Senaryosunu...
Chad Law, Josh Ridgway ve Brandon Burrows kaleme alırlarken, yönetmen koltuğunda da Christian Sesma'nın oturmak da olduğu "Section 8"; bir suç draması olarak geliyor karşımıza...
***
Gelin isterseniz...
5 milyon dolarlık bir bütçeyle çekilerek...
İzleyicisiyle, RLJE Films ve AMC+ platformları aracılığıyla buluşturulan bu bağımsız Amerikan filmine biraz daha yakından bakalım...
***
- Musul, Afganistan -
Taliban tarafından pusuya düşürülen bir Amerikan Deniz Piyadesi müfrezesinden...
Yalnızca Jake Atherton (Ryan Kwanten) ve müfrezenin komutanı Albay Tom Mason (Dolph Lundgren)...
Sağ olarak kurtulurlar...
***
- 5 yıl sonra ABD'de -
Travma sonrası stres bozukluğundan mustarip durumdaki Jake...
Kendisini, evlat edinerek büyüten Earl Atherton (Mickey Rourke) amcanın, Kaliforniya Riverside'taki tamirhanesinde çalışmak da...
Karısı Ashton Atherton (Kimi Alexander) ve oğlu Weston Atherton (Noah Alexander Sosnowski) ile birlikte de yaşamak da...
***
Ama...
Birikmiş durumdaki, ödenmemiş faturalara bakılınca da...
Mali durumunun, hiç de parlak olmadığı...
Hemencecik görünmektedir...
***
İşte...
Bu genel çerçevede Jake...
Her zamanki gibi işbaşı yaptığı bir sabah...
Earl'ü haraca bağlamak isteyen Fresh (Robert LaSardo) liderliğindeki bir çeteyi...
Döverek tamirhaneden uzaklaştırır...
***
Derken...
Aynı günün akşamı...
Jake'i evine döndüğünde, kendisine kapıdaki otomobilinin içinden...
"Ödeştik..." diye seslenen Fresh karşılayacaktır...
***
Çünkü...
Sabahki serseriler...
Haraçlarını alamamanın yanı sıra Jack'ten yedikleri sopanın hesabını da, bu kez...
Öldürdükleri Ashton ile Weston'dan sormuşlardır...
***
Bunun üzerine...
Karısı ve oğlunu...
Adını vermediği birisi tarafından, mecbur bırakılarak öldürdüklerini itiraf eden Fresh ile ekibinin eğlenmek de olduğu mekanı basan Jack...
Hepsini sırayla...
Mermi manyağı yapar...
***
Tabii ki böylelikle de...
Karısının ve oğlunun acısını, bir türlü içinden atamayan Jack'in yeni durak yeri...
San Quentin Hapishanesi olur...
***
- 5 ay sonra -
Jack'in ziyaretine bir gün...
Afganistan'da hayatını kurtaran komutanı Albay Mason çıkıp gelerek...
Her ne kadar Jack hiç umursamasa da...
Kendisini oradan çıkarmak için elinden geleni yapacağını belirtir...
***
Ki...
Çok geçmez...
Jack'in bir sonraki ziyaretçisi de...
Özel bir görev gücünü yönettiğini ifade eden Sam Ramsey'dir (Dermot Mulroney)...
***
Fakat...
Ramsey'in söyleyeceklerini, dinlemeye gerek dahi duymayarak görüşme odasını terk eden Jack...
Gecenin bir yarısı düzenlenen...
Ani bir operasyonla, hücresinden aldırılarak aynı Ramsey'in huzuruna götürülür...
***
Zira...
O artık, hapishaneden çıkartılarak...
Adalet Bakanlığı ve Ulusal Güvenlik Ajansı'na bağlı olarak görev yapan Section 8'in...
Yani 8'inci Kısmın emri altına sokulmuş...
***
Ancak...
Geleneksel üslubumuz gereği...
"Spoiler" vermek suretiyle, henüz seyretmemiş olanların ağızlarının tadını kaçırmak istemediğimiz için biz de kendi anlatımımızı...
Filmdeki tüm heyecanın start alacağı...
Burada noktalamışızdır...
Dakika 33...
***
Aksiyonun dibine vurulurken...
Jack'in karısı ile oğlunu öldürmesi için Fresh'i kimin azmettirdiğinin de belli olacağı filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; ters köşe sürprizleri de bünyesinde barındıran, 65 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...
***
Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...
"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...
Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...
25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...
Keyifli seyirler,