Hesabım
    Düğün Davetiyesi
    Ortalama puan
    3,0
    1 Puanlama
    Düğün Davetiyesi hakkında görüşlerin ?

    1 Kullanıcı eleştirisi

    5
    0 Eleştiri
    4
    0 Eleştiri
    3
    1 Eleştiri
    2
    0 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 1.883 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    5 Ağustos 2021 tarihinde eklendi
    “Wajib”, senaryosunu da yazan Annemarie Jacir’in yönetmen koltuğunda oturduğu oldukça renkli bir drama…

    Prömiyeri, 5 Ağustos 2017’de Locarno Film Festivalinde yapılan ve katıldığı pek çok uluslararası festival sonrasında 14 Şubat 2018’de Fransa’da vizyona giren film, 90. Academy Ödüllerinin "Yabancı Dilde En İyi Film" kategorisinde Filistin’in giriş adayı olmuş ancak bu ödül için yarışacak filmler arasında kendisine yer bulamamış…

    Yıllar sonra bir araya gelen bir baba ile oğlunun günübirlik hikâyesini merkezine alarak Filistin’de yaşananlara farklı bir bakış açısı getirmeye çalışan filmin, hâlihazırda IMDB, Rotten Tomatoes ve Metacritic gibi mecralarda ciddiye alınacak miktarda oydan oluşan bir izleyici ve yorumcu puan ortalaması mevcut değil…

    O nedenle bizde, bu filmi; her zamanki gibi önceliği yine oyuncu kadrosuna vermek suretiyle bizzat kendimiz mercek altına alarak incelemeye ardından da puanlamaya çalışacağız…

    Evet, yukarıda da işaret ettiğimiz gibi bu filmde, üniversite eğitimini tamamladığı İtalya’da yaşayan Filistin asıllı Shadi ile yaşamını doğup büyüdüğü Filistin’de sürdüren babası Abu Shadi’nin, evin kızı Amal’ın düğün davetiyesi dağıtım “görevi” sırasında yaşadıkları, o coğrafya için pek de sıra dışı sayılmayan olaylar anlatılmış…

    Bunu yaparken kendisi de aslında bir Filistinli olan Annemarie Jacir, o toprakların tarihini ve o toprakların insanlarını Shadi’nin bakış açısıyla şöyle bir gözden geçirmiş…

    Neyse ki, akıllı davranıp konuyu Filistin’de yaşayan Hristiyan ahalinin gelenekleri ile sınırlı tutmasını da bilmiş…

    Yoksa şimdi şeytan taşlar gibi taşa tutuyorlardı kendisini…

    Gördüğümüz kadarıyla yurtdışındaki yorumların bir kısmında film, (işlerine öyle geldiği için olsa gerek) baba ve oğul arasındaki jenerasyon farklılıkları ile Arapların (bazılarına garip gelebilir ama Arap: Müslüman demek değildir) yaşam tarzının neden olduğu karmaşadan kaynaklanan bir komedi olarak okunmaya / okutulmaya çalışılmış…

    Elbette filmde, bugün için artık tam bir trajediye dönüşmüş olsa da halen komediymiş gibi algılanan pek çok gariplik de var…

    Fakat bu kesinlikle zannedildiği gibi bir jenerasyon farkından değil yurttaşlık bilincine ilişkin ciddi bir hafıza kaybından kaynaklanıyor…

    Yani ne yazık ki temel sorun, Filistinlilere Filistinli oldukları unutturularak birbirleriyle kavgalı farklı dini kimlikler içine hapsedilmiş olmalarında…

    Halbuki bugün, günlük rutini içinde kişisel çıkarları (belki de mecbur edildiği yaşam mücadelesi) için kendi dar çevresinde debelenip duran baba Abu Shadi, gençliğinde aracında sık sık Procol Harum’dan “A Whiter Shade of Pale” dinleyen bir adammış…

    Bunu da aslında, oğul Shadi’nin sözlerinden ve babanın gözlerindeki hüzünden anlıyoruz…

    Muhtemelen Jacir, 8 Haziran 1967 tarihinde İngiltere pop listelerinde 1 numaraya oturan bu ünlü rock parçasını elini salladığı şarkı torbasından öylesine rastgele çekip çıkartarak filmin fonundaki müziklere eklemedi…

    Zira söz konusu tarih, aynı zamanda İsrail’in Filistin’in Gazze Şeridi ile Batı Şeria’daki topraklarını işgal ettiği 6 gün savaşlarının tarih ile de (5 – 10 Haziran 1967) birebir örtüşüyor…

    Tabii Jacir bununla da yetinmemiş…

    Shadi’nin, kız arkadaşının İtalya’da sürgünde yaşayan babası aracılığı ile Filistin mücadelesine, kendi ifadeleriyle “altın” günlerini yaşatan Filistin Kurtuluş Örgütüne (FKÖ) yumuşak bir selam göndermeyi de unutmamış…

    Yumuşak diyoruz, zira Filistin konusunda, bugüne kadar dile getirilen en sert ve net mesaj, George Habash / El - Hâkim'in FHKC'sine aittir...

    Bütün bunlar olup biterken, gerçek hayatta da baba ve oğul olan Mohammad Bakri ile Saleh Bakri, Abu Shadi ve Shadi ikilisini canlandırırken son derece samimi ve etkileyici bir performans sergilemişler…

    Sonuç olarak, Filistin sorununa ilişkin olarak emperyalist çevreler ve işbirlikçilerince dayatılan bilindik masalların ötesinde çok önemli saptamalarda da bulunan bu film için puanımız 3,5 önerimiz ise, “mutlaka izlenmeli” şeklinde olacak…

    Keyifli seyirler,
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top