Zafer Yarışı: Audi Lancia'ya Karşı
Ortalama puan
3,0
1 Puanlama

1 Kullanıcı eleştirisi

5
0 Eleştiri
4
0 Eleştiri
3
0 Eleştiri
2
1 Eleştiri
1
0 Eleştiri
0
0 Eleştiri
Sırala
En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
Turgay Buğdacıgil
Turgay Buğdacıgil

Takipçi 2.322 değerlendirmeler Takip Et!

2,5
11 Haziran 2025 tarihinde eklendi
Gerçek olaylardan esinlenilen senaryosunu da...

Filippo Bologna ve filmde Cesare Fiorio karakterini de canlandıran Riccardo Scamarcio ile birlikte kaleme alan Stefano Mordini'nin yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu "Race to Glory - Audi vs Lancia"; biyografik bir otomobil sporu draması olarak geliyor karşımıza...

***

Gelin isterseniz...

Bir İtalyan filmi olması hasebiyle...

İki önemli başat karakterden...

Otomotiv dünyasındaki başarılarıyla da, sektörde herkesçe bilinen...

Audi Spor Departmanın Başkanı Roland Gumpert'in, gereğinden fazla geri planda tutulup...

Lancia menajeri Cesare Fiorio'nun ise adeta yıldızlaştırılarak...

Öne çıkartılması sebebiyle...

Ciddi eleştirilere maruz kalmış olan bu filme biraz daha yakından bakalım...

***

Film...


"1970 ve 1987 yılları arasında, otomobil üreticileri ralli yarışlarına milyonlarca dolar yatırım yaparak, daha sonra kitlesel pazar için otomobillere dönüştürülebilecek prototipler ürettiler...

Bir ralliyi kazanmak, hayranlara binlerce otomobil satmak anlamına gelir...


Lancia ve Audi arasındaki düello da, milyonlarca izleyicinin hayal gücünü etkiledi...


Ralli dünyasında, 1983 yılı genellikle tarihin yazıldığı şampiyona olarak anılır...

Birçokları bunu, Davut'un Golyat'a karşı savaştığı yıl olarak da hatırlar..."


Şeklindeki bir ön bilgilendirmeyle başlarken...

***

İtalya'nın Torino kentinden gelerek...

Ralliyi bir savaş...

Kendini de, 13 etapta yaşanan tüm bu zorlu süreç boyunca...

Savaşan taraflardan birinin...

Hızlı ve doğru karar alması gereken komutanı olarak tanımlayan...

Lancia'nın menajeri Cesare Fiorio...

Verdiği bir mülakat da...

***

Audi'nin başarısıyla sonuçlanan...

1982 yılındaki Dünya Ralli Şampiyonası'nda...

Roland Gumpert'ın (Daniel Brühl) kendisinden, çok daha hızlı ve yerinde kararlar almış olduğunu...

Mecburen kabul ederken...

***

Rakiplerinin kullandığı...

Dört tekerden çekiş teknolojisine...

Değinmeden de geçmez...

***

Derken...

Ocak 1983'te...

Birden kendimizi...

Audi'nin Oberbayern, Almanya'daki test pistinde buluruz...

***

Ki orada...

Yenilenerek...

Bir yıl öncesinden çok daha atak ve seri duruma gelen...

Audi'nin motor teknolojisi karşısında Gumpert...

Memnuniyetini gizlememekte...

***

Aynı esnada...

Turin, İtalya'daki Lancia Fabrikası'nda da...

Bir Audi otomobili parçalarına ayıran baş mekanikçi Ennio (Giorgio Montanini)...

Onları özenle inceleyerek...

Daha iyilerini üretme hayalleri kurarken...

***

Yanına Ennio'yu da alan Fiorio...

Katıldığı İcra Kurulu Toplantısında...

Tüm üyelere yönelik olarak...

***

Arkadan çekişli yeni Lancia modeliyle...

Özellikle de rallinin...

Kar-buz ve toprak zemin dışındaki...

Tamamı asfalt satıhtan oluşan Yunanistan ve benzeri türdeki etaplarında...

Kendi yeni versiyon otomobillerinin daha hafif olması nedeniyle...

Audi'ye nal toplatacaklarından söz ederek...

Onlara umut ve yarışma enerjisi aşılar...

***

Yeter ki...

Direksiyona geçmesini istediği...

Alman asıllı pilot Walter Röhrl'ü de (Volker Bruch) ikna edebilsin...

***

Zaten çok geçmez...

Ve...

Test sürüşüne katılan Röhrl...

Asfalt zeminli Monte Carlo, Akropolis ve Yeni Zelanda etaplarında...

Yani neredeyse rallinin yarısında...

Piyasaya 037 adıyla sürülen Lancia ile yarışmayı kabul ederken...

***

Şimdi de sıra...

Ralliye, söz konusu modelle yarışabilmek için en az 200 adet üretilmiş olması gerektiği sorununun aşılması faslına gelir...

***

Zira sadece 103 adet 037, elde hazır durumdadır...

Ve mevcut üretim koşullarında...

Ralli ön kabul tarihine kadar 97 adet otomobilin imal edilmesi de...

Kesinlikle mümkün görünmemektedir...

***

Ama...

Akıllı olmasının yanı sıra yeterince kurnaz da olan Fiorio...

Bunu halletme becerisini sergilemekte de gecikmez...

***

Ardından da rallinin...

7 gün sürecek ilk kısmı olan...

Fiorio'nun, hiç de hesaplarında olmadığı bir biçimde...

Röhrl'ün, Audi'nin pilotu Uçan Finli Hannu Mikkola (Gianmaria Martini) ile yarışacağı...

Cadde ve sokaklarının kar-buz altında kaldığı Monte Carlo aşamasına geçilir...

***

Ancak...

Geleneksel üslubumuz gereği...

"Spoiler" vermek suretiyle, henüz seyretmemiş olanların ağızlarının tadını kaçırmak istemediğimiz için biz de kendi anlatımımızı...

Filmdeki tüm heyecanın start alacağı...

Burada noktalayacağız...

Dakika 29...

***

İşin yalnızca...

Röhrl ile Mikkola arasındaki...

Yollarda yapılan bir koşuşturmaca olmaktan çıkıp Fiorio ile Gumpert arasındaki taktik bir mücadeleye de dönüşeceği filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; nefeslerini tutarak izleyeceklerinden emin olduğumuz, 80 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

***

Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

Keyifli seyirler,
Daha Fazlasını Göster
  • En son Beyazperde eleştirileri
  • En İyi Filmler
  • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler