Hesabım
    Minamata
    Ortalama puan
    3,2
    7 Puanlama
    Minamata hakkında görüşlerin ?

    2 Kullanıcı yorumları

    5
    1 Eleştiri
    4
    0 Eleştiri
    3
    1 Eleştiri
    2
    0 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 1.882 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    12 Mart 2023 tarihinde eklendi
    Senaryosunu, W. Eugene Smith ve Aileen M. Smith'in "Minamata, Words and Photographs" (1975) isimli kitabından uyarlayarak David Kessler'ın kaleme aldığı ve yönetmen koltuğunda da Andrew Levitas'ın oturmakta olduğu “Minamata”; biyografik bir drama olarak geliyor karşımıza...

    Gelin isterseniz, 21 Şubat 2020 tarihindeki dünya prömiyeri Berlin Uluslararası Film Festivali'nde; çekimleri de, Japonya, Karadağ ve Sırbistan gibi ülkelerde gerçekleştirilmiş olan bu filme biraz daha yakından bakalım...

    ***

    - New York Şehri, 28 Şubat 1971 -

    Haftalık olarak yayınlanan Life dergisinin mutsuz ve umutsuz fotoğrafçısı W. Eugene "Gene" Smith (Johnny Depp), fotoğraf stüdyosu olarak da kullandığı evinde; tüm teknik teçhizatını sattırabilecek derecedeki parasızlıktan dolayı kendi derdine yanmış bir vaziyette içkisini yudumlamaktayken, birden üzerinde "Sadece Mesih'in ikinci gelişini duyurmak için rahatsız edin!" şeklindeki müzipçe bir notun iliştirilmiş olduğu kapısı çalınıverir...

    Gelenler, Fuji filmin reklam çekimini yapacak olan (ve aynı yıl içinde Smith ile de evlenen) Aileen Mioko (Minami) ile yanında getirdiği kameraman Giichi Matsushima'dır (Nikaru Inagawa)...

    ***

    Reklam filminde kendisinden...

    "Fuji renkli film, piyasadaki diğer renkli filmlerden daha canlıdır" demesi istenilmektedirler...

    Zira Smith ile Fuji film arasındaki kontrat böyle düzenlenmiştir...

    Ama gel ve gör ki...

    Ünlü fotoğrafçı Smith, bugüne kadar tek kare bile renkli film kullanmamıştır...

    Üstelik kendisini tanıyan herkes de, siyah-beyaz film ile çalıştığını bilmektedir...

    İşler tam sarpa sarmışken, Aileen'in Smith'i; William Naughton'ın sahne alacağı bir caz bara davet etmesinin ardından, reklam filmi çekimlerine devam edilir...

    ***

    Barda güzelce bir sohbet ettikten sonra yeniden Smith'in evine gelindiğinde Aileen; yıllardır zehirli civa atıklarını denize boşaltan ve o yüzden de, insanların hastalanarak ölmesine yol açan Chisso Anonim Şirketi adındaki kimyasal madde üreticisi bir Japon kuruluşundan bahseder...

    Böylelikle...

    Aileen'in Smith'i Fuji namına ziyaret etmesinin, gerçek nedeni de ortaya çıkmış olur...

    ***

    Aslında insanlar Japonya'da, bu şirkete karşı koyarak direnmektedirler...

    Ancak bu yetmemektedir...

    Buna ek olarak, küresel bir desteğe de gereksinim bulunmaktadır...

    İşte bu amaçla da Aileen, gelecek hafta yapılacak hissedarlar toplantısı için Smith'i Japonya'ya davet etmektedir...

    Fakat hiç de oralı olmayan Smith, Aileen'e kapıyı gösterir...

    Yine de pes etmeye niyetli gözükmeyen Aileen çıkıp giderken, içinde telefon numarasının da bulunduğu bir dosyayı Smith'in eline sıkıştırıverir...

    ***

    Ertesi sabah...

    Gece bir ara uykusu kaçtığında, Aileen'in bıraktığı dosyadaki fotoğraflara şöyle bir göz atmış olan Smith; Life'ın baş editörü Robert "Bob" Hayes'in (Bill Nighy) yönetmekte olduğu editoryal toplantının, tam da ortasında içeriye dalarak fotoğrafları Bob'ın önüne koyar...

    Ama ilgilenen Bob değil, Minamata'daki doğa felaket ile hastalıktan haberdar olan Jennifer (Sonata Molocajeviene) olur...

    Konuyu daha da detaylandıran Smith, Minamata körfezine boşaltılan civa atıklarını yiyerek büyüyen balıkların; yöredeki kasaba halkının ana besin kaynağını oluşturmasından ve bu sebeple de insanların ölmekte olduklarından söz eder...

    Ama yine de Bob'ı, kendisini Life muhabiri olarak Japonya'ya göndermeye ikna edemez...

    ***

    - Kumamoto, Japonya -

    Smith, Aileen ile birlikte yeniden; İkinci Dünya Savaşı sırasında, savaş muhabiri olarak gelmiş olduğu Japonya'dadır...

    Minamata'daki istasyonda trenden indiklerinde, Smith'in gördüğü; kucağında ceset taşıyan Tomoki Sakai'nin (Muneaki Kitsukawa) manzarası gerçekten çok irkilticidir...

    ***

    Derken...

    Konaklayacakları, beyin felci hastalığından mustarip olan Akiko'nun (Kogarashi Wakasugi) ebeveynleri Masako (Akiko Iwase) ve Tatsuo Matsumura (Tadanobu Asano) çiftinin evine giderler...

    Ve...

    Smith, altı kardeşin en büyüğü olan Akiko'nun bu hastalığa; anne karnındayken yakalanmış olduğunu ve iyileşme şansının da bulunmadığını öğrenir...

    ***

    Çok sağlam bir içici olan Smith sabah uyanır uyanmaz, en iyi bildiği işi yapabilmek gayesiyle; kamerasını boynuna astığı gibi kendini, Minamata'nın yoksul ahalisinin fotoğraflarını çekerken bulur...

    Sonra da, çevreci "Doğrudan Müzakere Grubu'nun" önde gelen aktivistlerinden Kiyoshi (Ryô Kase) ile tanışır...

    Ki bu Kiyoshi'nin, hem kendisi hem de oğlu; söz konusu hastalığın mağdurları arasında yer almaktadırlar...

    Ancak ne yaparlarsa yapsınlar, Chisso şirketini bir türlü inandıramamaktadırlar...

    ***

    - Chisso Üretim Fabrikası -

    Bir diğer aktivist olan Mitsuo Yamazaki (Hiroyuki Sanada); kendini fabrikanın önündeki demir parmaklıklara, zincirlerle bağlayacağı bir eylemi gerçekleştirir...

    Çok geçmez...

    Dünyaca ünlü fotoğrafçı Smith'in Minamata'daki varlığından, Chissonun Başkanı Junichi Nojima'da (Jun Kunimura) haberdar edilir...

    Dakika 33...

    W. Eugene Smith ve Aileen M. Smith'in desteklediği Minamatalı çevrecilerin Chisso'ya karşı verdikleri mücadele ile insanlığa karşı işlenen çevre suçlarında, geri adım atmamakta son derece kararlı bir duruş sergileyen kapitalizmin pozisyonunun damgasını vuracağı filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; kimi duygusal anlarında yaşanacağı, 82 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

    Keyifli seyirler,
    Miray Mirza
    Miray Mirza

    1 değerlendirme Takip Et!

    5,0
    19 Ağustos 2021 tarihinde eklendi
    Çok etkileyici bir film, insanı içine çekiyor oyuncuların gerçekten de karakterleri yansıttıklatını düşünüyorum. Ağzım açık izlediğim anlar da oldu, nerdeyse ağlıcağım anlarda mükemmeldi bence
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top