Türk seyircisini kaliteli güldürüye layık görmeyen popüler kültürün dayattığı aşırı karikatürize edilmiş karakterleri, kötü fıkralardan alıntı repliklerle izlediğiniz her sahnesi skeç havasında çekilmiş izlenimini veren bir film desek özetlemiş olur muyuz bilemiyorum. Ama bir kaç özel noktaya da değinmek istiyorum. Yıllardır beyaz perdede ya güldürü adına karikatürize edilmiş edilmiş sığ karakterlerle karşılaşıyoruz ya da Dostoyevski romanlarından fırlamış gibi duran donanımlı ve derin karakterlerle. Karakter yaratıcılığındaki tıkanıklık ve tekrar etme hali bu filmde de maalesef kendini göstermiş. Karadeniz insanının işsiz güçsüz, kaba, yobaz, tahammülsüz, saldırgan gösterildiği bu filmin çekimlerinin yapıldığı Çaykara; yazar, akademisyen, sanatçı, siyasetçi olmak üzere birçok alanda ileri gelen insanların yetiştiği bir ilçedir ki filmin yönetmeni de oralıdır ve dolayısıyla kendi memleketinin insanları üzerindeki önyargıları sanatın gücünü kullanarak kırması beklenen yönetmenimizin tüm film boyunca klişelere başvurarak bu durumu pekiştirmesi hayal kırıklığı yaratmıştır. spoiler: Özellikle filme hiçbir katkısı olmayan anlamsız Kuklayı kaçırma ve başına silah dayatıp konuşturmaya çalışma sahnesi Karadeniz insanının zekasıyla dalga geçer niteliğindedir ki keskin mizah anlayışına sahip bir Karadenizlinin bu sahneye gülümseyeceğini bile sanmıyorum.
Sonuç olarak; oyuncuların ve teknik ekibin emeğine saygımız sonsuz ama deniz kokulu memleketimin eşsiz doğa manzarası dışında filmde görülmeye değer güldüren düşündüren en azından tebessüm ettiren bir detay bulamadık. Zavallı babam bütün gece sinirden uyuyamadı olan ona oldu.
Ömrümüz de hayatımızda izlediğimiz en komik olmayan komedi filmi idi. İlk defa bir filmi yarıda bırakıp çıktık katlanılmaz derecede saçmaydı. MaximMaxMa
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.