gelmez de arkadaşının bir trafik kazasında öldüğünü öğrenmesiyle gelişen olaylar aktarılmaktadır. Bir kayboluş öyküsünün ana tema olduğu filmde, Graham Greene’in kısa öyküsü etkileyici ve unutulmaz bir şekilde beyazperde'ye yansıtılmıştır. Tüm oyuncu performanslarının birbirinden etkileyici olduğu filmde, özellikle Orson Welles’in oyunu sinema tarihindeki yerini almıştır. Filmin başarılı noir atmosferi "kara film" türünün en etkileyici örneklerinden birisi olarak Üçüncü Adam'ın sinema tarihine geçmesine yol açmıştır.
Filimin konusuyla müziğin alakasızlığı dikkat çekecek şekilde göze batıyor. vasatın da altında bir yapım 4/10
rudeonerudeone
Takip Et!
Takipçi
1.698 Eleştirisini Oku
4,0
10 Mart 2013 tarihinde eklendi
Bu türü seviyorum. Klasik bir film-noir. En iyisi değil belki, ancak üst sıralarda olduğu kesin. Stilize sahneler, çekimler, kullanılan ışık, mekanlar, kıyafetler, karakterler, senaryo...Türün her bir unsuru eksiksiz olarak karşımızda. II.Dünya Savaşı sonrası Viyana da filmin önemli karakterlerinden aslında. Hasar görmüş binalar, sokaklar, köprüler...Cotten filmi sürüklüyor diyebiliriz ancak Orson Welles efsanesinin ...
Devamını oku
jamesbond-2
Takip Et!
Takipçi
1.684 Eleştirisini Oku
3,5
30 Nisan 2015 tarihinde eklendi
Beklediğimden farklı çıkmıştı,başlamadan kafamda daha farklı bir film çizmiştim.En iyi filmlerden olduğu görüşüne katılmamakla birlikte,orta halliydi bence,savaş sonrası virane haldeki Viyana'yı görmek değişik bir deneyim oldu
MojoRising
Takip Et!
Takipçi
380 Eleştirisini Oku
3,0
2 Eylül 2012 tarihinde eklendi
49 yılına ait bu klasik filmi çok beğenemediğimi söylediğimde eminim ki kara film ve klasik filmleri seven sinemasever arkadaşlar tarafından sinemadan anlamamakla itham edileceğim ve hatta bundan sonra film falan izlemememi salık verenler olacaktır mutlaka. Bu ağır eleştirilere şimdiden göğüs gererek eleştirime başlıyorum :) Öncelikle filmi beğenemememin en önemli nedeni karakterlerin iki boyutlu oluşu sanırım. ...
Devamını oku
...öncelikle filmi beğenemememin en önemli nedeni karakterlerin iki boyutlu oluşu sanırım. Biliyorum bu tarz filmlerde hep böyledir karakterler. Sonuçta ağır bir dram değil film-noir bu. Ancak bu filmde bu karakterlerin sayısı o kadar fazlaydı, başrol karakteri -belki bir de binbaşı karakteri hariç- inandırıcı bulabildiğim hiçkimse olmadı. Orson Welles'i sinemayı seven herkes sever. Ben de severim elbette. Yıllar önce ''Yurttaş Kane'' i izlemiştim (12-13 yıl oldu sanırım) film hala dün gibi aklımdadır. Ancak ben bu filmde Welles' in oyunculuğunu da yeteri kadar inandırıcı ve başarılı bulamadım. Yan karakterlerimiz de (kötü adamlar genellikle) bariz şekilde kötü oynamışlar film boyu. Holly Martins'in (başkarakterimiz) hiçbirşeyden şüpheleneceği yoksa bile adamı zorla şüpheye düşürdüler mimikleriyle, tavırlarıyla. Çok zekice olduğu söylenen senaryo ise bence o kadar da zekice sayılmazdı. Final kısmında bir ''şaşırtma'' daha olmasını epey bekledim...
MojoRising
49 yılına ait bu klasik filmi çok beğenemediğimi söylediğimde eminim ki kara film ve klasik filmleri seven sinemasever arkadaşlar tarafından sinemadan anlamamakla itham edileceğim ve hatta bundan sonra film falan izlemememi salık verenler olacaktır mutlaka. Bu ağır eleştirilere şimdiden göğüs gererek eleştirime başlıyorum :) ...
MojoRising
...bu kadar eleştiriden sonra film 63 yıllık bir film. Sinema tarihinin en önemli 100 filminden birisi olarak gösteriliyor. Bunun nedeni sanırım filmin ''vicdanlı'' bir film olması. Genelde hırsızlık, soygun, cinayet vs. araştırması üzerine kurulu kara film türünde ilk defa savaş suçları ve savaşta hasta çocuklara kötü ilaç satan insanları eleştirmesi bu filmi birçok insanın gözünde değerli kılmış anlaşılan. Açıkcası bu iyi kalpli filmi bütün defolarına, bütün eskimiş yanına rağmen bende bu yüzden sevdim. Böyle bir konunun işlenmesi, bu duyarlılık takdir edilmeyecek gibi değil. Sonuç olarak bu kadar laftan sonra ben filmi abartıldığı kadar başarılı bulamasam da vicdanı, sinema tarihinde fetiş olmuş ''Üçüncü Adam'' karakteri sayesinde takdir ettim. Yalnız bu film Hitchcock'un ellerinde kesinlikle bir efsaneye dönüşürdü bu da bir gerçek.
Yorumları göster
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.