O... Çocukları eleştirileri

Büyük bir korkunun iliğimize kadar işlendiği bir ülkede yaşıyoruz ve bununla rakip olan bir hafıza imhasının bulunduğu bir ülke burası.Cuntacıların aptallığını Beynelmilel'de,eli kanlılığını da bu filmde anlatan Sırrı Süreyya Önder; O..Çocukları'ndaysa bize 12 Eylül'de başlayan mülteci hayatları hatırlatıyor.Ve emniyetin beşinci katından atılıp intihar süsü verilen insanları,ve 17 yaşında idam edilen çocukları hatırlatıyor.Biz ise unutturuluyoruz.Unutturanlar:Zaten kimin geçmişe uzanan suçları yoktur ki.Hangi toplum hiç zulmeden olmamıştır,kim öyle yada böyle elini kana bulamamıştır diyerek işin içinden sıyrılıyorlar.Ve Leyla İpekçi'nin de dediği gibi Türkiye'de Kıyamet Kopmuyor.Gelecek nesillerin kurban edilmesine gerek kalmadan,insanoğlunun kendi yarattığı açmazdan çıkmanın yolunu bizlere gösteren Sırrı Süreyya Önder gibi sinemacıların bir derdinin olması filmlerinin biraz çapaklı olması çok hoşuma gidiyor.en büyük gücünü de bildiği şeylerden alıyor.12 Eylül dönemindeki yaşanan acı hikayeleri iyi gözlemleyerek bunları komedi unsuruyla anlatmayı çok iyi bir şekilde başarıyor?

Müzikleriyle, oyunculuklarıyla ve senaryosu ile başarılı bir yerli dram...

Gerçekten çok anlamlı,toplumsal değerlerimizi sorgulayan,bizi düşünmeye sevk eden gerçekçi bir film olmuş o.çocukları.Oyunculuklar desen harika sadece önemli olarak eleştirebileceğim tek nokta finalinin aceleye getirilip ;basite indirgenmiş olması bunun dışında çok iyiydi diyebilirim.8/10

Filmde inceden inceye bir mesaj vardı. ama filmde ki karakterlerden hazalın annesi tam olarak ne suç işlemiş bi anlasak... bide sonunda abartmanın suyunu çıkarmasalar... iyi diyecektim. ama vasatı geçememiş.

Olmamış..Yönetmenin 1,5nci filmi yine yarım olmuş.Başlangıç kısmı zaten kötü sonra biraz toparlıyorlar ama final yine çok kötü..Diyaloglar gerçekten güzel ama keşke,senarist bunu daha da olgunlaştırdıktan sonra kendisi çekseydi filmi daha iyi olurdu..Demet Akbağ filmin parlayan yıldızı,onun gibi bir oyuncuya sahip olduğumuz için çok şanslıyız.Şunu da eklemek gerekir,artık bu 80 darbesini konu alan filmler biraz sıkmaya başladı,Hollywoodun sürekli yahudi soykırımını anlatan filmlerine döndü iş..Ama tabiiki Maskeli Beşler,Recep İvedik,Çılgın Dersane tarzı filmlere karşı desteklenmesi gereken yapımlardan..

çok çok başarılı olabilecekken mahvedilmiş bir eser de olsa yine de izlenmeyi hakettiğini düşünüyorumkonu çok güzel,senaryo sağlam ama yönetmen ve oyunculardan sarp apak ile özgü namal sanki filmi berbat etmek için ellerinden geleni yapmış gibiydiler. ne yapaylıktı o öyle! sarp apakın olduğu kuşkusuz her sahne sırıtıyordu. etkileyici olabilecek birçok sahne yönetmenin üstün başarısından ötürü arada kaynayıp gidiyordu, dramatik bir çok öge iyi kullanılmadığından harcanmıştı adeta.tüm bunların yanında hikayenin gerçekten çok iyi olduğu kanaatindeyim,ayrıca demet akbağ ve ipek tuzcuoğlu ise filmi götürenler arasındaydı.keşke değindiğim ve daha önce yorum yazan arkadaşların değindiği eksiklikler olmasaydı da türk sinemasına yeni bir başarılı eser daha eklenmiş olsaydı...

Son yıllarda izlediğim en iyi Türk filmlerinden biriydi. Kıraçın şarkı söyldiği an ise doruk noktasıydı kanımca. Özgü Namal da yine döktürmüş.

Güldüm, düşündüm, hüzünlendim, yeri geldi ağladım, hiç bitmesin istedim...

gişe yakalamak için yapmadıkları bir bu kalmıştı onu da başardılar. film anlattığı konunun muhakkak bire bir adını almalımıdır? bence esas soru bu olsa bile tek düşüncenin gişe olması kalitenin dahi çok fazla önüne geçebiliyor. ancak türk sineması için bu tarz yaklaşımlar oldukça sıkıntılı görünüyor. öyle ki geçtiğimiz iki yıl içinde çok fazla gişe amaçlı filmler çekildi ve m.a.erbilin oynadığı birçok proje felaketle sonuçlandı. halbuki bu yapımlardan gerekli dersler çıkarılmaz ise düşen kaliteyle beraber gişede de gerilemeler olacak, uzun vadede türk sineması 80li yıllardaki kabus dolu günlerine geri dönecektir.yapımcılardan en önemli isteğimiz popülaritenin yanında kalitenin de beraber yürümesidir

demet akbağ harikaydı...film de çok güzeldi...

demet akbağ, sarp apak, altan erkekli ve özgü namal müthiş bir oyunculuk sergilemiş. Güzel bir senaryo güzel oyunculuklar ve kaliteli bir film orataya çıkmış. Küfürlü olmasına rağmen insanı sıkmıyor. Dmet Akbağı ilk defa bu kadar küfür ederken gördüm açıkcası ama o bile yakışmış. kısacası 8/10

Fazla birşey beklemeyin,hayal kırıklığı yaşamayın sonra..Fena değildi..

Anlattığı konu güzel ve daha önce işlenmemiş bir konu. O anlamda güzel. Ama konunun işlenişi çokmu başarılı ? Bence çok başarılı değil. Ama izlenmeyide hakeden bir film. Kesinlikle çok daha güze olabilirdi. Ama ben yinede zevkle izledim.

Çok kötü bür film değil aslında, oyunculuklar çok başarılı, senaryo biraz yetersiz kalmış, aslında anlatılmak istenilenler tam olarak anlatılamamış. Yinede o günlere farklı bir bakış açısından ışık tutulmuş. Ben beğendim.

2 yıl önce sinemada izlediğim ve ipek tuzcuoğlunun final sahnesini hala unutamadığım film... ama ne yazık ki diğer karakterler açısından çok basit ve gerçeklikten uzak bir final söz konusu.. bu nedenle filmin etkisi azalıyor.. oyunculuklar çok başarılı.. keşke final daha gerçekçi olsaydı ve aceleye getirilmeseydi.. yine de kaliteli türk filmlerinden ve izlenmeye değer..