Senaryosunu da...
Usta sinemacı Francis Ford Coppola'nın oğlu...
Roman Coppola ile beraber yazdıkları hikayeden uyarlayarak kaleme alan, nevi şahsına münhasır sinemacılardan Wes Anderson'ın yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu "The Phoenician Scheme"; gerilimlerle yüklü aksiyonun dozunun hız kesmeden devam ettiği...
"Kara mizah (dark comedy)" tarzda kurgulanılmış, bir casusluk draması olarak geliyor karşımıza...
***
Gelin isterseniz...
18 Mayıs 2025 tarihindeki dünya prömiyeri Cannes Film Festivali'nde yapılmasının yanı sıra...
30 milyon dolarlık bir bütçe ile çekilmesine rağmen brüt 32 milyon dolarlık bir hasılat rakamıyla da gişeye çakılmış durumdaki bu filme biraz daha yakından bakalım...
***
- Yıl 1950, Yüksek Balkan Düzlüklerinin Üzerinde ve yerden 5000 fit yükseklikte -
Acımasız ve karizmatik iş insanı Anatole Zsa-zsa Korda'nın (Benicio Del Toro)...
Kendisine yönelik olarak devreye sokulan...
Yeni bir suikast planı çerçevesinde...
Sabotaja maruz kalarak parçalarına ayrılmaya başlayan çift motorlu uçağı...
***
Onu, salimen uçurmak yerine...
Dırdır etmeyi tercih eden pilotunu (Steve Park)...
Paraşütlü otomatik fırlatma mekanizması vasıtasıyla devre dışı bırakır bırakmaz...
Bizzat kendisi tarafından...
Bir mısır tarlasına indirilir...
***
Ki bu...
Avrupa'nın en zengin insanları arasında yer almasına ilaveten...
Vurgunculuk, vergi kaçakçılığı ve rüşvet gibi suçlamalar ile de boğuşan Korda'nın...
Altıncı uçak kazası olarak kayıtlara geçmiş olup...
***
Finans çevrelerinde...
Bay % 5 olarak da tanınan Korda'nın...
Vefat eden üç karısından doğan...
Dokuzu erkek...
Biri de rahibe adayı Liesl'dan (Mia Threapleton)...
Oluşan on çocuğu bulunmakta...
***
Ama...
Şu ana kadar uğradığı suikast girişimlerinden kıl payı kurtulmayı becerebilen Korda...
Oğulları Jasper (Edward Hyland), David (Kit Rakusen,Jonathan Wirtz), Phillip (Milo James), Michael (Ogden Dawson), Jamie (Hector Bateman-Harden), Harry (Benjamin Lake), Steven (Güneş Taner), Samuel (Gabriel Ryan) ve Thomas'ın (Mohamad Momo Ramadan) yerine sadece...
En son altı yıl önce görüştüğü kızı Liesl'ı...
Mirasının tek varisi ve işlerinin yöneticisi olarak tayin ettiğini...
Yüzüne karşı bildirmek...
Ve ayakkabı kutularının içine doldurduğu evrakları...
Kendisine teslim etmek üzere malikanesine davet etmekte...
***
Halbuki Korda'nın davetine icabet eden Liesl ise oraya...
Babasının mirasına konmak amacıyla değil de...
Sırf annesinin ölüm şeklini sorgulamak amacıyla gelmiştir...
***
Zira Korda...
Her ne kadar...
Anında yemin billah ederek inkara yönelse de...
Diğer karanlık da kalmış suçlarına ek olarak...
Tüm karılarını öldürtmekle de itham edilmekte...
***
Ancak...
Geleneksel üslubumuz gereği...
"Spoiler" vermek suretiyle, henüz seyretmemiş olanların ağızlarının tadını kaçırmak istemediğimiz için biz de kendi anlatımımızı...
Filmdeki tüm heyecanın start alacağı...
Burada noktalayacağız...
Dakika 21...
***
Willem Dafoe, F. Murray Abraham, Tom Hanks, Charlotte Gainsbourg, Scarlett Johansson, Riz Ahmed, Bill Murray ve Benedict Cumberbatch misali...
Şöhretli isimlerin de konukluk edecekleri filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; birbirinden absürt olayların yaşanmasının sürdürüleceği, 80 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...
***
Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...
"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...
Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...
25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...
Keyifli seyirler,