Arif v 216 eleştirileri

Mizahsa mizah!
Cem Yılmaz'sa Cem Yılmaz!
Arif'se Arif!
216 ise 216!
Garavel'se Garavel!
Ceku ise Ceku!
-Hatta- Bob Marley Faruk'sa Bob Marley Faruk!
Kendi büyüsünü oluşturmuş bir film ve bu büyüden kolay kolay çıkamayacaksınız.
Tüm G.O R.A severlerin salondan mutlu ayrılacaklarını düşünüyorum
İyi seyirler!

Eğlenceli, yer yer duygusal bir film. Çok büyük beklenti ile izlerseniz filmi sıkıcı bulabilirsiniz.

Fragmanını izlediğimde bu kadar güzel olabileceğini tahmin etmedim.İzlediğim en iyi Cem Yılmaz filmlerinden biriydi.Bilimkurgu var komedi var ve tabiki 69'lu yıllar var.Sadri Alışık,Ayhan Işık,Cüneyt Arkın gibi güzel isimler anlatıldı.Film bazı yerlerde duygulandırdı sonlara doğru Arif karakterinin ustalar için yaptığı konuşma ve Sadri Alışık karakteri ile Kerem Alışık'ın oynadığı karakterin arasında geçen diyalog çok duygusaldı.Filmde farklı karakterlerde olsa gerçekte baba oğullardı ve çok duygusaldı.Ben Cem Yılmaz'ın yerinde olsam o döneme ait bir film çekerim..90'lı yıllarında ne hit şarkılarınında 69 yılına uyarlanması süperdi.Film güzeldi beğenmeyen tabi ki olabilir ben çok beğendim devamıda gelir umarım..

Arif V 216, bu yılın en merakla beklediğim filmlerinden birisiydi. Çünkü G.O.R.A. ve A.R.O.G.'dan sonra bu serinin devam edeceği düşüncesi beni gerçekten heyecanlandırıyordu. Fakat aynı zamanda filmin bütçesi ve hikayesi hakkında endişelerim de vardı. Bunun bir benzer örneğini Düğün Dernek 2'de görmüştük mesela. O filmin o kadar yüksek bir bütçesi vardı ki, hikayesine odaklanmak yerine görsel efektlerle gösteriş yapmaya çalışıyordu. Hikayesi ise ilk filmle aynı olduğundan Düğün Dernek 2'yi özel kılan bir yan yoktu. Cem Yılmaz'ın son filmi Ali Baba ve 7 Cüceler'de de benzer bir durum vardı. Bu yüzden Arif V 216 benim için iki türlü sonuçlanabilirdi. Ya film G.O.R.A. serisine yeni bir tat getirip olabildiğince eğlenceli olacak, ya da diğer filmlerle aynı hikayeyi işlemekten başka hiçbir amacı olmayan, kısa sürede unutulabilir bir Türk filmi olacaktı. Eğer bu filme girmeden önce sizin de böyle bir endişeniz varsa sakın merak etmeyin, çünkü Arif V 216 beni her yanıyla şaşırttı. Hatta öyle ki, Arif V 216'nın G.O.R.A. üçlemesindeki en iyi film olduğunu düşünüyorum.

Peki neden Arif V 216'nın bu kadar iyi olduğunu düşünüyorum? Çünkü G.O.R.A. veya A.R.O.G.'daki gibi sadece yabancı filmlere gönderme yapan Türk usulü bir komedi filmi olmaktan ziyade Arif V 216, risk alan bir iş. Çünkü bu filmin merkezi yabancı filmler değil, bir neslin büyümüş olduğu kendi filmlerimiz ve sanatçılarımız. Ve Arif V 216, 1960'lı yılların atmosferini, o zamanda çekilen kült filmlere ve Zeki Müren, Ayhan Işık ve Cüneyt Arkın gibi "usta" kişileri hikayesinde öyle güzel kullanıyor ki, izlerken etkilenmemek elde değil.

Üstelik Arif V 216, sadece 2 saat boyunca her saniyesine güleceğiniz bir komedi filmi değil. Filmin kesinlikle komik bölümleri olsa da, hikayenin büyük bir bölümü Arif ile 216 arasındaki arkadaşlığa odaklanıyor. Ve bu sahneler öyle içten hazırlanmış ki, bir yerden sonra "Cem Yılmaz'ın yeni komedi filmi"ni izlediğimi unuttum ve gerçekten de bir film izler gibi hissettim. Hikaye nerelerde komik ve nerelerde yavaş ilerlemesi gerektiğini çok iyi dengelemiş. Bu sayede Arif V 216, sadece G.O.R.A.'nın ruhunu yakalamakla kalmıyor, aynı zamanda bu ana karakterleri hiç olmadığı kadar umursamanızı sağlıyor. 216'yı bu filmdeki kadar cana yakın ve gerçekçi bulmamıştım G.O.R.A.'da. Arif ise her zamanki gibi Arif olsa da, bu filmde sadece bir şaka mekanizması olmaktan çok daha fazlasıydı.

Bu arada dekorlar, setler, kostümler vb. şeyler bakımından Arif V 216, gördüğüm en emek harcanmış Türk filmlerinden birisiydi. 1960'lı yılların görünüşünden her bir sahnedeki kıyafet seçimlerine ve müziklerine kadar Arif V 216, bu konuda olabilecek en etkili nostalji deneyimini yaratmış. Ayrıca görsel efektler de bir Türk filmine göre oldukça başarılıydı. Eğer filmin son 10 dakikasını saymazsak, diğer efektler oldukça gerçekçiydi.

Filmdeki esprilerin neredeyse tamamı başarılıydı. Arif V 216 sırtını tamamen komediye yaslayan bir film olmadığı için, filmde yaşanan komik anların etkisi daha da büyük oluyor. Gerek filmde görünen ünlü oyuncular ve yerli-yabancı filmlere yapılan göndermeler olsun, şakalar tek kelimeyle harikaydı. Ayrıca filmin "iyi insan olmak" hakkındaki mesajını da çok başarılı buldum.

Film hakkındaki sorunlarım ise çok büyük değil ama yine de bahsedeyim; hikayenin ilerleyebilmesi için senaryo, Türk sinemasının bazı klişelerine başvuruyor. Filmin bu bölümlere yaklaşımı bir nevi saygı duruşu bakımında olsa da, hikayenin bazı bölümlerinin tahmin edilebilir olduğunu belirtmeliyim. Ayrıca filmin 126 dakikalık uzun bir süresi var ve izlerken bu sürenin uzunluğunu hissediyorsunuz da. Filmin sıkıcı olmamasına karşın G.O.R.A veya A.R.O.G. kadar hızlı ilerleyen bir film de değildi doğrusu.

Bu yazıyı biraz geçiştirmiş olduğumun farkındayım çünkü film hakkında gerçekten çok fazla detay vermek istemiyorum. Çünkü Arif V 216'nın yarattığı nostaljik atmosferi çok fazla bilgi sahibi olmadan izlemeniz daha etkili olur. Kısacası Arif V 216, sırtını tamamıyla komediye yaslamadığı için G.O.R.A. veya A.R.O.G. kadar sık sık izleyeceğim bir film olmasa da, hikayesinin genişliği ve eski Türk sinemasına yaptığı saygı duruşu hissinden dolayı, bu üçlemenin en doyurucu ve "film" gibi hissettiren filmiydi. Oyunculuklar, şakalar, yaratılan atmosfer harikaydı. Filmin ne kadar iyi olduğunu izledikten hemen sonra farkına varamasam da, üzerinde düşündükçe daha çok sevdiğim bir iş oldu. G.O.R.A. serisine yeni bir hayat soluyan ve önceki filmleri tekrar etmeyen bir iş olmuş.
Eğer Pek Yakında filmi Cem Yılmaz'ın sinemaya olan tutkusunun birazını gösteriyorsa, Arif V 216 ise bunun tamamını gösteriyor. Bu yüzden filmi izlemek çok keyifliydi. Eğer her saniyesine güleceğiniz bir komedi filmi değil de gerçekten kaliteli bir Türk filmi izlemek istiyorsanız, Arif V 216'yı mutlaka izlemelisiniz. Cem Yılmaz'a olan sevgim bu filmle daha da arttı. Sakın kaçırmayın.

FİLMİN İYİ YANLARI:

+ Göndermeler.

+ Yerine yapılan kaliteli şakalar.

+ Arif ve 216 arasındaki arkadaşlığın işlenişi.

+ Eski oyuncu kadrosunu yeniden bir arada görmek.

FİLMİN KÖTÜ YANLARI:

- Hikayedeki bazı gelişmelerin biraz fazla bilindik olması.

- Süresinin uzunluğunun hissediliyor olması.

TOPLAM PUAN: 8/10

Filmi dar bakış açısıyla izleyenler çok şey kaybetti iki kere izledik. dolu dolu harika bir emek var evet komiklikler biraz az ancak çok güzel bir çalışma

Bu filmi ilk iki GORA ve AROG filmini izleyip beğenen ve yaş olarak 30 lu yaşların üstünde olup yeşilcam nostaljilerine aşina olan herkese öneririm. Cem yılmaz çok iyi bir kadro , harika oyunculuklarla ve iyi bütçe harcandığı belli olan bu film ile yine harika bir iş çıkarmış. Kara komedi , Nostalji , ve bir serinin 3. cü filmi olan bir filmde ilk filmlere yapılan ustaca ve akıllıca göndermeler ile sıkmadan keyifle izlenen bir film olmuş. Stand-up showlarının formatı gereği gülme krizine girmek istiyorum diyen kişiler sadece bu filmi değil zaten çoğu komedi sinema filmini beğenmeyebilirler. Bu film kesinlikle çok iyi bir komedi sinema filmi.
Beğendiğim yanlar ; Şahane Oyunculuklar , İyi seçilmiş şarkılar , Zeki müren tiplemesinin zeki mürene çok benzeyen ses performansı , 60'lı yılların ambiansının insanlarıyla-arabalarıyla-evleriyle-giyimleriyle ekrana çok güzel yansıtılması, zekice yapılmış göndermeler. Beğenmediğim yanlar ; Filmin üst seviyesine göre sönük olmuş olan final , birde benim kişisel olarak hiç sevmediğim durum - fragmanın özel olarak sadece reklam amaçlı çekilmesi ve bu yüzden fragmanda filmde olmayan sahnelerin olması. Bu filmde de ana fragmanda yer alan sahnelerin nerdeyse hiçbiri yok.

Çok emek var. Oldukça başarılı. Daha iyisi olabilir mi ? Elbette ve inşallah. Ama bu film de oldukça iyiydi... Beğenmediğini yorumlarında yazanların hangi filmleri beğendiğini (Recep İvedik olabilir mi?) çok merak ettim. Daha iyileri yapılana kadar bence bu yakın dönemde yapılan en güzel yerli filmlerden biri

Günümüz çağında "mizah" dediğimiz kavram değişmeye başladı. Türk mizahı denildiği zaman orta oyunundan "youtuber"lara uzanan kültürel bir yolculuktan bahsedebiliriz. 90'larda genç/çocuk olmuş nesil G.O.R.A'yla anlamlı bir yaş diliminde tanışmıştı. O dönemler Cem Yılmaz yaptığı mizah ile değil çağı yakalamak, çağın mizahını şekillendiren kişilerden biriydi. Zaman ilerledikçe 90'lar ve öncesi nesil, eskiyi, eski mizahı, 90'lar TV şovlarını, o dönemin sanatçılarını arar oldular. Bu bağlamda hepimiz eskiyi yansıtan şeyler izlemeyi sever hale geldik. Cem Yılmaz'dan çağın mizahına tam olarak ayak uydurarak bir eser ortaya koymasını beklemek bu bağlamda saçma olurdu. Filme gelecek olursam da, çok uğraşılmış, çok emek harcanmış, kültürümüzü mizahla ince ince birleştirmiş, saygılı, sevgili bir film olmuş. G.O.R.A ile kıyaslamayı çok doğru bulmuyorum film içeriği ve temel yapısı olarak ayrı kulvarda olduklarını düşünüyorum. En sevdiğim filmlerinden biri olan Pek Yakında'nın tadını aldım ben izlerken. Sonuç olarak, yaptığımız şakalar, güldüğümüz şeyler teknolojiyle birlikte hızla değişirken; 2004 senesinde genç, dinamik ve dönemin mizahını şekillendiren Cem Yılmaz'dan aynı etkiyi 2017 senesinde beklemek, haksızlık olur. Kendi döneminde, kendi içinde, kıyaslamaya gitmeden, saygı duyarak izlenmesi gereken bir film. Benim içinse her zaman sinemada izlenecek sayılı Türk filmcilerden biri kendisi. Ne yapsa lıkır lıkır izleniyor, evinize mutlu dönüorsunuz.

GORA VE AROG u yeni izledim ve bugün de bunu izledim ve hoşuma gitti yer yer güldüren ve bitmesini istemediğim bir film olmuş .Tebrikler

Cem Yılmaz'ın başta Sadri Alışık olmak üzere, birçok Yeşilçam ve 1960'ların müzik dünyası yıldızlarına saygı duruşunu takdir ediyorum.
Kerem Alışık'ın hemde Turist Ömer tiplemesi ile adeta gerçekten babasıyla konuştuğu sahnede insanın gözyaşları zor duruyor yerinde.
Film çok mu komikti? Hayır. Espriler ardı ardına patlıyor ve insan esprileri kaçırıyor muydu? Hayır. Ama yer yer olsa da, Aile Arasında ve Yol Arkadaşım filmlerinde olmayan incelikteki espriler ve göndermelerle bence ikisinden de daha komik bir filmdi.

Bugün Soner Yalçın'ın da yazdığı gibi filmde o kadar çok emek var ki, o kadar çok farklı sahne var ki adeta Cem Yılmaz filmi yaparken para saçmış. Şu ekonomik kriz günlerinde resmen tekstil, marangozluk, terzilik ve efekt gibi alanlarda çalışanlara büyük bir ekonomi yaratmış.

Öte yandan filmdeki ters köşe ise Türkiye'de, hele hele o yıllarda olmayacak kadar absürt bir akademik çalışmayla sizi şok ediyor.

Öte yandan filmde Cem Yılmaz'ın aman şurası açık kalmasın, şurayı da aydınlatayım çabası bir takım seyircinin kafasını karıştırıyor. Hatta o bile filmde bununla ilgili bir espri yapıyor ama yine de kafa karıştırmaya devam.

Bu kadar yüksek bütçe olunca Arçelik ana sponsoru seyircinin gözüne sokmak mecburi sanırım. Yahu, bize yıllarca Hollywood filmlerinde Apple Bilgisayar bilinç altı mesajı verildi. O bile bu kadar gözümüze sokulmadı. Geçmişteki sahnelerde bu daha başarılıydı. Ama gel gör ki mutfak sahnelerinde fenaydı...

Tabi filmin bir de kendi içindeki mantığını sorgulamak mümkün. Zira bütün Zamanda Yolculuk filmlerinde olur bu. Elinde zaman makinesi var ve zırt pırt kullanabiliyorsun. Madem 216'yı biri kaçırdı hooop git 1 gün öncesine sorunu çöz. O zaman film olmazdı deniyorsa da, her şeyi açıklıyorsun da buna da bir açıklama yap. Atıyorum o yıl sadece bir tarih ve saate gidebiliyorsun gibi...

Sonuç olarak, gidip izlenmesi gereken bir film. İnsana farklı bir hayal dünyası sunuyor.

Cem Yılmaz,bir kez daha Türk Sineması'nda umudun bitmediğini halen kaliteli yapımların üretilebileceğini bize göstermiş.Konu,kurgu,akış,grafikler yani filmin bütün unsurları Türkiye'de genelde izlediğimiz yapıtlarının çok çok üstünde bir kalitede yapılmış.Filmi GORA ve AROG'un devam filmi olarak değil de o filmlerin içinde yer alan birkaç karakterin tekrar bir filmde buluşması olarak izlememiz daha makul olur.Eğer GORA ve AROG'un devam filmi olarak düşünürsek önceki filmde kurulan evrenden biraz daha farklılıklar görebiliriz.Kesinlikle GORA'daki gibi akılda kalıcı replikler olmayacak çünkü Cem Yılmaz Arif v 216'da bizi biraz daha olay ile güldürmeye çalışmış sanıyorum ve bunu gayet iyi başarmış.Ama birşey daha söylemem gerek ki bu film GORA ve AROG'dan çok daha absürt,daha fantastik ögeler barındırıyor.Filmdeki bazı yanlış bulduğum unsurları filmi komedi ve bilim kurgu olarak değil de fantastik komedi tarzı olarak düşünürsem bütün bu yanlışlıklar siliniyor.Cem Yılmaz o kadar detaylı,ayrıntılı düşünmüş ki her tarafta bir gönderme var ve bunları yakalamak imkansız gibi birşey,filmin her sahnesini birkaç defa durdurup etrafa bir bakmak gerek,her mekanda bir ayrıntı var.Ve film bu kadar ayrıntı ve olay içerisinde size iyiliğin,Arif ile 216'nın dostluğunun gidişatını alt metin olarak veriyor.Baştan sona kadar müthiş bir kurgu ile akıyor fakat son sahnede filmi çok yüksek tempoda bitiriyor.Cem Yılmaz'dan o yüksek temponun ardından bir es verip güzel bir diyalog sahnesi üzerine final mesajını vermesini beklerdim ama bu da filmin nazar boncuğu olsun.Umarım bu film gelecekteki yönetmenlere,senaristlere ilham olur ve daha çok böyle kaliteli,üstünde uğraşılmış yapım izleriz.Tebrikler Cem Yılmaz.

Kaliteli, eğlenceli, fantastik bir filmdi. Her ayrıntı özenle hazırlanmış. İzlerken eğlendim ve çok beğendim. Stand up beklentisiyle giderseniz aradığınızı bulamayabilirsiniz. Film başka stand up başka sonuçta.

Gora'nın iki sevilen kahramanı Arif ve 216 bu sefer geçmişe gidiyor.Dekoruyla müzikleriyle harika tiplemelerle(özellikle Zeki Müren tiplemesiyle Çağlar Çorumlu) nostaljik yer yer komik keyifli zaman geçirilicek bir film çıkarmış ortaya Cem Yılmaz. Filmin harika bir temposu var.Her sahne dolu dolu.Hiç sıkılmadan keyifle izleniyor.Sadece arçelik reklamları hariç film tıkır tıkır işliyor.Çok emek harcandığı belli olan bir film.Sadece güldürme amacı olmayan seyirciyle harika bağ kuran bir film.Göndermeler havada uçuşuyor.Yakalayabilen şanslı.Biraz da geçmiş dönemlere ait bilgi olunması önemli filmin esprilerinin yakalanması için.Büyük bir emek harcandığı her halinden belli bir film.Kesinlikle tavsiye ederim.Her şeyden var bu filmde.Harika bir yazar Cem Yılmaz.Sinemanın her türlü nimetinden faydalanıyor bize de keyifli zaman geçirmek kalıyor

Şu filme bu kadar eleştiri yapabilmek için senede 3-5 film kapasitesi olması gerek insanın. Yaptığınız hataları sıralıyorum arkdaşlar: 1- CY filmlerinden gösteri performansı beklemekten vazgeçin
2- Sinema bir sektördür. Yurt dışı komedi filmleri izleyin. Filmi sadece Türkiyede yayınlanan komedi filmleri ile
kıyaslıyorsunuz.
3- Ben eğlendim. Hem de fazlasıyla. Sen eğlenemiyor bi de üstüne kostümünden, müziğine, senaryosundan
platformuna, oyunculuklarına kadar verilen emeği göremiyor, takdir edemiyorsan, evet senin hakkın sadece
'laf koyma, nobranlık ve argo' üzerine kurulu filmler. Bak KAYHAN geliyor. Ona gidersiniz.

Gerçekten harika bir Aksiyon-Komedi olmuş Hollywood'u ayırtmayan sahnelerde gördük biraz absürdleşmiş sahnelerde ama hiç bir zaman bu ne böyle demiyorsun gerçekten oluş hikayesi harika karakterler,harika oyuncular çok keyifli bir film olmuş.Bu Cem Yılmaz'ın kesinlikle top filmlerine girecektir en üste bile gelebilir.Sırf onun sayesinde değil diğer oyuncuların harika perfromansıda devreye giriyor.Her yönünden izlenmesi gereken hoş bir film olmuş.