Hesabım
    Oda
    Ortalama puan
    3,5
    21 Puanlama
    Oda hakkında görüşlerin ?

    6 Kullanıcı yorumları

    5
    1 Eleştiri
    4
    1 Eleştiri
    3
    2 Eleştiri
    2
    1 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    1 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Mert H
    Mert H

    Takipçi 1.257 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    26 Ağustos 2020 tarihinde eklendi
    Çok güzel bir fikir ile başlayan fakat kendi topuğuna sıkan bir film. Çok daha mantıklı davranabilecek olan oyuncularımız resmen bir ergen gibi düşünüp karar verdiği için mantık hataları ortaya çıkıyor. Sonuç olarak izlenebilir fakat mantık algılayıcınızı devre dışı bırakmazsanız zevk almazsınız.
    Aamir Khan
    Aamir Khan

    Takipçi 427 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    7 Şubat 2021 tarihinde eklendi
    Kesinlikle mükemmel bi filmdi başta sıradan sanıyorsun ama sonlara doğru beyin yakan hamleleri ile kendini kurtarmakla kalmadı iyilerin arasına sokmayıda başardı. İzleyin kaçırmayın...
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 1.880 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    18 Ekim 2021 tarihinde eklendi
    “The Room”; senaryosunu da, Sabrina B. Karine ve Eric Forestier ile birlikte yazan Fransız sinemacı Christian Volckman’in yönetmen koltuğunda oturduğu bir drama…

    Prömiyeri, 15 Nisan 2019’da Brüksel Uluslararası Fantastik Film Festivalinde yapılan filmin, hâlihazırda IMDB, Rotten Tomatoes ve Metacritic gibi mecralarda ciddiye alınacak miktarda oydan oluşan bir izleyici ve (anlamayana yol gösterecek tek bir yorum da içermeyen) profesyonel eleştirmen puanı ortalaması mevcut değil…

    Zaten, bizi yakından takip edenler, (hani olsa da) IMDB’de yazılan yorum ve puanları hiç dikkate almadığımızı (ve burada da bir tek bilgi amaçlı kullandığımızı) çok iyi bilirler…

    O nedenle bizde, “orijinal konusu” ve “zekâ dolu kurgusu” ile izleyiciyi ekrana kilitleyen bir senaryoya sahip olan Fransa, Lüksemburg ve Belçika ortak yapımı bu filmi, her zamanki gibi önceliği oyuncu kadrosuna vermek suretiyle bizzat kendimiz mercek altına alarak incelemeye ardından da puanlamaya çalışacağız…

    Bunun için de, oldukça düşük bir bütçeyle çekildiği her halinden belli olan filme ilişkin ilk tespitimizi, sonrasında da naçizane ilk önerimizi paylaşalım istiyoruz…

    Bu bağlamda da işe; karşımızdakinin, finalindeki sürpriz sahne nedeniyle insana, bir devam filminin neredeyse kesin olduğunu düşündürten filmlerden biri olduğunu söyleyerek başlayabiliriz…

    Evet, bir otel odasında tek başına oturan Kate’in (Olga Kurylenko) şaşkın gözlerle, "spoiler" olmasın diye adını vermeyeceğimiz şeye baktığı son sahne, henüz böyle bir açıklama yapılmış olmamasına karşın, gerçekten de “The Room 2” ye hazır olun sinyalini veriyor gibi…

    Peki, böyle bir devam filmi ilgi çeker mi?

    Eğer projeye, Jason Blum (Blumhouse Productions) veya Peter Safran (The Safran Company) ile James Wan (Atomic Monster Productions) gibi bu kategorinin uzmanı Amerikalı yapımcılar da el atarlarsa, bırakın ilgi çekmeyi inanın tadından yenmez bile…

    Elbette bizimkisi, sadece geleceğe dönük bir tahmin ve temenni…

    İsterseniz şimdi yeniden filmimize dönelim…

    Baş rollerdeki, Olga Kurylenko (Kate) ile Kevin Janssens (Matt) oldukça uyumlu bir çift oluşturarak birbirlerini tamamlamışlar… Yani performans olarak her ikisi de bir diğerinin önüne geçmeye çalışmamış filmde…

    Bu ikiliye, oldukça “tekinsiz” bakışlara sahip olan (ve bu yüzden de Matt’den “süt oğlan” muamelesi gören) Shane karakterinin çocukluk ve gençlik yıllarını canlandıran Joshua Wilson ile Francis Chapman’ın yeterli düzeydeki oyunculukları da eklenince ortaya, seyri tat veren gizemli bir gerilim filmi çıkmış…

    100 dakikalık süresi de yeterince makul olan filmin, yönetmeni de biraz daha deneyimli bir isim olsaymış muhtemelen artan “kasvet” ve “gerilim” ortalaması sayesinde izlenme zevkinin daha da yüksek olduğu bir filmle karşı karşıya kalmış olacaktık…

    Fakat bu son söylediklerimiz, kesinlikle filmi beğenmediğimiz biçiminde algılanmamıza neden olmasın… Bizimkisi, kaliteli etten yapılarak pişirilmiş nefasetteki bir İskender kebabın üzerine bu lezzete layık halis bir tereyağı ile yanına manda sütünden imal (bıçakla kesilebilecek kıvamda) yoğurt istemek gibi bir şeydi yalnızca…

    Belki biraz tarzımızın dışında olacak ama tek bir “spoiler vermeden” buraya kadar yazdıklarımızın tamamı, zımnen de olsa ikisini de içerdiği için filme ilişkin hem ilk tespitimiz hem de ilk önerimiz olsun… Artık ayrımı gönlünüze göre siz kendiniz yaparsınız…

    Sonuç olarak, kendi değerlendirme sistemimiz içinde puan olarak 3 verdiğimiz bu film için önerimiz de, olumsuz yorum ve puanlara aldırmadan, “bir şans da siz verin” şeklinde olacak…

    Keyifli seyirler,

    Son bir not:
    Tüm hakları bize ait olan bu yorumun orijinali; bir başka mecrada tarafımızca, 27 Aralık 2019 günü saat 02.00’da yazılarak paylaşılmıştır...
    Haziret A
    Haziret A

    4 değerlendirmeler Takip Et!

    0,5
    23 Temmuz 2021 tarihinde eklendi
    İğrenç, leş, saçma. spoiler: İNSANLAR GERÇEK HAYATTA BU KADAR GERİ ZEKALI DEĞİL. BEBEK DOĞAL DEĞİL AQ İNSANLARI, ŞİZOFREN KARI. Filmin sonunda çift çizgi çıkamaz, aq kadın evden çıktı. Kadına bıraktığı izinde yok olması gerek.
    muhammed cıcın
    muhammed cıcın

    1 değerlendirme Takip Et!

    5,0
    25 Ocak 2021 tarihinde eklendi
    On numara bir film. Heyecan içinde bırakan ve sıkılmadan izlenecek bir film . Film Sonu bıraz daha iyi olabilirdi ama filmin devam etmesı için iyi olmuş.
    ganim r. m.
    ganim r. m.

    Takip Et!

    3,5
    19 Ocak 2022 tarihinde eklendi
    Herhangi bir janra oturmak kaygısı olmadan, sıradan gerilim/korku klişelerine başvurmadan, hikayesini ustaca sunan bir yönetmen var karşımızda. Eli yüzü düzgün bir atmosfer, tutarlı bir anlatım dili oluşturmakta çok başarılı. Hiçbir duyguyu "sömürü" seviyesinde manipüle etmek yoluna gitmeden, neredeyse minimalist denebilecek bir uslupla anlatmak istediğini tıkır tıkır anlatmayı, anlatmak istemediğini de çok göze çarpmadan kesmeyi bilmiş ve yeterince dramatik öğe ile zenginleştirerek usulca finale gitmiş. Maalesef şu cümleyi kurmak durumundayım: Hollywood filmi olsaydı, bu film böyle yapılmazdı.

    spoiler: Paralel evrenler teorisine gönderilen selam, Esher paradoksunun kullanıldığı sahneler, aksiyon dozunun abartılmamış olması ve hayatın krılganlığına dair göndermeler, filmin sanat filmi yelpazesine yaklaştığı özlediğimiz tadı sunmuş. Karakterlerin davranışlarını anlamaya iten cevapsızlıklar hem tatlı ama hem de filmi zorlayan noktalar. Ancak filmin bıraktığı kalite algısını olumsuz etkileyen şeyler değiller.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top