Hesabım
    The Voyeurs
    Ortalama puan
    3,3
    8 Puanlama
    The Voyeurs hakkında görüşlerin ?

    4 Kullanıcı yorumları

    5
    0 Eleştiri
    4
    1 Eleştiri
    3
    3 Eleştiri
    2
    0 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 1.884 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    29 Aralık 2021 tarihinde eklendi
    Senaryosunu da yazan Michael Mohan'ın yönetmen koltuğunda oturduğu “The Voyeurs”, +18 kategorisinde sınıflandırılan "erotik" bir gerilim olarak geliyor karşımıza...

    Gelin isterseniz, her ne kadar fazlasıyla anımsatsa da, bir Alfred Hitchcock klasiği olan "Rear Window" (1954) veya Michelangelo Antonioni'nin "Blow - Up"ı (1966) ile kıyaslayarak değerlendirmenin son derece anlamsız olacağını düşündüğümüz bu Amazon Prime platformu filmine biraz daha yakından bakalım...

    Henüz evli olmasalar da dört yıl boyunca çocuk yapmamak konusunda mutabık kalarak birlikte yaşamaya karar veren genç çift Pippa (Sydney Sweeney) ve Thomas (Justice Smith), İngilizce ve Fransızca dillerinin şehirdeki hemen herkesçe yaygın olarak kullanıldığı Kanada, Montreal'in merkezinde kiraladıkları bir apartman dairesine taşınırlar...

    Aynı günün akşamındaki karanlıkta sakince oturup alkol değil de, buzdolabından çıkarttıkları kendi özel sularını yudumlayarak sohbet ederlerken, karşı apartmandaki dairelerin birinden yansıyan "havai fişek temaşası" tarzındaki "flaş ışığı" sebebiyle, doğrudan o dairenin içindeki görüntülere odaklanırlar...

    Kim bilir, belki de bilinçli olarak bu bakış açısına yönlendirilmişlerdir...

    Zira "teşhircilikten kaçınmadıklarını" açıkça belli eden bir başka genç çift, çırılçıplak bir vaziyette "göstere göstere" seks yapmaktadır...

    Aslına bakılırsa, istenmesi halinde; diğer daireler de yaşananlar da, alenen gözlemlenebilmektedir...

    L'Optique isimli bir göz ve gözlük kliniğinde stajyer optometrist olarak çalışan Pippa'ya patronu Dr. Sato (Jean Yoon); yeni evleri için, ileride filme damgasını vurduğunu fark edeceğiniz bir "kuş suluğu" hediye eder...

    Lütfen insana, "Şimdi ne alaka?" dedirten bu hediyeyi, zihninizin bir köşesine not edin...

    Çünkü bu ayrıntı, ihmal edilemeyecek kadar mühim...

    Neyse...

    İşten çıkıp akşam eve döndüğünde Pippa, müzisyen partneri Thomas ile beraber gerçekte adları Julia Novatore (Natasha Liu Bordizzo) ve Sebastian "Seb" Jacobs (Ben Hardy) olan karşı dairedeki çifte, Margot ve Brent lakaplarını yüklerler...

    Derken Julia'nın bir seyahate çıktığını gören ve karşı daireyi, özellikle de çekici bulmaya başladığı Seb'i röntgenlemeyi takıntı haline getiren Pippa, ertesi akşam bir dürbün satın alarak gelir...

    Bu kez gördükleri de, Julia'nın yokluğunu fırsat bilen Seb'in eve, Sam'i (Cait Alexander) atarak seks yaptığıdır...

    Ki gaza gelen Pippa, elindeki dürbünü ile Seb ve Sam'in sevişmelerini izlerken kendisi de aynı pozisyonu Thomas ile dener...

    Bütün bu olan biteni Pippa ile Thomas, arkadaşları Ari (Katharine King So) ve Thomas'ın kız kardeşi Joni (Cameo Adele) ile de paylaşırlar...

    Tam da bu esnada, bundan böyle sadece görüntülerle yetinmek istemeyen Pippa'nın aklına, o evdeki sesleri de duymak gelir...

    Ve de laf lafı açınca da bir lazer kalemi ile bunun mümkün olacağı da ortaya çıkacaktır, eğer an itibarıyla Cadılar Bayramı münasebetiyle maskeli bir balo düzenlenmekte olan karşı daireye yansıtıcı bir ayna yerleştirebilirlerse...

    Yani bu strateji çerçevesinde Pippa ile Thomas'ın yapmaları gereken tek şey, o baloya davetsiz misafir olarak katılmalarıdır...

    Elbette hem katılır hem de sesle alakalı amaçlarına ulaşırlar...

    Artık Pippa ile Thomas, karşı dairedeki; şüphelendiği kocasını kıskanan Julia ile evini stüdyo olarak kullanan fotoğraf sanatçısı Seb arasında geçen ve Julia'nın gözlüğünün kırılmasıyla sonuçlanan tüm tartışmaları işitebilmektedirler...

    Tesadüf bu ya, kırılanın yerine yeni bir gözlük almak üzere Julia ertesi sabah L'Optique'e uğrar ve gözlük camı numarasının tespiti muayenesini yapmasının yanı sıra çerçeve seçiminde de kendisine yardımcı olan Pippa'yı hafta sonu birlikte gidebilecekleri yeni açılan bir Spa'da kahve içmeye davet eder...

    Yalnız bu arada Seb, kendi evini müzik stüdyosu biçiminde de değerlendiren Thomas'ın şaşkın bakışları arasında foto model Mere'yi de (Blessing Adedijo) ağına düşürmüştür...

    Tabii sadece bununla kalsa iyi...

    Seb için her gün aynı alem sürdürülmektedir...

    Hatta kimi zaman grup seksi de işin içine girmektedir...

    İşte bu hususlar da Pippa, Thomas'ın tüm karşı koymalarına rağmen, yakından tanıyınca çok sevdiği Julia'yı uyandırmaya, belki de bu nedeni ileri sürerek Julia'yı Seb'den ayırarak ona bizzat kendisi sahip olmaya karar vermiştir...

    Dakika 56...

    Geride sizleri, şu ana kadar yaşanan hiçbir şeyin aslında göründüğü gibi olmadığını anlayacağınız pek çok "ters köşe" ile "sürpriz bir finali de" bünyesinde barındıran 64 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

    Keyifli seyirler,
    lalzaf
    lalzaf

    Takipçi 5 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    25 Aralık 2021 tarihinde eklendi
    İki kere bitti dedim ve iki kere de şaşırdım.Finali çok iyiydi.Bence şehir hayatı takıntılarını iyi anlatan bir film.İki gündür film aklımda dönüyor.Düşündürücü.Keyifli.
    Zeynel K
    Zeynel K

    77 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    27 Ocak 2023 tarihinde eklendi
    Belli bir yere kadar çok iyi işlenmiş ve tam da ters köşe yapmışken sonunda abarttıklarını düşünüyorum. Genel olarak iyi bir film
    Emirhan Yener
    Emirhan Yener

    8 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    26 Kasım 2022 tarihinde eklendi
    Giriş ve gelişmesi gayet güzel olan bir yapım fakat giriş ve gelişmede olan o duyguyu, sürükleyiciliği, atmosferi asla sonuç kısmında yakalayamamış.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top