Hesabım
    Exorcist: İnançlı
    Ortalama puan
    2,8
    10 Puanlama
    Exorcist: İnançlı hakkında görüşlerin ?

    4 Kullanıcı yorumları

    5
    0 Eleştiri
    4
    0 Eleştiri
    3
    0 Eleştiri
    2
    2 Eleştiri
    1
    1 Eleştiri
    0
    1 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Mert H
    Mert H

    Takipçi 1.259 değerlendirmeler Takip Et!

    1,0
    26 Ekim 2023 tarihinde eklendi
    Olmamış, gerçekten kötüydü. Serinin adını lekeleyebileceğini düşündüğüm bir film. İzlemenizi tavsiye etmiyorum.
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 1.892 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    24 Aralık 2023 tarihinde eklendi
    Senaryosunu da, Scott Teems ve Danny McBride ile birlikte yazdığı hikayeden...

    Peter Sattler ile beraber uyarlayarak kaleme alan David Gordon Green'in yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu "The Exorcist: Believer"; gizemini sonuna kadar koruyan, bir korku gerilim olarak geliyor karşımıza...

    ***

    Gelin isterseniz, 30 milyon dolarlık bütçesinin sağladığı avantajla, yeşil perde ve görsel efekt teknolojileriyle başarılı makyaj uygulamalarının yanı sıra zorluk derecesi yüksek sahnelerindeki koordinatörlüklerini; Mark Riccardi ile Kevin Scott'ın üstlendikleri dublör oyuncuların performanslarına yaslanılarak çekilerek...

    Brüt 136.8 milyon dolarlık, hiç de fena sayılmayacak bir hasılat rakamına da ulaşmış olan...

    Öngörüsüne güvendiğimiz, Blumhouse Productions liderliğindeki,...

    Bu Amerikan filmine biraz daha yakından bakalım...

    ***

    - Port-Au-Prince, Haiti -


    Profesyonel bir fotoğrafçı olan ve geçimini bu yolla sağlayan Victor Fielding (Leslie Odom Jr.) ile hamile karısı Sorenne Fielding (Tracey Graves), tatildeyken...

    Sorenne'e seslenen, yerli halktan bir çocuk (Albert Wollf II Saint Felix Nolasco)...

    "Size, özel bir şey göstereceğim..." diyerek onu...

    Bebeğini kutsayacağını iddia ettiği, bir Vudu büyücüsü kadına (Viergeue Charles) götürür...

    ***

    Gezilerine birlikte devam eden...

    Victor ile karnı burnundaki Sorenne...

    Tarihi bir kiliseye vardıklarında, kuşbakışı olarak kentin fotoğrafını çekmek amacıyla çan kulesine çıkmak istediğinde...

    Zaten yeterince yorgun olan Sorenne kendisini, kilisenin içinde oturarak beklemeye karar verir...

    ***

    Ardından da...

    Uzanarak dinlenme ihtiyacı, had safhaya vardığında...

    Sorenne, oteldeki odalarına geçip uzanırken...

    Victor halen kenti turlamaktadır...

    ***

    Derken...

    Muazzam bir gürültü eşliğinde...

    Sorenne'in de içinde olduğu binayı, yerle bir edecek büyüklükteki bir deprem oluşuverir...

    ***

    Anında...

    Koşturarak içeriye dalan Victor, ağır derecede yaralanmış olan karısını kaptığı gibi hastaneye götürür...

    ***

    Ama...

    Ne yazık ki Haitili doktorlara (Eliseo Antonio Paredes, Gardy Helve) göre...

    Sorenne'i kurtarmak gayesiyle yapacakları her türlü girişim, anne karnındaki bebeğin sağlığını tehlikeye atacak...

    Böyle olunca da Victor...

    Karısı ile çocuğu arasındaki, bir tercih zorunluluğu ile karşı karşıya kalacaktır...

    ***

    - 13 yıl sonra -


    Annesini, hiç tanımamış olan ve babası Victor ile beraber yaşayan on üç yaşındaki Angela Fielding (Lidya Jewett)...

    Fotoğrafları ile incik boncuk tarzı eşyaları ve aksesuar tarzındaki kıyafetleri aracılığıyla, onu hissetmeye çalışmakta...

    ***

    Ve...

    Her gün, babası tarafından okuluna bırakılan Angela için de...

    Komşularından...

    Victor ile spor yapan Stuart Mullen (Danny McCarthy) ve dolu çöp konteynırlarından şikayetçi olan hastane hemşiresi Ann Brooks (Ann Dowd) için de hayat...

    Durmaksızın devam etmektedir...

    ***

    Neyse...

    Okul sonrası için babasından...

    Akşam yemek saatinde, evde olmak koşuluyla...

    Arkadaşlarından Katherine West (Olivia O'Neill) ile takılabilme iznini kopartan Angela...

    ***

    Her ne kadar...

    Ders çalışacaklarını söylese de...

    Ormandaki, terk edilmiş kapalı bir mekanda...

    Mum yakıp, ruh çağırma seansı düzenleyeceklerdir...

    ***

    Bu arada...

    Akşam olmuş ve günlük mesaisini tamamlayan Victor...

    Eve dönerek...

    Komşusu Ann'i sinir eden, çöp dökme işini de halleder halletmez içeriye girdiğinde...

    Gördüğü zifiri karanlık sebebiyle, uyuyor olduğunu zannetse ve evin her tarafını dolansa...

    ***

    Ve endişeyle...

    Telefonunu aradığında da...

    Yanıtlamak yerine...

    Arayanı, doğrudan sesli mesaja yönlendirmiş olan Angela...

    Resmen kayıplara karışmıştır...

    ***

    Çok geçmez...

    Kızının telefon rehberini bulan Victor, ilk iş olarak...

    Katherine'in evini aradığında, karşısına çıkan Katherine'in annesi Miranda (Jennifer Nettles) kendisine...

    Angela'nın, kendilerinde değil...

    Katherine'in arkadaşı Deshannah Young'ın (Lariah Alexandria) evinde ders çalışıyor olması gerektiğini bildirse de...

    ***

    Miranda, Deshannah ile yaptığı konuşmada...

    Ne Angela'nın ne de Katherine'in orada olmadığını öğrenecek...

    Ve tahminen...

    Ormanda olabilecekleri, haberi üzerine...

    Polisi de, seferber eder etmez...

    Kocası Tony (Norbert Leo Butz) ve Victor ile birlikte, ormana doğru yola koyulacaklardır...

    ***

    Fakat...

    Kızların her ikisine de ulaşmak...

    Şimdilik mümkün olamamaktadır...

    ***

    Bu şekilde geçen iki günün ardından...

    Evinin yolunu tutan Victor, vardığında...

    Işıklarının yanıyor, kapısının da açık olduğunu görüp, şaşkınlıkla girip bakındığında...

    Komşusu Stuart'ın ifadesiyle, getirdiği dostu Doktor Beehibe (Okwui Okpokwasili)...

    Evde ve özellikle de Angela'nın odasında, kutsama ayini düzenlemektedir...

    ***

    İşte tesadüf bu ya...

    Aradan geçen üç günün nihayetinde...

    Angela ile Katherine, çiftlik sahibinin (Brad Napp) oğlu (Carson Tinkler) tarafından...

    Sığındıkları bir ahırda bulunarak, polise teslim edilir...

    ***

    Ve...

    Hiçbir şey hatırlamadıklarını belirten çocuklar...

    Dr. De Olano (Jonathan De Olano), Dr. Carr (Richard Carr III), Dr. Jaffree (Layla Jaffree) ve Dr. Taj'den (Jabeen Taj) oluşan...

    Bir doktorlar grubunun, müşahedesi altına alınarak...

    Fiziksel ve bilişsel testlere tabi tutulurlar...

    ***

    Sonuçta da...

    Stres belirtisi yahut da herhangi bir cinsel saldırı bulgusuna da rastlanılamaz...

    Yani her şey, mükemmel derecede normal gözükmektedir...

    Aslında kızlar, önemli bir sırrı...

    Herkesten saklıyor olsalar da...

    ***

    Çünkü...

    Gerek 13 yıl önce ölmüş olan annesiyle konuşmak isteyen Angela ve gerekse de Angela'nın bu konuşmaya tanıklık etmesini istediği Katherine'in evleri ile kişilik yapılarında meydana gelecek...

    Garipliklerin vuku bulması, çok da gecikmeyecektir...

    Dakika 40...

    ***

    "William Peter Blatty'nin, "The Exorcist" (1971) isimli romanından adapte edilerek aynı isimle film (1973) haline getirilen ve bir sinema klasiği mertebesine de ulaşmış olan filmin; 20. yüzyılın, üçüncü çeyreğinde kalmış olmasının unutulmaması...

    Ciddi bir zarurettir" deyip...

    ***

    Aradan...

    İnternetin varlığının sağladığı olanaklar ile yapay zekanın da devreye girmiş olduğu elli yıllık bir sürenin daha geçmiş olduğu da dikkate alındığında...

    Şeytan, cin, ruh, hayalet, şeytan çıkartma vs. gibi...

    Bilimsel akılla örtüşmesi, asla mümkün olmayan...

    ***

    İnsan icadı oldukları, apaçık ortada olan...

    Din soslu, hayali fantezilerin yalnızca...

    İnsanları, meraklandırarak eğlendirmek amaçlı olarak kullanıldığı günümüzde...

    ***

    "İşte bu filmin geride kalanında da, siz değerli sinemasever dostlarımızı; bu bağlamda izlemelerini önereceğimiz, 71 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak..."

    Biçimindeki, görüşümüzü de eklemiş olalım...

    ***

    Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

    "Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

    Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

    25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

    Keyifli seyirler,
    User674
    User674

    Takipçi 142 değerlendirmeler Takip Et!

    2,0
    28 Ekim 2023 tarihinde eklendi
    Temponun giderek düştüğü, son derece kötü görsel efektlerin olduğu, abartılı sahneler içeren sıradan ve zayıf bir korku filmiydi maalesef. Beklentim yüksekti ama cidden beğenmedim. Filmin tek iyi yanı nostalji kısımları ama onun dışında çok zayıf keşke sırtını biraz daha nostaljiye dayayan bir film olsaymış belki o zaman iyi olabilirdi
    Ahmet Bozbalak
    Ahmet Bozbalak

    1 değerlendirme Takip Et!

    0,5
    9 Ekim 2023 tarihinde eklendi
    Radyoda duymuştum güzel bir film olur korku diye gittiğim tamamiyle hüsran olan bir film bi konu böyle geç yavaş işlenir spoiler: sonu bir kız ölüyor biri yaşıyor felan
    boşuna verdiğim paraya mı hayatımdan 2saatin gitmesine mi yanayım
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top