Hesabım
    Ev Baskını
    Ortalama puan
    2,7
    10 Puanlama
    Ev Baskını hakkında görüşlerin ?

    5 Kullanıcı yorumları

    5
    0 Eleştiri
    4
    0 Eleştiri
    3
    2 Eleştiri
    2
    2 Eleştiri
    1
    1 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 1.881 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    11 Ekim 2021 tarihinde eklendi
    Senaryosunu, Christopher Sparling'in yazdığı ve yönetmen koltuğunda Adam Salky'nin oturduğu “Intrusion”, kapalı tek mekanda yaşanan "ters köşe" olayların damgasını vurduğu bir film olarak geliyor karşımıza...

    Gelin isterseniz, oldukça düşük bir bütçeyle çekildiği her halinden belli olan bu Netflix filmine biraz daha yakından bakalım...

    Göğüs kanserini yenmesine karşın, aynı şüphe ile kendini sürekli olarak kontrol altında tutan Meera (Freida Pinto) ve mimar kocası Henry Parsons (Logan Marshall-Green), Boston'ın boğucu kalabalığından kaçmak bahanesi ile Corrales, New Mexico'da, bizzat Henry'nin tasarlayarak inşa ettiği herkesten uzak, ultra modern bir evde, yaklaşık iki aydır yaşamaktadırlar...

    Bir akşam, baş başa kalmayı planladıkları "randevu gecesi" için dışarıya çıkan çift evlerine geri döndüklerinde, eşyalarını parçalayarak ortalığa saçacak kadar hırçın tipte hırsızların içeriye girmiş olduğunu görürler...

    Çalınan şeyler ise, sadece çiftin evde bıraktıkları cep telefonları ile bir notebook'tur...

    Ziyaretlerine gelen Dedektif Steven Morse (Robert John Burke); Henry'e, eve bir "güvenlik sistemi" döşetmesi ve "borulardan gelen anlamsız gürültü" için de bir tesisatçı bulması önerisinde bulunur...

    Lütfen şu, "borulardan gelen ses" hususunu aklınızın bir köşesine not edin...

    Bu arada mesleği terapistlik olan Meera, kanser testlerinin temiz çıkmasının verdiği huzurla evine dönerken dedektifin ilk önerisini ciddiye alan Henry de, eve bir güvenlik sistemi takmanın yanı sıra hırsızların tahrip ettiği pek çok eşyayı da onarmıştır...

    Yani şimdilik he rşey yolunda gibidir...

    Ancak gecenin bir yarısı uykusundan uyanan Meera, elektriklerin kesik olduğunu fark eder...

    Bu durumu bütün gece durmaksızın yağan yağmura bağlayan Henry, önce pek aldırmasa da, nihayet sıcak yatağından çıkarak dışarıdaki jeneratörü kontrol etmeye karar verir...

    Ki böylelikle, evin dışındaki Henry, jeneratörün kabloların kesilerek tahrip edilmiş olmasına ek olarak Meera'nın tek başına olduğu evde yabancıların el fenerleri ile dolaşmakta olduğunu da görünce, can havliyle eve doğru koşturur...

    İçeri girdiğinde de Meera'yı, elleri ve ayakları bağlanmış, ağzına da bant yapıştırılmış bir vaziyet de bulur...

    Karısını kurtardıktan ve güvenli bir biçimde balkondan aşağıya sarkıtarak indirdikten sonra Henry, evdeki saksılardan birine sakladığı silah sayesinde hırsızları bertaraf etmeyi başarır...

    Neyse...

    Dedektif Morse ve Teğmen Henderson (David DeLao) ile buluşmak üzere bir kafe de otururlarken Meera, evde kendisinden habersiz silah gizlediği için kocasına sitem etmektedir...

    Halbuki Henry'nin ifadesiyle, eğer o silah olmasaydı, muhtemelen şimdi kendileri hayat da olmayacaklardı...

    Derken, Dedektif ile Teğmen de geliverirler...

    Onlara göre suçlular, şehrin diğer ucunda yer alan Eagle Point'deki karavan parkında ikamet eden Dylan (Mark Sivertsen), Colby (Brandon Fierro) ve Paul Cobb (Antonio Valles) olup aralarından sadece Dylan yaşamaktadır...

    Ki, o da yoğun bakımdadır...

    Yalnız bu üçlünün karıştığı olaylar, Eyalet Polisine göre, Parsons'ların evine yapılan tecavüzle sınırlı değildir...

    İşin içinde bir aydır kayıp olan üniversite birinci sınıf öğrencisi Christine Cobb vakası da bulunmaktadır...

    Kim midir bu Christine?

    Elbette ki, Dylan Cobb'ın kızı...

    Tüm bu patırtıya ve kanseri atlatsa da Meera'nın, bu kez doğal olarak bir PTSD (post-traumatic stress disorder / travma sonrası stres bozukluğu) sendromları serisi yaşamasına rağmen Henry, yakın dostlarının davetli olduğu ev partisini iptal etmez...

    Zira bu, kendileri için sağlam bir moral olacaktır...

    O yüzden de Meera'yı yalnız bırakarak aniden akşam alışverişine çıkar...

    Fakat aceleden cüzdanını evde unutmuştur Henry...

    Her ne kadar Meera, telefon ile durumu Henry'e bildirmeye çalışsa da, telefonu kapalı olduğu için Meera, Henry'e ulaşamaz...

    O da, kendi aracına atlayarak, cüzdanını vermek amacıyla Henry'nin peşine düşer...

    Gider gitmesine de, kocasının market yerine hastane yoluna sapması üzerine şaşkınlığa kapılarak bir kazaya karışır...

    Aracı tamirhaneye çekildiği için eve Uber ile dönen Meera'ya Henry'nin cüzdan hususundaki yanıtı, market sahibinin ödemeyi haftaya yapmasını kabul ettiği şeklinde olur...

    Dakikalar 37'yi gösterirken hem Henry'nin çok önem verdiği ev partisini apar topar iptal ettiğini hem de durumu iyiye gitmekte olan yoğun bakımdaki Dylan Cobb'ın da hayatını kaybettiğini öğreniriz...

    Yani geride sorgulanacak hiç kimse kalmamıştır...

    Doğru...

    Ama ağızları açık bırakan performansları ile göz dolduran Freida Pinto ve Logan Marshall-Green'in şov yaptıkları, izleyeni şok edecek derecedeki şaşırtıcı sürprizlere de sahip olan 55 dakikalık bir bölüme daha hazırlıklı olmalısınız...

    Keyifli seyirler,
    Ahmet Büke
    Ahmet Büke

    Takipçi 935 değerlendirmeler Takip Et!

    1,5
    17 Kasım 2021 tarihinde eklendi
    filmde mantık dışı akışının dışında şeyler oluyor. Normal hayatta olmayacak şeyler.. O zaman film benim için ınandırıcılığı yitiriyor ne yazık ki.. Oyunculuklarda vasat.. Seslendirme çok kötü… adamın seslendirmesi saçma ötesi… çok vaktin varsa filmde yoksa göz atılabilir
    Hasan Yeksan
    Hasan Yeksan

    2 değerlendirmeler Takip Et!

    2,0
    28 Eylül 2021 tarihinde eklendi
    Çok güzel bir konu, berbat bir senaryo ve mantık hataları yüzünden güme gitmiş. Eğer mantık hatalarına takılmayan biriyseniz belki keyifle izleyebilirsiniz.
    mustafakıyak
    mustafakıyak

    62 değerlendirmeler Takip Et!

    2,0
    31 Ocak 2022 tarihinde eklendi
    çok sürükleyici bir film değil açıkçası sürekli sararak izledim niyeyse kendini pek izletmiyo film sıkmaya başlıyo o yüzden tavsiye etmem
    Dumb Teenboi
    Dumb Teenboi

    1 değerlendirme Takip Et!

    3,5
    1 Temmuz 2022 tarihinde eklendi
    Yani bence film iyiydi Henry'nin oyunculuğunu beğendim. Lakin bazı saçmalıklar vardı. Sonu beklenebilirdi. Ama onun dışın da iyiydi.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top