Hesabım
    Birdman veya Cahilliğin Umulmayan Erdemi
    Ortalama puan
    3,7
    287 Puanlama
    Birdman veya Cahilliğin Umulmayan Erdemi hakkında görüşlerin ?

    29 Kullanıcı yorumları

    5
    6 Eleştiri
    4
    11 Eleştiri
    3
    4 Eleştiri
    2
    1 Eleştiri
    1
    3 Eleştiri
    0
    4 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    cemertem
    cemertem

    Takipçi 55 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    18 Ocak 2015 tarihinde eklendi
    Modern sinema içerisinde oldukça yaratıcı fikirlerle, hamlelerle ve zekici kurgularla karşımıza çıkan 21 Grams ve Babel filmlerinin yönetmeni Inarritu'nun nefes kesici bir deneyimi bizlerle buluşturduğu film. Senaryodan hareketle gidersek şaşalı günlerinin ardından işi bitmiş sönük bir yıldızın hayatta var olma amacı ve azmi anlatılıyor. Dövüş Kulübü filmindeki gibi bir alter ego olayı kullanılmış. Karakter ve onun alter egosu arasındaki çekişme ve nihayetindeki kabulleniş izlenmeye değerdi. Görüntü yönetiminde her zamanki gibi Emmanuel harikalar yaratmış. Kendisini Cuaron'ın filmlerinden tanıyoruz ki muhteşem bir görüntü yönetmenidir. Burada da yine görüntülerin yönetiminde sanki tek kameradan çekilmiş gibi her bir sahnenin ustaca hiç göze batmaksızın harmanlanması karşısında saygıyla eğilmek istedim. Film alt metinde gerek sinemaya gerekse tiyatroya da bir saygı duruşunda bulunuyor. Oyunculuklarda Keaton'ı ve Nortan'ı karakter oyunculuğu konusunda aşmış buldum. Ama Inarritu öyle bir film çekmiş ki teknik konuşmuş, oyuncular arkada kalmış. Komediyi pek iyi hissedemedim ama mizahı ve dramın iyi karıştırıldığını belirteyim. Film teknik manada yönetmenin en iyi işi olmakla birlikte çekim tekniklerine bir kez daha hayran kaldığımı da ekleyeyim. Film sanki tek planmış gibi hiçbir kesme görüntü olmadığından kurgu da bir şey yokmuş gibi algılanmasın, son derece seyirlik bir kurgusu var. Her bir sahne ve olay örgüsü ustaca kuruluyor ve bir sonraki sahnenin etkisini de iyiden iyiye hissedebiliyorsunuz. Hele o finaldeki kurguya bayıldım. Sonunu Life of Pi filmindeki gibi seyirciye bırakmaları, ana karakterin akıbetinin ne olacağına ilişkin ucu açık kısım çok isabetli olmuş. Sinema sektörü açısından taşlama niteliğinde de görülebilecek bir yapım çıkmış ortaya. Çekim ve kurgu tekniği açısından eşsiz olan bu filmin oscar ödüllerinde en azından kurguda ödül almasını canı gönülden istiyorum. Sahnelerdeki karanlık noktalar üzerinden görüntü yönetmeni kamerayı da bu karanlık yerlere sürükleyip oralardan çıkarıyor oldukça hoş bir yanılsama ile plan sekans yapmışlar. Yönetmen ve görüntü yönetmeni açısından takdire şayan. İyi seyirler. 9/10
    Kağan Y.
    Kağan Y.

    Takipçi 58 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    29 Nisan 2015 tarihinde eklendi
    Öncelikle Birdman filmi, bildiğimiz üzere Oscar'da bu yıl en iyi film ödülüne layık görüldü. Oscar'da ne zaman bir film en iyi film ödülünü kucaklasa, normal olarak izleyicinin dikkatini çeker ve de bazen beklentiler yüksek tutulduğu için de o film bir hayal kırıklığı olabilir. Örneğin 12 Years A Slave, Amerikan eleştirmenlerin neredeyse hepsinden tam not almıştı ve de Oscar'ı da kazanışı, net bir biçimde daha da beklentilerimizi yükseltmiş ancak kendi adıma söyleyecek olursam beğenmeme karşılık, bir hayal kırıklığı da olmuştu benim için. Fakat Birdman, aldığı Oscar'ı fersah fersah hak ediyor diyebilirim. Hatta çok cesur bir seçim olduğunu da dile getirmem gerekiyor. Birdman gibi değişik tarza sahip filmlerin de eleştirmenler tarafından sadece çok beğenilmekle kalmayıp ödül alması, Akademi'nin artık benzer tarzlarda çok başarılı olsalar da pek özgün olmayan senaryoların dışında da seçimler yapabileceğini bize göstermesi mutluluk verici. Neyse biz bu başyapıtı konuşmaya bakalım. Emmanuel Lubezki'nin muhteşem kamera tekniklerinden başlayalım. Gerçekten kusursuz, fazla söylenebilecek bir şey yok. Sanki tek bir çekimmiş gibi kamera geçişlerinin kurgulanması ise inanılmaz denebilir. Hem film adına inanılmaz bir artı hem de eskilerde uygulanmış olsa da(pekala az filmde) bu filme inanılmaz ayrı bir hava katmış. Filmde işlenilen senaryo tipi çok özgün. Spoiler olmaması adına açıklamayacağım ancak en temelinde daha önceden gördüğümüz bir senaryo tipi olmasına karşılık filmin konusunun ve de diyaloglarının onun üzerine kattığı anlamlar ve yenilikler gerçekten alkışlanası. Oyunculukların her biri de ayrıca övgüyü hak ediyor diyebilirim, özellikle de Michael Keaton, Edward Norton, Emma Stone ve Naomi Watts. Alejandro G.Inarritu'nun izlediğim ilk filmi olmasına karşılık filmografisini, genelde filmlerinde işlediği konu tiplerini iyi bir biçimde biliyorum diyebilirim. Onun da yönetimi gerçekten çok başarılı, zaten yaptığımız bu kadar övgünün en başında bulunan yani yönetmeninden bahsediyoruz. Müzikte ise hafif bateri sesleri ile izleyiciyi film kendisine çekiyor denebilir. Antonio Sanchez'in iki kez ekrana da yansıması çok hoş olmuş, özellikle ilk sefer. Birdman ile ilgili izleyiciye dile getirebileceğim iki not ise başında ağır bir giriş yapılmış olsa da devam etmenizi öneririm, bunu yapmamın sebebi ise birkaç arkadaşımın bu ağır başlangıcı sebebiyle filmi ilk 10 dakika içerisinde bırakmaları. Bunun dışında sonu da anlaşılması adına zor gelebilir izleyiciye, çünkü sonu hakkında bir şey söylenmiyor, sizin anlamanız isteniyor. Ben anladım sonunu. (Inception filmine de öyle demiş sonrasında anlamadığımı fark etmiş, yanlış bir şeyler olduğunu düşünüp tekrar birkaç detayın üzerinde durarak gerçekten anlamış, tümünü çözebilmiştim.) Neyse, sonuç olarak Birdman filmi dediğim gibi Oscar'ı fersah fersah almayı hak eden bir yapım bana kalırsa. Her ne kadar Oscar adayları içerişinde Boyhood ve The Grand Budapest Hotel en beğendiğim ikili olsa da, bu denli çok özgün ve kusursuz, sinemaya yenilik katan filmlerin çıkması, insanın sinemaya neden hayranlık duyabileceğini tekrardan hatırlatıyor bizlere. Sakın kaçırmayın!!
    Sıla
    Sıla

    Takipçi 7 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    5 Haziran 2015 tarihinde eklendi
    Genel anlamda bütün Oscar adayı filmlere bakarsak bu sene "boynumuz kıldan ince" senesi olmuş diyebiliriz. İki adet biyografi, Jazz ve Tiyatro gibi çürümeye yüz tutmuş; Hollywood'un popülerliği altında ezilmiş iki sanat dalını konu alan aday filmler.
    Birdman'e gelirsek bugüne kadar bize ulaşmış veya ulaşmamış bütün süperkahraman filmlerinin yüzeyselliğini cesurca eleştirmesi filmi zirveye taşıyan sebep olmuş. Hollywood'un kendi içindeki arazlarını yine Hollywood kanalıyla dile getirmek, senaryonun ne denli başarılı olduğunu gösteriyor.
    Yönetmenin üslubu, seyirciyi kavrayıp elindeki dramayı sunuşu ise ödüle giden son basamak olmuş diyebilirim. Filmin çekimleri ise orjinal, naif geçişlere sahip ve kamera oyunlarıyla insanı ekrana kilitleyen cinsten. Öğretisi ise; "Bir filmin heyecanlı olması için onun illaki aksiyon, süper kahramanlı veya savaş içerikli olması gerekmiyor." oldu, net bir biçimde.
    Oyunculuklara gelirsek Michael Keaton aday gösterilmesine rağmen Oscar'ı alamadı. Elbette her aday kendi içinde değerlendirilmeli ancak Eddie Redmayne'in başarısı gözden kaçacak gibi değildi. Michael Keaton'ı farklı rollerde görmüştük ancak Birdman'i izlerken rolü sindirmiş olduğu görülüyordu. Batman'dan Birdman'e geçişin ironisi ise gözden kaçmadı.
    Edward Norton'ın karakteri ise -film bir yandan Hollywood'u eleştirirken- tiyatrodaki arazları fark ettiriyor ve alttan alta eleştiriyordu. Yunan Tragedyalarından günümüze süregelmiş "yıldız oyuncu" kavramının sorgulatılması da bu bağlamda filmin açtığı başka bir tartışma alanı.
    Sonuç olarak, yönetmen-senaryo organizesinin (ki yönetmen senaryonun yazım aşamasında bulunmuştur) bu denli sistematik ve homojen olduğu filmler her daim başarılı olacaktır. Hak etti mi, kesinlikle.
    theyurdal
    theyurdal

    Takipçi 550 değerlendirmeler Takip Et!

    0,5
    28 Şubat 2015 tarihinde eklendi
    yok ya millet yapacak filim bulamamış artık iyice saçmalıyorlar film 2 saat ama ben 1saat 20 dakikada pes ettim çok gerksiz bir filim müzikler bile çok kötü
    Emirhan Meral
    Emirhan Meral

    Takipçi 4 değerlendirmeler Takip Et!

    0,5
    6 Mart 2015 tarihinde eklendi
    Bir kez izlemeyle çok büyük bir hata yaptım bir kez daha izleme işkencesine katlanacağıma gider Keloğlan Kara Prens'e Karşı'yı izler daha çok zevk alırım ya bu ne.
    Birkan K.
    Birkan K.

    Takipçi 51 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    21 Şubat 2015 tarihinde eklendi
    Alejandro González Iñárritu, her ne kadar Arjantinli U19 milli takımı futbolcu ismi olsa da bu adamın ismi gerçekten sinema tarihine altın harflerle kazınmalı. Bambaşka bir bakış açısı ve kendine has bir anlatımı var. Her filmi son derece vurucu. Amores Perros (Paramparça Aşklar ve Köpekler), Babel, 21 Grams, Biutiful ve şimdi de Birdman. Filmin afişi ve ismi bir Marvel süper kahraman filmleri algısını yaratsa da yönetmenin ismini duyunca bu işin içinde bir hinlik var diyorsunuz. Whiplash’i izledilkten sonra arkada sürekli çalan bateri sesi her ne kadar etkileyici olsa da film boyunca devam etmesi beni biraz yordu. Senaryo, diyaloglar ve kamerayı takip ederek başladığınız yolculuk son derece akıcı devam ediyor. Kamera geçişleri, çekimler gerçekten muhteşem ve büyük emek harcanmış. Sürükleyiciliği arttırıyor. Her sahne geçisinde bu kez hangi karakterimizin peşine sürüklenip, etkileyici diyaloglarına şahit olacağız diye meraklanıyoruz. Alışılagelmişin dışındaki bu yöntem sinematografik açıdan Birdman’i farklı kılacağa benziyor. Her kare bir devamlılık arz ediyor. Filmde Micheal Keaton, Wrestler’da Mickey Rouke’un benzeri şekilde kendi hayatını mı canlandırıyor diye kıllanmıyor değiliz. Bildiğiniz üzere Micheal Keaton eski Batman’lerden. Filmde de çizgi roman karakteri Birdman ile ünlenmiş ama bu şöhreti geride kalmış çaptan düşmüş bir aktörü canlandırıyor. Bu arada Micheal Keaton’da Mickey Rouke gibi küllerinden doğacağa benziyor. Çok doğal ve etkileyici oynuyor. Kendiyle girdiği iç çatışmalarda filmin akılda kalıcı sahnelerinden. Gerçeklikle oyun arasında sürekli gidip geliyorsunuz. Ve Edward Norton en az kamera yöntemi gibi filmin mutlaka izlenmesini gerekli kılacak öğelerden. Psikopat aktör Mike karakteriyle biraz Fight Club’tan esintiler bulduk. Iñárritu’nun kurguladuğı Riggan’ın oyun ve gerçeklik arasından gidip gelen aklı da fiziksel olarakta betimlenmiş sahnelerde. Zaman zaman beynine benzeyen karanlık ve daracık tiyatronun koridorlarında gezinirken zaman zaman da gündüz vakti sokaklarda uçabiliyor; o rüzgarı hissettirebiliyor. bu açıdan; hissettirilen atmosfer ve iç dünyası daha iyi geçiriyor seyirciye. Sinema ve tiyatro oyuncuları arası çekişme, teknolojinin ve sosyal medyanın şöhret üzerinde ne kadar etkiliği olduğu gibi konularda filmde yer almış. Michael Keaton’a Emma Stone, Naomi Watts, Zach Galifianakis gibi iyi oyuncular da eşlik ediyor. Birdman herkese hitab etmeyen ve herkesin hoşlanacağı türden bir film olmasa da bu senenin en farklı filmlerden olacağı kesin.
    Mert H
    Mert H

    Takipçi 1.257 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    8 Mayıs 2015 tarihinde eklendi
    Film, çok zekice kurgulanmış ve her sahnesi özenle hazırlanmış.. Ana karakterin tüm özellikleri bilinçaltı ve egosu da olmak üzere seyirciye tamamiyle aktarılmış. Görsel efektler olağanüstü ki bu filmde görsel efekt beklemezsiniz.. Belli ki çoğu sahne arka arkaya kesilmeden çekilmiş , bariz belli bunu küçük yaştaki çocukta anlayabilir , gerçekten harika bir oyunculuk var ortada.. Yönetmen ise sonunu Ahmet Haşim'in şiirleri gibi okuyucuya (izleyiciye) bırakmış.. Uçar mı ? Düşer mi ? Kız deli mi ? Kız doğru mu görüyor?
    Sindirmek ve tam olarak anlamak için 2 kere izlemek gerek sanırım.. Muhteşem az kalır ?!
    ercanduran80
    ercanduran80

    4 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    2 Mart 2015 tarihinde eklendi
    çok iyi kamera kullanımı ve saf sinema örneği.....
    volkanick
    volkanick

    Takipçi 683 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    25 Ocak 2015 tarihinde eklendi
    Çektiği her film Oscar'a aday gösterilmiş ama izlediğim hiçbir filmini neredeyse hiç beğenmediğim yönetmen Iñárritu'nun en beğendiğim filmi.
    Sinema ve tiyatro üzerinden sanat tartışması yapan film,eleştirmenlere ve popüler sinemaya yapılan giydirmeler ile dikkat çekiyor.Oyuncu kadrosu bile bu giydirmeleri yapacak şekilde oluşturulmuş.Özellikle Michael Keaton'ın oynadığı Riggan karakteri ile neredeyse kendini canlandırdığını söyleyebiliriz.
    Filmde Naomi Watts ile birlikte oynadıkları The Painted Veil filminde olduğu gibi sorunlu bir ilişki yaşayan Edward Norton performansıyla benim açımdan öne çıkarken diğer oyunculuklar da oldukça iyiydi.
    Hareketli kamera kullanımı,tek planda çekilen uzun sahneler,sanki filmin içindeymiş gibi hissettiren ve zaten filmin içinde, filmin bir parçası olan müzikleriyle;özellikle sinema-tiyatro dünyasının arka planında olanlara ilgi duyanların çok beğeneceğini düşündüğüm bir film olmuş.
    rudeonerudeone
    rudeonerudeone

    Takipçi 1.698 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    27 Ocak 2015 tarihinde eklendi
    Bu seneki Oscar yarışı son birkaç yıla göre bayağı bir çetin geçecek. Oldukça sağlam filmler var. Henüz tüm adayları görmemiş olmama rağmen bunu söyleyebiliyorum. Inarritu'yu "pek çok hikayeyi, kesişen hayatları iç içe anlatan, harika senaryolu filmler çıkaran Meksikalı yönetmen" olarak tanımıştık öteden beri. Bu tarzını Bardem ile çektiği "Biutiful" ile biraz terk etmiş göründü. "Birdman"de de yine bambaşka bir tarz ile çıktı karşımıza. Bu filmi birkaç kelime ile özetleyin denseydi eğer, sanırım ilk tercih edileceklerden biri "plan sekans" olurdu. Sinema tarihine geçecek, muhteşem bir tercih ve bunun harikulade uygulanmasına şahit oluyoruz. Oyuncu kadrosu? Kusursuz. Keaton ve Norton'ın başını çektiği ekibin her üyesi çok başarılı. Özellikle Norton uzun yıllar unutulmayacak performanslarından birini sergiliyor. Kolay bir film değil aslında. Konu ve kurgu açısından. Ancak içine girebilirseniz aklınıza kazınacaktır. Sanat, sanatçı genelinde, tiyatro ve oyunculuk özelinde muhteşem söylemleri var filmin. Sık sık yapılan göndermeler var, ünlü oyunculara özelliklere. Tarih boyunca tartışılan ve tartışılmaya devam edecek "yaratıcılık" süreci de önemli yer kaplıyor aslında filmde. Gözden düşen bir aktörün klasik bir tiyatro oyunu sahneleme hikayesini, tüm bunların ışığında, çok farklı bir tarz ile izliyoruz. Senenin tartışmasız en iyilerinden. Mutlaka görülmeli. Finali üzerine konuşulmaya değer. Bu arada muhteşem müzik kullanımını da es geçmeyelim.
    Engin Yüksel
    Engin Yüksel

    Takipçi 1.438 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    12 Şubat 2015 tarihinde eklendi
    kara mizah tadında olan film yer yer sıksa da yoruma açık finaliyle izlenmeye değer 7/10
    Ugur Tazegül
    Ugur Tazegül

    Takipçi 672 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    3 Ocak 2017 tarihinde eklendi
    SİNEMA TARİHİNE GEÇECEK KADAR BÜYÜK BİR FİLM VAR KARŞIMIZDA 10/10

    Bunlar nasıl yorumlar yahu.Çöp,sıkıcı,vasat falan ne oluyoruz.Neyin peşindesiniz.Anlamadım yada tarzım değildi deyin ve çekilin gidin.Yorum attığınız filmin klasına saygınız olsun.Yeraltı Canavarı filmine yorum atmıyorsunuz.Eğer aksiyon bekliyorsanız Cehennem Melekleri yada Yenilmezler'e gidin.Bu filmler sizi aşar.Ki aşmışta zaten...Oyunculuklarının hepsinin mükemmele yakın oynamasıyla, kamera çekim planı-tek kamera çekimiyle, müzikleriyle, replikleriyle, mesajlarıyla ve eleştirisiyle başyapıt oğlu başyapıt bir filmdir Birdman.Bence oscar nadiren görülen mantıklı seçimlerinden birini yaptı.Interstellar'ın aday olmaması saçmaydı.Whiplash,The Theory of Everything vs. filmler de çok güzeldi ama Birdman çok başka bir klasta..Öyle ironik bir film ki kan ve aksiyon olmayan filmleri izlemeyen kesimle dalga geçmesine rağmen bu kesim tarafından eleştiriliyor.Şaka gibi...Sanat camiasında sanat için sanat yapmanın ne kadar zor olduğu, eleştirmenlerin tamamen sevmediği insanları eleştirmek için var olduğu, popüler kültürün gereğini yerine getiremeyen insanların hor görüldüğü, egomuzun bazen kişisel psikolojimizi ele geçirmesi ve bizi halisünasyona mahkum etmesi, aile bağlarının artık eskisi gibi güçlü olmaması, sinemada felsefik filmlerin artık saçmalık olarak görülmesi eleştirisi vs vs...Bu kadar çok konu nasıl böyle mükemmel harmanlanır.Bu kadar iyi mi replik seçilir bu kadar iyi oyunculuk ve görüntü yönetmeni seçilir.Şaşıyorum doğrusu.Bir de çöp film gibi eleştirileri görünce bu millete ne oluyor diye düşünürken iki misli şaşırıyorum...Her neyse Inarritu'nun,Michael Keaton'ın,Zach Galifianakis'in,Emma Stone'un hatta belki ağır olacak ama Edward Norton'ın çalıştığı en iyi film, 2014'ün bence en iyi filmi, 21. yüzyılda yapılmış en iyi 5 filmden biri ve en sevdiğim ilk 30 filmimden biri.Sanırım ne kadar büyük olduğunu açıklıyor benim için Puanım 9,5/10

    Birdman (2014) Zaman en iyi yazardır her zaman mükemmel sonu yazar. Bu filmi izlerken nedendir bilmem hafızamda Chaplin'in Sahne Işıkları filmi canlandı ve o filmden bir replikle başlamak istedim yorumuma , çünkü bu film bir şeyler söylenmeden geçip gidilecek bir film değil, üzerine bir çok şey söylenebilir ve yazılabilir , hele ki beğenmeyen izleyicilerin yorumlarını görmek bir şeyler yazmam konusunda daha da körükledi beni. Bu film belkide bu yılın en iyi filmidir . Peki bu filmi en iyi film yapacak olan şey nedir ? Filmde altı çizilerek söylenen ve tekrarlanan bir replik GERÇEK. Bu film gerçeklik kavramı üzerinde yoğunlaşıyor , kamera açıları bu algıyı gerçekleştirmek üzere ayarlanmış , bu sahneler üzerinde düşünülmüş , oyuncular seyirci ile iletişim halinde gösterilmiş ve yönetmen gerçekliği o kadar çok istemiş ki oyuncular rol yapmamış , rolleri yaşamışlar. Yönetmenliğini Alejandro González Iñárritu üstlenirken Kadroda Edward Norton ,Michael Keaton gibi iki dev isim var . Filmin 9 dalda oscar adaylığı mevcut. En iyi yönetmen,en iyi senaryo, en iyi erkek oyuncu , en iyi yardımcı erkek oyuncu ve en iyi yardımcı kadın ödülleride dahil. İki sonlu bir film olarak değerlendirmek mümkün bu filmi . Birincisinde dua ediyorsunuz. Ne olur kalk diye. İkincisinde ne oldu acaba diyorsunuz . İşte orda Alejandro González Iñárritu size ne isterseniz onu yapın diyor. Peki bu film'i neden beğenmez insanlar ? Hayatlarından bir parça göremedikleri için olabilir belki. Ama ben bu filmde kendimden bir parça hatta bir kaç parça gördüm diyebilirim. Her şeyini kaybeden bir adam , eşini ,çocuklarını ,sevgisini ,insanlığa olan güvenini ,parasını . Elinde olan tek şeye sarılıyor , son bir umuda . Eğer hayatınızdan birşeyler yakalayabilirseniz bu film sizin için en iyiler arasında girebilir , bu gözle izlendiğinde gayet etkileyici bir kurguya ve senaryoya , oyunculuklara , hayata sahip olduğunu , vermek istenilen mesajlar alındığında , o mükemmel replikler beyninize kazındığında nasıl bir film olduğunu anlayabilirsiniz. Oscar törenlerinde Michael Keaton en iyi erkek oyuncu ödülünü alabilir mi bilemem ama Edward Norton kesinlikle almalı , sonuna kadar hak ettiğini düşünüyorum. Size çok şey katacağına inandığım bu filmi izleyin , izlettirin. Hayat asla sahnelenmeyecek bir oyunun sonsuz tekrarından ibaret
    Alp T.
    Alp T.

    Takipçi 301 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    11 Şubat 2015 tarihinde eklendi
    Geçtiğimiz yılın ve Oscar, Altın Küre, BAFTA gibi ödül yarışlarının da en iddialı filmlerinden birisi olan Birdman'i sonunda izledim. Lafı kısa kesiyorum ve bu filmi mutlaka izlemenizi tavsiye ediyorum. Evet, filmin konusu oldukça basit ama bu konuyu sanatsal biçimde anlatış şekli muazzam ve kesinlikle ilgiye değer.

    Filmin konusu, Riggan adında ünlü bir ismin Broadway oyunu sergilemesi ve geçmişte oynadığı süper kahraman Birdman'i canlandırması arasındaki gidip gelmeler ve sergilenen oyunun geleceğini konu alıyor. İşte konunun temeli bu kadar basit. Ama sonradan gelen elementler filmi daha izlenebilir kılıyor. Peki nedir bu elementler? Öncelikle Alejandro González Iñárritu'nun yönetmenliği. Şimdi, ben Iñárritu'nun hiçbir filmini izlemedim ama bu film ile dikkatimi çekti. Iñárritu, bütün filmi tek çekimmiş gibi göstermiş. Bu da filmin içindeymişiz hissi veriyor. Oscar'da "En İyi Yönetmen" ödülünü kesinlikle alacağını düşünüyorum. Üstelik iyi elementler bununla sınırlı değil.

    Michael Keaton, müthiş bir performans sergilemiş. Bu film bir nevi Keaton'ın beyazperdeye geri dönüşünü müjdeliyor. Edward Norton ise canlandırdığı dramatik karakterlerin aksine bu filmde karakterine oldukça hakim olduğu, Keaton gibi akıllarda kalacak bir performans sergilemiş. Aslında Emma Stone, Zach Galifianakis, Naomi Watts, Andrea Riseborough... Filmdeki bütün oyuncular yeteneğini konuşturmuş ve en iyi oyunculuklarını sergilemiş. Bu yüzden bütün oyuncuları ve filmi masalsı bir işe dönüştürdüğü için de bütün teknik ekibi ayakta alkışlamak lazım. Yani herkes o derece iyiydi.

    Aslında film daha iyi olabilir miydi? Bence evet. Çünkü dediğim gibi, filmin en temeli yani ele alınan konu biraz basit olduğu için daha iyisi olabilirmiş hissine kapıldım ben. Ama o basit temelin üstüne eklenen etkenler, ortaya başarılı bir sonuç çıkarıyor. Yazdıklarımın en ana özeti buydu bence.

    Sonuca gelelim: Birdman bir o kadar basit ama bir o kadar da etkileyici bir film. Ortaya çıkan sonuç başarılı ve mutlaka sinemada veya evde izlenmesi gereken bir film. Son zamanlarda izlediğim en başarılı filmlerden birisi. İzlemenizi tavsiye ederim. İyi seyirler.
    Deniz O.
    Deniz O.

    Takipçi 170 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    28 Ocak 2015 tarihinde eklendi
    Birdman (Atmaca) filminin kahramanı Riggan, aktörlük hayatının ilk zamanlarında Birdman karakteri ve filmleri ile meşhur olmuş ve bu konumu devam ettirmeye çabalamaktadır. Kendi tiyatro oyununa hem yönetmenlik hem de aktörlük yapar. Özel hayatı dağılmış olan Riggan birlikte çalıştıkları kızı Sam’in baba olarak yanında olamamıştır. Riggan’ın durumu o kadar vahimdir ki, kafasının içindeki Birdman rolü onunla konuşmaktadır devamlı. Olmak istediği kişi ile olduğu kişi arasındaki ikilemi yansıtmaktadır bu konuşmalar... Bu durumdaki Riggan’ın oyununa yetenekli oyuncu Mike’ın dahil olması ile olaylar altından kalkılamaz bir hale gelmek üzeredir...

    Başroldeki Micheal Keaton’ın kendi hayatı belki de filmle fazlaca benziyor... Gelmiş geçmiş en iyi Batman olarak kabul edilen Michael Keaton, 1989’da 38 yaşında oynadığı Batman ve 1992’deki Batman Returns filmlerinden sonra çok önemli bir filmde rol alamadı... Bu sefer, 64 yaşında Oscar ödülü’ne aday!
    Tamamı blog'da...
    Caner Canlıer
    Caner Canlıer

    Takipçi 37 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    26 Ekim 2020 tarihinde eklendi
    Film gerçekten analiz isteyen, incelik ve özenle çekilmiş bir film. Pek çok kişi birdman karakterinin gerçekte Riggan’ın alter egosu olduğunu analizini yapıyor. Ben olayları Carl Jung bakış açısıyla ele almak istiyorum. Bana kalırsa birdman aslında Riggan’ın shadow’u. Yani karanlık tarafı. Ona sürekli yetersiz olduğunu hissettiren, kimsenin hatta öz kızının bile onu sevmediğinin durmadan söyleyen kötü bir iç ses. Film boyunca Riggan’ın bu kötücül iç sesiyle olan git-gelli ilişkisine tanık oluyoruz. Carş Jung’a göre bir insanın kendini gerçekleştirmesinin önündeki tek engel olan shadowunun dizginlerini eline almasıdır. Filmin sonunda bu ana tanık oluyoruz. Tiyatro oyununun finalinde büyük sükse yapan hareketi sayesinde yetersizlik hissinden kurtulan Riggan, odaya gelen kızının ona sarılmasıyla sevgisizlik hissinden de kurtulmuş olur. Kızı vazo almaya gittiğinde ise aynaya bakıp yüzündeki bandajları çıkarması aslında birdman maskesini çıkardığı bir metafordur. Bu metafor Riggan’ın artık shadowundan korkamadığını ve sonunda onu dizginlediğini anlatır. Ve filmin son sahnesinde Riggan’ın gerçek anlamda uçup uçmadığını bilmesekte, kendini gerçekleştirme sürecini tamamlayıp mecazi anlamda uçtuğunu söyleyebiliriz.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top