Mixtape eleştirileri

bence bildiğin çocuk filmi bu. Ancak 17 dakika tahammül edebildim.. Oyunculuklarda doğal olarak sıkıntılı olunca kapatmak zorunda kaldım. Kötü bir netfix çalışması daha

Senaryosunu, Stacey Menear'ın yazdığı ve Valerie Weiss'ın yönetmen koltuğunda oturduğu “Mixtape”, 1980 ve 1990'lı yılların nostaljik müzikleri ile kulakların pasını silen bir dramedy (drama - komedi) olarak geliyor karşımıza...

Gelin isterseniz; ailecek izlenebilecek film arayan ebeveynlere, gönül rahatlığı ile önerebileceğimiz bu Netflix filmine biraz daha yakından bakalım...

Yıl, pek çok teknolojik komplo teorisine de sebep olan milenyumun bir iki ay öncesindeki 1999'dur ve lokasyon olarak da Washington, Spokane'deyiz...

Anne ve babasını, henüz iki yaşındayken bir trafik kazasında kaybeden orta okul öğrencisi Beverly "Bev" Moody (Gemma Brooke Allen), (Birleşik Devletler Posta Hizmeti) USPS'de posta dağıtıcısı olarak çalışan büyük annesi Gail (Julie Bowen) ile birlikte yaşamaktadır...

Evlerinin bodrumundaki "atılacak" ve "saklanacak" eşyaları tasnif ederken Bev; annesi ile babasına ait olan "Love Riot" adındaki, özel olarak hazırlanmış bir "karışık kasete" rastlayınca, Sony Walkman'nin de apar topar hemen dinlemeye kalkışsa da kaset sarılarak bozulur...

O yılları şahsen yaşamış olanlar, kasetlerin yumuşak karnının bu olduğunu bilirler zaten...

Neyse...

Bu önemli aksaklık üzerine Bev, kasetteki şarkıların elle yazılmış listesinin bulunduğu kaset kapağını kaptığı gibi nam - ı diğer Anti olan Edward'ın (Nick Thune) dükkanına koşuşturarak; söz konusu şarkılardan ilk sırada yer alanının, Anti tarafından dükkanındaki orijinal vinil plaktan kaydederek doldurduğu bir kaseti, cebindeki okul harçlığı ile satın alarak evine döner...

Çünkü Anti'ye göre karışık kasetlerdeki şarkılar, dolduruldukları sıraya göre mesaj ve anlamlar taşımakta olup o şekilde de dinlenilmelidir...

Böyle olunca da, ertesi gün sıra, ikinci şarkının bulunduğu kasettedir...

Ama bu kasetteki şarkı Japoncadır ve o yüzden de söylenilenleri anlayamaz Bev...

O nedenle de, Japon olduklarını sandığı, sokaklarındaki karşı eve yeni taşınan Tayvanlı ailenin kızları Ellen (Audrey Hsieh) ile arkadaş olur...

Ve bu arkadaşlık Bev'in, Napster üzerinden kasetteki üçüncü değilse de dördüncü sırada yer alan şarkıya ulaşmasını sağlar...

Fakat diğer bazı şarkılara, hem çok eski oldukları ve hem de vakti zamanında plak olarak yeterli miktarda basılmadıkları gerekçesiyle ulaşılması pek de mümkün olamamaktadır...

İşte bu ortamda Bev, tam ümidini yitirip havlu atmak üzereyken imdadına, okulda araları hiç de hoş olmayan Nicole "Nicky" Jones (Olga Petsa) yetişiverir...

Zira Nicky ve grubu ile evlerinin garajında rock müzik yapan ağabeyi Kyle (Anthony Timpano), muhteşem bir plak arşivine sahiptirler...

Elbette bu durum dahi; Bev, Ellen ve Nicky'den oluşan üç kafadarların, "Tepedeki günü anımsatan şarkı" sorununu çözmeye yetmez...

Bu konuda Bev'e yardımcı olabilecek tek kişi büyük annesidir...

Dakika 42...

Geride sizleri, kış günü içinizi ısıtacak bir kurguya sahip olan TV filmi lezzetindeki bu yapımın, 51 dakikalık bir bölümü daha bekliyor olacak...

Keyifli seyirler,