Hesabım
    Papi Chulo
    Ortalama puan
    3,0
    1 Puanlama
    Papi Chulo hakkında görüşlerin ?

    1 Kullanıcı eleştirisi

    5
    0 Eleştiri
    4
    0 Eleştiri
    3
    1 Eleştiri
    2
    0 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 1.880 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    8 Temmuz 2022 tarihinde eklendi
    “Papi Chulo”, senaryosunu da yazan John Butler’ın yönetmen koltuğunda oturduğu bir drama…

    Dünya prömiyeri, 8 Eylül 2018’de Toronto Uluslararası Film Festivalinde (TIFF) yapılan ve 7 Haziran 2019 tarihinde İngiltere’de vizyona giren ABD – İrlanda ortak yapımı bu filmin; hâlihazırda IMDB, Rotten Tomatoes ve Metacritic gibi mecralarda ciddiye alınacak miktarda oydan oluşan bir izleyici ve yorumcu puanı ortalaması mevcut değil…

    O nedenle bizde, oldukça düşük bir bütçeyle çekildiği her halinden belli olan bu bağımsız (indie) filmi; her zamanki gibi önceliği oyuncu kadrosuna vermek suretiyle bizzat kendimiz mercek altına alarak incelemeye, ardından da puanlamaya çalışacağız…

    Bunun içinde, artık neredeyse yorumlarımızda geleneksel bir özellik halini aldığı üzere ayrıntılı incelemeye geçmeden önce filme ilişkin ilk tespitimizi, sonrasında da naçizane ilk önerimizi paylaşalım istiyoruz…

    ***

    Bu bağlamda da işe; karşımızdakinin, başrol karakterlerinden Sean’ın (Matt Bomer) bir eşcinsel olmasına karşın “homofobi” takıntısı bulunan asık suratlıların dahi tebessüm ederek izleyebilecekleri bir “buddy dramedy / dramatik bir iki kafadar komedisi” olduğunu söyleyerek başlayabiliriz…

    Filmi, “buddy / iki kafadar” kategorisinde (ki istesek “iki ahbap çavuş” da diyebilirdik) tanımlamış olmamız sakın kimseyi yanıltmasın…

    Zira söz konusu türün tipik özelliği nedeniyle, başroldeki Sean ve Ernesto (Alejandro Patiño) karakterleri taban tabana zıt yapılara sahip bireyler…

    Öyle ki, geçtik birinin mavi gözlü bir Amerikalı, diğerinin ise Meksikalı bir göçmen olmasını; her ikisi de, birbirlerinin İngilizce ve İspanyolca olan dillerini bilmiyor ve anlamıyorlar…

    Üstelik bu ikilinin sınıfsal yapıları da farklı…

    Sean, Los Angeles’ta bir TV kanalında hava durumu sunuculuğu yapan hali vakti yerinde genç ve tanınmış, bakımlı bir “(lümpen) burjuvayken”; Ernesto, kentin kenar mahallelerinden birinde yaşayan ve kayıt dışı işlerde günübirlik çalışarak ailesini geçindiren 55 yaşlarında, hayli yıpranmış bir “beden işçisi”…

    Kahramanlarımızın kesinlikle benzemeyen cinsel tercihleri de ortada zaten…

    ***

    İşte bir gün; kocaman Los Angeles’ta bırakın bir araya gelmelerini, karşılaşmaları dahi imkânsız olan bu Sean ile Ernesto’nun yolları bir köşe başında tesadüfen kesişince, filmin insanı gülümseten hikâyesi de kendiliğinden start alıyor…

    Peki, o andan sonra neler mi oluyor?

    Elbette, “neler olmuyor ki”, diye başlayıp filmi anlatmayacağımızı, yorumlarımızı yakından takip edenler gayet iyi bilirler…

    Ancak korkmayın…

    Çünkü filmin, benzerlerini (Ankara Gençlik Parkı veya etrafındaki "çingene çadırları" nedeniyle Arnavutluk'un başkenti Tiran'ın yeni nesil "zenginler" semtinde gördüğümüz ve şaşkına döndüğümüz) yapay göletdeki sandal sefası bölümünde geçen bir sahnesinde John Butler; bizim yapmaktan kesinlikle kaçındığımız şeyi, yani ipucu verme işini, 4 Academy ödüllü “Driving Miss Daisy” (1989) filmine hoş bir gönderme yaparak bizzat kendisi üstlenmiş…

    Bütün bunlara ek olarak, başrolleri paylaşan Matt Bomer ile Rex Reed’in, Observer’daki 6 Haziran 2019 tarihli yorumunda; çok isabetli bir biçimde (ser verip sır vermeyen) “poker surat” olarak tanımladığı Alejandro Patiño’da, yeterince iyi performans sergilediklerine göre bundan sonrasında size düşen, sadece oturup izlemek oluyor…

    Belki biraz tarzımızın dışında olacak ama tek bir “spoiler vermeden” buraya kadar yazdıklarımızın tamamı, zımnen de olsa ikisini de içerdiği için filme ilişkin hem ilk tespitimiz hem de ilk önerimiz olsun… Ayrımı gönlünüze göre siz kendiniz yaparsınız…

    Sonuç olarak, kendi değerlendirme sistemimiz içinde puan olarak 3 verdiğimiz bu film için önerimiz de; olumsuz yorum ve puanlara aldırmadan, “bir şans da siz verin” şeklinde olacak…

    Keyifli seyirler,

    Son bir not:
    Tüm hakları bize ait olan bu yorumun orijinal hali, 21 Şubat 2020 tarihinde bir başka mecrada yayınlanmıştır...
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top