Blindspotting eleştirileri

Senaryosu, filmin başrollerinde oynayan ve aynı zamanda yapımcılığını da üstlenen Rafael Casal ve Daveed Diggs tarafından yazılan “Blindspotting”, Carlos López Estrada’nın yönetmen koltuğunda oturduğu ilk uzun metrajlı (debut) sinema filmi…

Prömiyeri, 18 Ocak 2018’de Sundance Film Festivalinde yapılan ve 20 Temmuz 2018 tarihinde vizyona giren filmin, 7.4/10 (28.622 oy) ve 4.1/5 (1.000 üzeri oy) olan IMDB ve Rotten Tomatoes izleyici puanı ortalamalarıyla 8.1/10 (174 yorum) ve 77/100 (43 yorum) olan Rotten Tomatoes ve Metacritic yorum ortalamaları, gişedeki sefil görünümüne rağmen yeterince iyi bir filmle karşı karşıya olduğumuzu söylüyor gibi…

Yine de isterseniz, 1,2 milyon dolarlık bir bütçeyle çekilen ve gişede 4,3 milyon dolarlık bir hasılata takılıp kalan bu filmi, her zamanki gibi önceliği oyuncu kadrosuna vermek suretiyle birde biz inceleyerek yorumlayalım, ardından da puanlamaya çalışalım…

Ancak, artık neredeyse yorumlarımızda geleneksel bir özellik halini aldığı üzere ayrıntılı incelemeye geçmeden önce bu filme ilişkin ilk tespitimizi, sonrasında da naçizane ilk önerimizi paylaşalım istiyoruz…

Bu bağlamda da işe, karşımızdakinin; komedi jargonu içinde, bilinçli bir biçimde yer yer abartıya da kaçarak Oakland özelinde, ABD’deki toplumsal ve kültürel yaşama ışık tutmaya çalışan oldukça nitelikli bir film olduğunu söyleyerek başlayabiliriz…

Belki, yine klasik bir laf olacak ama bu söylediklerimiz, filme ilişkin ilk tespitimiz olsun…

İlk önerimize gelince:

Yukarıda komedi jargonu dedik diye, kesinlikle kimsenin aklına, bir “Recep İvedik” yahut üçüncü sınıf Hint filmlerinden bozma “Sazan Sarmalı” türü sululuklar gelmesin ve o şekilde de ekran karşısına geçmesin…

Zira her zaman vurguladığımız gibi ne yazık ki bu filmde, o şekilde düşünerek izlemeye kalkanlar için “Bu da ne ya?” lı kocaman bir hüsrana dönüşecektir…

Dolayısıyla, her ihtimale karşı biz bu konudaki uyarımızı da önceden yapmış olalım…

Bize göre, bu filmde göze batan en önemli hususlardan biri, her şeyi ile yine en yoğun biçimde ABD’deki ırkçılık ile bu bağlamdaki polis şiddeti ve adalet sisteminin çarpıklıklarına dikkat çekilirken, kesinlikle ağlak mod da bir mağduriyet edebiyatı tuzağına düşülmemesi…

Belki sırf bu nedenle bile bu film, “ Ne İsa’ya ne de Musa’ya yaranamamak” biçiminde de ifade edildiği gibi, ne siyahların ne de beyazların ilgisine mazhar olamayarak gişeye çakılmış olabilir…

Kısaca filmin oyuncu kadrosuna da şöyle bir göz atacak olursak…

Aynı zamanda filmin senaryosunu da (dokuz yılı aşkın bir süre içerisinde) birlikte yazmış olan (Oakland’li) Grammy ve Tony ödüllü Daveed Diggs ile (Oakland sınırında yer alan Berkeley’li) Rafael Casal’ın, çekimleri 22 günde tamamlanan filmde, canlandırdıkları Collin ve Miles karakterlerinde oldukça uyumlu bir ikili oluşturduklarını söyleyebiliriz…

Yoruma nihai noktayı koymadan, filmin çekimleri esnasında dokuz yıl içinde yazılan hikâyenin %90 lık bölümünün aynen korunduğunu geri kalan %10 luk bölümünün ise, (Uber taksi uygulaması örneğinde olduğu gibi) hikâyenin çekildiği 2017 yılıyla tam bir uyum içinde olması için yeniden yazıldığı bilgisini de paylaşalım…

Sonuç olarak, müzikleriyle de sadece meraklısına hitap edecek olan bu harika film için puanımız 3,5, önerimiz ise “sizde bir şans verin” şeklinde olacak…

Keyifli seyirler,