Hesabım
    Aşkın Çekimi
    Ortalama puan
    3,2
    8 Puanlama
    Aşkın Çekimi hakkında görüşlerin ?

    2 Kullanıcı yorumları

    5
    1 Eleştiri
    4
    0 Eleştiri
    3
    1 Eleştiri
    2
    0 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Alp T.
    Alp T.

    Takipçi 441 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    31 Mayıs 2017 tarihinde eklendi
    Bu yılki !f festivalinde ilgimi çeken fakat kaçırmış olduğum Their Finest'ı izlemek için can atıyordum. Filmin Türkçe adı Aşkın Çekimi olduğu için filmin kendisi hakkında birkaç endişem vardı ama salondan çıktıktan sonra şunu söyleyebilirim ki, bütün endişelerim boşunaymış. Their Finest, son zamanlarda izlediğim en eğlenceli ve en başarılı filmlerden birisi. Eğer bu tarz filmleri seviyorsanız, Türkçe adına aldanmadan bu filmi direk izlemelisiniz. Eleştiriye başlamadan önce bunu belirtmek istedim.

    Film, II. Dünya Savaşı'nda geçiyor. "Halkı umutlandırmak amacıyla Dunkirk'de geçen bir savaş filmi hazırlayan İngiltere'nin film endüstrisi, filmin senaryosu hakkında bazı sıkıntılar yaşıyordur. Ve bu sırada da bu bölümde sekreterlik pozisyonuna başvuran Catrin Cole (Gemma Arterton)'u direk senarist olarak işe alırlar. Daha önceden hiçbir senaryo yazmamış olan Catrin, meslektaşı Tom Buckley (Sam Claflin)'in yardımıyla işinde ustalaşır. Senaryo yazıldıktan sonra da geriye filmi çekmek kalır. Bunun için de setlerin kurulması ve oyuncuların seçilmesi gerekmektedir ama bu da ayrı bir sorundur."

    Their Finest, her ne kadar bazen ton ve senaryo konusunda ufak sıkıntılar yaşsa da genel anlamda çok başarılı bir filmdi ve bütün film boyunca yüzümde kocaman bir gülümseme vardı.

    Öncelikle oyunculuklar beklediğimden de iyiydi. Bazen iyi bazen de kötü performanslar sergileyen ama genelde iyi bulduğum bir oyuncu olan Gemma Arterton, bu filmde çok samimiydi. Bu sayede karakterini daha anlaşılabilir bir hale getirmiş. The Hunger Games serisinden tanıdığımız Sam Claflin, benim için filmin en büyük sürpriziydi. Claflin, oldukça olgun ve aynı zamanda da tanınmayacak bir oyunculuk ile kariyerinin en iyi performansını sergilemiş. Bunun dışında Bill Nighy film boyunca beni güldürdü ve Jeremy Irons gibi oyuncuları filmde görmek çok hoştu.

    Their Finest'ın en sevdiğim yanı senaryosuydu. Çünkü filmin senaryosu hem klişe hem de yaratıcı tarafları çok iyi dengelemiş. Mesela filmdeki aşk hikayesinin nasıl ilerleyeceğini ve ekibin çektiği filmin başarılı olup olmayacağını çok önceden tahmin edebiliyorsunuz. Ama film bittikten sonra aklınızda kalan şey bu değil, bu bilindik konuların içine serpiştirilmiş olan özgün şeyler kalıyor. 1940'lı yıllarda bir savaş filmi çekmenin ne kadar zor olduğunu ve karakterlerin bundan nasıl etkilendiğini görüyorsunuz. Bir de bunlar bir yana, film içinde bulunduğu zaman dilimini ve Dunkirk savaşını da çok iyi anlatmış (film başlamadan önce Nolan'ın Dunkirk filminin fragmanının çıkması da bayağı bir ironikti bu arada).

    Açıkçası, Their Finest beni her yönüyle şaşırttı. Mükemmel bir iş olmasa da süresi boyunca beni gülümseten, ilgimi çeken ve karakterlere karşı derin bir samimiyet duyduğum bir filmdi. Sırf bu nedenden dolayı bile, filmi izlemenizi kesinlikle tavsiye ediyorum. Oyunculuklar başarılıydı, senaryo yaratıcıydı ve dönemin havası da çok iyi yansıtılmış. Film hala vizyondayken kaçırmamanızı öneririm, iyi seyirler.

    FİLMİN İYİ YANLARI:

    + Oldukça başarılı performanslar.

    + Dönemin havasının iyi yansıtılması.

    + Senaryonun komedi ve dramı iyi harmanlaması.

    + Beklenmedik, yaratıcı olaylar.

    FİLMİN KÖTÜ YANLARI:

    - Bazı klişe bölümler, yavaş ilerleyen sahneler.

    - Birkaç bölümün hızlı geçiştirilmiş olması.

    TOPLAM PUAN: 7.8/10
    cvhrkzl
    cvhrkzl

    5 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    27 Mayıs 2017 tarihinde eklendi
    2. Dünya savaşında İngilizler, hem Amerika'yı yanına çekmek, hemde halkın moralini yükseltmek için beyazperdeye başvurur.
    Bunu yaparken hem Hitlerin acizliğini gözler önüne sermek isterken, hem de bunu halkın hoşuna giden aşk konusunu da işler.
    Tabiki bunu yaparken sadece aşk değil, birde herkesin gözden kaçırdığı ve pek kimsenin dikkat etmediği ama konu işlendiği zaman da halkı hem duygulandıran hem de güldüren olaylara değinilir.
    Çok basit bir olay olan ve savaşın en sıcak yerinde kurşunların arasında bir köpek kurtarılması olayı halkı derinden etkiler.
    Ana temaya dönecek olursak, ikiz kız kardeşlerin olmayan bir olayın tam merkezinde olması ve bunlardan bir tanesinin kurtardıkları ve yaralı asker tarafından aşık olunması halkın moralinin tavan yapmasını sağlar.
    Bu kız kardeşlerden bir tanesinin denizin tam ortasında, tam da savaş uçaklarının kafalarında dolaşırken geminin bozulan motorunu tamir etmesi kadınların hem savaşa etkisini hem de kahramanlıklarını vurgulaması açısından dikkat çeken başka bir detay.
    Ama filmin içinde senaryo yazarının hayatı ve aşkı için yaptıklarına bakıncada ve yaşadığı hayal kırıklığı seyirciyi derinden etkiliyor.
    Aşkı için yaptıklarından sonra aldatılması ve yanı başında yer alan ve kendisini sevene gerekli değeri vermemesi, yanı başındakine olan sevgisinin farkına vardıktan sonra da geç kalması seyirciyi beklemeyen bir sona hazırlıyor.
    Oyunculuklar takdire şayan ve her yönü ile izlenmeyi hak eden bir film.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top